Füzyon Mutfak
Gastronomi
Maddeye katkıda bulunan yazarlar:
-
2019
Füzyon mutfağı, 1980‘li yıllarda Kaliforniya’da Batı mutfağının teknikleri ile birlikte Uzak Doğu mutfağının teknik ve malzemelerinin bir tabakta birleştirilerek sunulması ile ortaya çıkmıştır. Elektik mutfak, dünya mutfağı, kültürlerarası mutfak, çok kültürlü mutfak gibi isimlerle anılan füzyon mutfak; farklı milletlere ait teknik ve malzemelerinin tek bir tabakta birleştirilmesi olarak ifade edilirken, servis edilen tabakta herhangi bir milletin özelliklerinin öne çıkmaması en önemli özelliği olarak açıklanmaktadır.
Füzyon mutfağının ilk çıkış yeri Kaliforniya olmasına karşın, kimi görüşler; Türklerin Anadolu’ya göçünde Orta Asya’dan edindikleri mutfak kültürünün Anadolu mutfak kültürü ile birleşmesinden dolayı ilk füzyon mutfağın Türk mutfağı olduğunu savunmaktadır. Bununla birlikte, Osmanlı döneminde coğrafi genişlemeler ile birlikte, Osmanlı Saray mutfağında farklı mutfak teknik ve malzemelerden ürettikleri yiyecekler, füzyon mutfağına örnek gösterilmektedir. Bu sebepten ötürü Türk mutfağı bilinen en eski ve en zengin füzyon mutfağı olarak ifade edilmektedir.
Günümüzde seyahat imkan ve tercihlerinin artması, kitle iletişim araçlarının yaygın biçimde kullanımı, insanların daha çok araştırmacı ve deneyime açık olmasını beraberinde getirmiştir. Bu durum turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin, yeni ürün arayışlarına gitmesine neden olmaktadır. Buna paralel olarak, turistin yiyecek içecek tercihlerine yönelik yeni yemeklerin çıkması, farklı mutfak teknik ve malzemelerinin birlikte karıştırılarak kullanılmasına imkân sağlamaktadır. Karışımın sınırsız olduğu yeni denemelerde füzyon mutfağın önemi giderek artmaktadır. Türkiye’de füzyon mutfağın yoğun olarak bulunduğu il İstanbul’dur. İstanbul’da faaliyet gösteren Changa Restoran, Mikla Restoran, Banyan Restoran ve Cezayir Restoran Türkiye’de füzyon mutfağı uygulayan restoranlardan bazılarıdır.
Özellikle turizm sektöründe müşteri ihtiyaç ve beklentilerindeki artış alternatif turizm çeşitlerinin ortaya çıkmasında etkili olmuştur. Alternatif turizm çeşitlerinden gastronomi turizmi, hem turizm faaliyetlerine katılan turistler hem de gastronomi turistinin yeni yiyecek ve içecekleri deneyimlemesinde ki haz ve istek ile füzyon mutfağının kullanımı noktasında gelişime açık bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Farklı ürün ve sunumlarla ilgili turistin füzyon mutfağının gelişiminde ki rolü şüphesiz oldukça fazladır. Sonuç olarak turizm sektörü ile beraber, farklı ulusların mutfak ve tekniklerinin birleşiminden oluşan füzyon mutfağı, her geçen gün yeni ürünler üreterek gelişimini devam ettirmektedir.
Referanslar
Aksoy, M. ve Üner, E. H. (2016). Rafine Mutfağın Doğuşu ve Rafine Mutfağı Şekillendiren Yenilikçi Mutfak Akımlarının Yiyecek İçecek İşletmelerine Etkileri. Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 3(6): 1-17; Doğdubay, M. ve Saatci, G. (2014). Menü Mühendisliği. Ankara: Detay Yayıncılık; http://webarsiv.hurriyet.com.tr, (Erişim tarihi: 20. 07. 2019); Mil, B. (2009). Yemek Pişirmede Gastronomiye Uzanan Bakış Açısıyla Küreselleşen Yemek. Antalya: 17– 18 Nisan 3. Ulusal Gastronomi Sempozyumu ve Sanatsal Etkinlikler Bildiri Kitabı; Sarıoğlan, M. (2014). Fusion Cuisine Education and Its Relation with Molecular Gastronomy Education (Comparative Course Content Analysis), International Journal on New Trends in Education and Their Implications, 5(3): 64-70.
Ayrıntılı bilgi için bakınız
Kurgun, H. (2017). Gastronomi Trendleri. Ankara: Detay Yayıncılık.
-
2020
Füzyon kelime olarak “birleşme, kaynaşma” anlamına gelmektedir. Füzyon mutfak ise, farklı uluslara veya yörelere ait mutfak kültürlerin, yemek pişirme tekniklerin ve malzemelerinin, bilinçli bir şekilde aynı tabakta birleştirilmesi ve sunulması olarak tanımlanmaktadır. Füzyon mutfak 1980’li yıllarda Batı ile Uzakdoğu teknik ve malzemelerinin birleştirilmesiyle ortaya çıktı. Füzyon mutfakta birçok ülkenin mutfak kültüründen teknikler ve malzemeler kullanıldığı için ortaya çıkan ürün aslında “çok uluslu” ürün niteliği taşımaktadır. Bu çok ulusluluk ise yemeği küresel boyutlara taşır. Füzyon mutfakta önemli olan unsur bilinçli bir şekilde mutfak uygulamasının yapılmasıdır zira geçmişten günümüze bakıldığında yiyecek ve içeceklerin farklı kültürlerin birleşmesiyle çeşitliliğin sağlandığı bilinmektedir. İki ya da daha fazla mutfak kültürünün, malzemelerin ve pişirme yöntemlerinin birleştirilmesi kuşkusuz mutfak kültürünün zenginleşmesinde rol oynamaktadır. Füzyon mutfakta gerçekleştirilen birleşim özgün tatlar ortaya çıkarır, yenilikçi lezzet ve sunumlara olanak sağlamaktadır. Yeni mutfak akımları arasında yer alan füzyon mutfağı; kültürlerin etkileşim halinde olması, tüketicilerin farklı ve yenilikçi ürünler deneme isteğinin artması, iletişimin yaygınlaşması ve şeflerin mutfakta yeniliklere açık olması gibi nedenlerden dolayı gelişim gösterdi.
Füzyon mutfağı, üç farklı yönteme göre sınıflandırılabilmektedir; birinci yöntem, farklı kültürlere ait birbirine yakın olan bölgelerin yiyeceklerinin birleştirildiği yöntemdir. İkinci yöntem, farklı mutfaklara özgün teknik ve malzemeler kullanılmasına rağmen bir mutfak kültürünün baskın olduğu yöntemdir. Üçüncü yöntem ise herhangi bir mutfak kültürünün belirgin olmamasına rağmen tüm dünya mutfaklarının birleştirildiği yöntemdir.
Türkiye’de füzyon mutfağından menüler hazırlayan restoranların çoğunluğu İstanbul’dadır. Bu restoranlar Türk mutfağına ait yöresel lezzetleri; Fransa, İtalya ve Uzakdoğu mutfaklarının lezzetleriyle birleştirerek yeni yemekler ortaya çıkarmaktadır. Dünya mutfaklarının Türk mutfağıyla birleştiği restoranlardan bazıları şu şekildedir: İstanbul’da bulunan Türk-İskandinav mutfağının sentezlendiği Mikla; vişneli kısır, deniz börülceli levrek salata gibi mevsimsel olarak değişiklik gösteren menüsüyle füzyon mutfağı uygulamaları sunan restorandır. Füzyon mutfak uygulamalarına örnek verilecek olursa; Körili Tavuk Sote, Teriyaki Soslu İmam Bayıldı Uzak Doğu mutfağının Türk mutfağıyla sentezlenmesini oluşturmaktadır. Avrupa’da yer alan en çok tercih edilen füzyon mutfak uygulamalarının yapıldığı restoranlar ise, Londra Mayfair’de, Sketch; Uzak Doğu mutfağı ve Orta Avrupa mutfağının sentezlenmesiyle oluşan lezzetler sunmaktadır. Paris’te bulunan La Gazette, farklı ve özel soslarla pişen ıstakozlar ve leziz istiridyeler ile bilinen Fransız mutfağı lezzetlerine yeni bir anlam katmaktadır. Tüketicilerin değişen istek ve ihtiyaçlarına cevap veren bu restoranlar günümüzde çok tercih edilmektedir.
Referanslar
Güncü, H. G. (2019). Otel İşletmelerinde Gastronomiye Yönelik Faaliyetler ve Yeni Trendler: İstanbul Hilton Otelleri Örneği (Yayınlanmamış yüksek lisans tezi). İstanbul: İstanbul Arel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü; Güzel, G. (2009). Gastronomi ve İnovasyon, İz Atılım Üniversitesi Dergisi, 8: 28-29; Hatipoğlu, A. (2010). İnançların Gastronomi Üzerine Etkileri: Bodrum’daki 5 Yıldızlı Otellerin Mutfak Yöneticilerinin Görüşlerinin Belirlenmesine Yönelik Bir Çalışma (Yayınlanmamış yüksek lisans tezi). Sakarya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü; Kırım, A. (2005). Füzyon Mutfağı Nedir, Bize Ne Kadar Uyar?, Hürriyet Gazetesi, 12 Haziran 2005: Mil, B. (2009). Yemek Pişirmeden Gastronomiye Uzanan Bakış Acısıyla Küreselleşen Yemek, 3. Ulusal Gastronomi Sempozyumu ve Sanatsal Etkinlikler. Antalya: www.tdk.gov.tr, 2020, (Erişim tarihi: 23.09.2020).
Gastronomi bilim dalında, son yıllarda popüler hâle gelen füzyon yemek deneyimi aslında eski bir gelenektir. İnsanlar, çok eski zamanlardan beri tesadüfen ya da zorunluluk gereği, yabancı tatları daha lezzetli yapma ya da mevcut olmayan malzemelerin yerine yerel olanları kullanma girişimlerinde çeşitli mutfakları karıştırmışlardır. Bu kapsamda, füzyon mutfağı, geleneksel mutfak stiline ve atalarımızdan öğrendiğimiz reçetelere uygulanan ve modern çağın deneyimlerini, etkilerini ve lezzetlerini yansıtmak için uyarlanan ve güncellenen bir kavram olarak ifade edilebilir.
Dünyada fusion cuisine olarak bilinen mutfak kültürü, Türkçe’ye füzyon mutfak olarak geçmiştir. Füzyon kelimesi, erime, birleşme, bir araya gelme, birleştirme şeklinde tanımlanmaktadır. Füzyon mutfak ise “Farklı uluslara ait mutfak teknikleri ile malzemelerin aynı tabakta birleştirilmesi ancak sonuçta tabakta tek bir ulusal özelliğin çıkmaması” olarak tanımlanmaktadır. Aynı zamanda füzyon kavramı, yemeğin ve mutfağın küreselleşmesi anlamını da ifade etmektedir. Farklı kültürlerin reçetelerinden, malzemelerinden ve pişirme tekniklerinden etkilenerek oluşan; en iyi lezzetler, malzemeler, teknikler ve sunumlar ile yapabileceğimizin en iyisini simgeleyen bütünleşik bir mutfak türüdür.
Füzyon mutfağının geçmişi, Roy Yamaguchi ve Wolfgang Puck gibi aşçıların bilinçli olarak farklı kültürlere ait lezzetleri birleştirdiği 1980’li yıllara dayanmaktadır. 1980’li yıllarda Batı teknikleri ile Uzakdoğu teknik ve malzemelerinin birleştirilmesi şeklinde ortaya çıktığı belirtilen füzyon mutfağı “Değişik yörelere, farklı kültürlere ait yemek pişirme teknik ve malzemelerinin bilinçli bir şekilde aynı tabakta karışması, birleşmesi esasına dayanan, özgün, yaratıcı ve yenilikçi bir teknik” olarak tanımlanmaktadır.
Füzyon mutfağına güncel ismini veren ve Yeni Dünya Mutfağının fikir babası olarak kabul edilen kişi ise uluslararası tanınan bir aşçı olan Norman Van Aken’dir. Füzyon yemek, Van Aken tarafından 1988 yılında geliştirilen bir kavramdır. Van Aken füzyon kavramını caz müziğinden esinlenerek türetti. Caz müziğinde Caz, rock ya da diğer müzikal türlerinin bir karmasıdır anlamını ifade eden füzyon kavramı, iki ya da daha fazla sayıdaki farklı etnik mutfağa (örn; Çin ve Meksika mutfakları) özgü malzemelerden ya da pişirme tekniklerinden oluşan yemeği işaret etmek amaçlı türetildi.
Füzyon mutfağını eklektik mutfak şeklinde de nitelendirerek, bu kavramı bölgesel etkilerin karışımını ifade etmek için kullanan bilim insanları da mevcuttur. Füzyon mutfak, eklektik mutfak, kültürlerarası mutfak, küresel mutfak, yeni dünya mutfağı gibi çeşitli adlarla anılan bu akımın temel özelliği; ulusal sınırları, coğrafi ve kültürel mesafeleri ortadan kaldırarak dünyanın her bölgesinden yöntem, malzeme, pişirme tekniği ve lezzetleri, aynı mutfakta ve aynı tabakta bir araya getirmesidir. Bu yeni mutfağı kısaca dünyanın doğusu ve batısının, kuzeyi ve güneyinin aynı tabakta birleşmesi şeklinde nitelemek mümkündür.
Referanslar
Kırım, A. (12. 06. 2005). Füzyon mutfağı nedir, bize ne kadar uyar? http://www.hurriyet.com.tr/fuzyon-mutfagi-nedir-bize-ne-kadar-uyar-326530, (Erişim tarihi: 28. 01. 2020); Sarıoğlan, M. (2014). Fusion Cuisine Education and Its Relation With Molecular Gastronomy Education (Comparatıve Course Content Analysıs), International Journal on New Trends in Education and Their Implications, 5(3): 64-70; Sandıkçı, M. ve Çelik S. (2005). Füzyon Mutfak Uygulamaları ve Müşteri Memnuniyeti Açısından Önemi, I. Ulusal Gastronomi Sempozyumu ve Sanatsal Etkinlikler (ss. 41-54). Antalya; Scarpato, R. ve Daniele, R. (2003). New Global Cuisine: Tourism, Authenticity and Sense of Place In Postmodern Gastronomy. İçinde; C. M. Hall, L. Sharples, R. Mitchell, N. Macionis ve B. Cambourne (Editörler) Food Tourism Around the World: Development, Management and Markets. (ss. 296-313). Oxford, Burlington: Butterworth-Heinemann; Dornenburg, A. ve Page, K. (2003). Becoming a chef: With Recipes and Reflections From America’s Leading Chefs. New York: Wiley.
Ayrıntılı bilgi için bakınız
Bağıran Özşeker, D. (2017). Füzyon mutfağı. İçinde; H. Kurgun (Editör), Gastronomi trendleri: Milenyum ve Ötesi (ss. 127-149). Ankara: Detay Yayıncılık.