Tayvan Mutfağı

Gastronomi Dünya Mutfağı

Portekizli denizciler tarafından 1544 yılında Güzel Ada anlamına gelen İlha Formosa ismi verilen Tayvan, 1624 yılından beri Hollandalı sömürgeciler, Han yerleşimcileri, Japonlar ve Milliyetçi Çin Hükümeti de dahil olmak üzere birçok topluma ev sahipliği yaptı. Dışarıdan dayatılan çeşitli siyasi rejimler, farklı kültürler Tayvanlıları egzotik içeriklerle, yiyecek hazırlama yöntemleriyle, yeni tatlarla ve yeme alışkanlıklarıyla tanıştırdı.

Hollanda döneminde (1624-1662), Han Tayvanlılar denizaşırı ülkelerden getirilen çeşitli ekin, pirinç ve bitkileri yetiştirmeye başladı. Tayvan’a farklı ülkelerden getirilen bitkiler arasında mango, jak meyvesi, Hint ayvası, kırmızı biber, sultani bezelye yer almaktadır. Hollandalılar, koşum hayvanı olarak kullanmak üzere Doğu Hindistan’dan Tayvan’a 200 manda getirdi.

Tayvan yemek alışkanlıkları temel olarak Ming (1368-1644) ve Çing (1644-1911) hanedanları döneminde çok sayıda Han halkının Tayvan’a göç etmesiyle oluştu. Pirinç ve tatlı patates bu dönemlerde Han halkının temel gıdalarıydı. Tayvan mutfağının temelini Minnan yemekleri oluşturmaktadır. Minnan, Fujian eyaletinin güney bölgesini ifade etmektedir. Fujian eyaletinin güney bölgesinin büyük kenti Xiamen’den gelen Han göçmenleri, yemek kültürleri, alışkanlıkları ve gelenekleri de dahil olmak üzere yerel kültürlerini Tayvan’a taşıdı. Zamanla, Minnan yemekleri Tayvan’da baskın hâle geldi; Han halkının pişirdiği yemekler Minnan cai olarak adlandırıldı. Örneğin, haşlanmış soya peyniri, istiridyeli pirinç çorbası (lapası), istiridyeli erişte, baharatlı darı lapası gibi birkaç Xiamen aperatif yemeği Tayvan’da tüketilmeye başlandı.

Sonraki 50 yıl boyunca Japonlar, Japonica pirinci ve monosodyum glutamat (MSG), Japon soya sosu, fermente soya ezmesi gibi çeşnileri Tayvan mutfağıyla tanıştırdı. Japonlar ayrıca bira, maden suyu, karamel, dondurma, yoğunlaştırılmış süt, tıraş buz (kar helvası), mayonez, vasabi gibi ürünleri Tayvan’a taşıdılar.

İkinci Dünya Savaşı’nda Japonya’nın yenilmesinden sonra Çin Milliyetçi Hükümet’i yönetimi ele geçirdi. Japonya, 1945 yılında Tayvan’dan çekildikten sonra Çin hükümeti Japon gıdalarını tedavülden kaldırdı. Ana karadaki pişirme yöntemleri ve kullanılan gıdalar Tayvan kültürüne aktarıldı. Emekli askerlerin çoğu ana karada aperatif yiyecekler satan ve bu ana kara yiyeceklerini Tayvanlılara tanıtan insanlardı. 1950’li yıllarda emekli askerlerin bir kısmı Şantung’dan buğulanmış çörek, Siçuan’dan kızarmış pankek, Şangay’dan xiaolongbao (hamur dolgulu çorba) getirip satarak Çin mutfağına özgü yiyecekleri Tayvan’a taşıdılar. Kuzey Çin’de kahvaltıda tüketilen soya sütü ve susam keki, bu dönemde Tayvan’ın favori kahvaltı yiyecekleri arasında yer aldı.

Tayvan mutfağının popüler yemeklerinden biri olan rice vermicelli, ipliksi pirinç makarnasının havuç, mantar, yumurta ve domuz eti ile servis edilmesiyle hazırlanır. Bir diğer popüler yemek ise sebze soslu yağda pişirilen yağlı pirinç yemeğidir. Bu yemek, üzerine mantar, domuz eti parçaları ve kurutulmuş karides konularak servis edilmektedir. Tayvan’ın yerel yemekleri xiao-chai olarak adlandırılır ve küçük yiyecekler olarak bilinirler. Fakat yüzyıllardır Tayvan topraklarında yaşayan ve sonra da göç edenlerin kültürel etkileşimi nedeniyle oluşturulmuş Tayvan yemekleri de bulunmaktadır. Kızarmış pirinç, fasulye böreği, istiridye çorbası, istiridye omleti, Zongzi hamur tatlısı ve buharda pişirilmiş sandviç Tayvan’ın önemli hafif yemeklerinden bazılarıdır.

Tayvanlılar günde üç öğün yemek yemektedir. Bunun yanı sıra öğleden sonraları atıştırmalık yiyecekler tüketilmektedir. Kahvaltıda turşu ve pirinç lapası tüketmektedirler. Turşular öğle ve akşam yemeklerinde de yer almaktadır. Tayvan mutfağında malzemelerin doğal özellikleri vurgulanır. Yemeklerin karakteristik renklerini, aromalarını ve tatlarını ortaya çıkarmak için soya sosu, pirinç şarabı, susam yağı, fermente siyah fasulye, tatlı fesleğen, yeşil soğan, kişniş gibi ürünler kullanılır.

Tayvan’da dolu musun? anlamına gelen chi bao le ma sorusu sık karşılaşılan bir selamlama şeklidir. Soru, yemek yiyebilmenin Tayvanlıların zihninde merkezi olduğunu ve iyi olmakla doğru orantılı olduğunu göstermektedir. Yemek yiyebilmek mutluluğun temel göstergesidir. Tayvan yemek kültürünü yansıtan atasözleri de bulunmaktadır. Buna örnek olarak; kişi, yemek yerken itibar görmeyi hak eder verilebilir. Misafirperverlik, Tayvan’da çok güçlü bir toplumsallık duygusudur. Sadece misafirlere değil, aynı zamanda arkadaş veya aileyle iyi yemek yemek de önemlidir.

Tayvan’da gece pazarı kültürü vardır. Gece pazarları Tayvan’da yeme içme keyfinin yaşandığı yerlerdir. İsminden de anlaşıldığı üzere bu pazarlar gece boyunca açıktır. Gece pazarlarında barbekü, deniz ürünleri, suşi ve tatlıların tümü mevcuttur ve bu gece pazarları, topluluğun bir araya geleceği, buluşabileceği yerlerdir. Gece pazarları Tayvan kültürünün önemli bir parçasını oluşturmaktadır.

Festivaller, Tayvan’da önemlidir ve farklı yemek türleri, belirli festivallerin simgesidir. Örneğin, bambu yapraklarına sarılmış lapa pirinç Ejderha Teknesi Festivali sırasında popülerdir. Ay keki ise Ay Festivali’nin sembolik yiyeceğidir. Ay kekinin yuvarlak şekli dolunayı, ailenin bütünlüğünü ve dayanışmayı temsil eder.

Kış gündönümü, Dong Zhi Festivali olarak kutlanır. Bu festivalde Tayvan halkı tangyuan tüketir. Pirinç unundan yapılan tangyuan, genellikle sade yapılır. Sade yapılmadığı zaman yer fıstığı tozu, susam ezmesi veya et ile doldurulur ve tatlı çorbada pişirilir. Tangyuan kelimesi Çince’de birleşme, toplanma anlamına gelmektedir.

Çin Yeni Yılı Festivali’nde Tayvanlılar genellikle güveç yemeklerini yemek için bir araya gelirler. Genellikle güveçlerde beş element olarak bilinen Wu-Xing ilkesini uygularlar. Bu inanca göre çeşitli renkteki sebzeler, besinlerinin etkisini çoğaltır. Örneğin; güveçte turp (beyaz), mantar (siyah), dulavratotu ya da kabak (sarı), havuç ya da domates (kırmızı) ve turp yaprakları (yeşil) kullanılabilir. Güveçte ne kadar fazla renk olursa, vücut için o kadar iyi olur. Bu nedenle güveç yalnızca besin maddelerinin zenginliğini değil aynı zamanda ailenin bütünlüğünü de bünyesinde barındırmaktadır.

Referanslar

Başlar, K. (2016). Tayvan. Ankara: Eflal Matbaacılık. https://www.academia.edu/34302112/Tayvan_Rehberi_2_2016_, (Erişim tarihi: 19.12.2019); Chang, M. Y.-H. (2013). Food and Identity: Eating at Home in Taiwan. İçinde; Lira, S., Amoêda, R. ve Pinheiro, C. (Düzenleyenler), Sharing Cultures – the Proceedings of the 3rd International Conference on Intangible Heritage. Portugal: Green Lines Institute; Hsiao, H.H.M., Chang, M.Y.H. ve Chen, M.H. (2015). The Making of Taiwanese Cuisine since 1980s: The Rise of Minnan and Hakka Ethnic Food, Asia Review, 5(1): 123-138; Polat, S. (2013). Uzakdoğu ve Avustralya Mutfağı. İçinde; Sarıışık, M. ve Özbay, G. (Editörler), Uluslararası Gastronomi Temel Özellikler Örnek Menüler ve Reçeteler (ss. 85-108). Ankara: Detay Yayıncılık; Yiyun, Q., Erbin, C., Yijing, S. ve Yaru, Z. (2015). Taiwanese Cuisine and Its Culture. Hsinchu: Yuanpei University of Medical Technology. http://ir.lib.ypu.edu.tw/bitstream/310904600Q/12502/2/Taiwanese%20Cuisine%20ans%20Its%20Culture.pdf, (Erişim tarihi: 20.12.2019).