Anadolu Mutfağı

Gastronomi Anadolu Mutfağı

Türkiye’de yaygın bir anonim söylenişe göre Türk mutfağı, Fransız ve Çin mutfaklarıyla birlikte dünyanın üç ünlü mutfağından biridir. Binlerce yılı kapsayan gelişimi içinde Türk mutfağı mutfak mimarisi, araç gereçleri, sofra düzenleri, servis usulleri, yemek çeşitleri, kış için hazırlanan yiyecekleriyle gerçekten kendine has bir mutfak ve bu mutfakla ilgili çok zengin bir mutfak kültürü meydana getirdi.

Günümüzde Türk mutfağı, Klasik mutfak ve Anadolu mutfağı olarak ele alınabilir. Türk Halk mutfağı da diyebileceğimiz Anadolu mutfağında, Göbeklitepe’den günümüze inen, inanılmaz bir zenginlik bulunmaktadır. Anadolu mutfağı klasik Türk mutfağının yemekleriyle birlikte Anadolu’nun yöresel özelliklerini de bünyesinde bulunduran ve günümüzde Anadolu’da hala olanca özgünlüğü ile yaşamakta olan bir mutfaktır.

Türkiye’de Anadolu mutfağı ile ilgili muhteşem bir yemek kültürü bulunmasına rağmen konuyla ilgili eserler çok azdır. Cumhuriyet döneminde, Anadolu’nun yemek zenginliğinin kaydedilmesi ile ilgili ilk çalışma Koşay ve Ülkücan tarafından 1961 yılında hazırlandı ve Anadolu Yemekleri ve Türk Mutfağı adıyla yayımlandı.

Türkiye’de teorik ve pratik yönüyle mutfak uygulamaları, ilk defa Feyzi Halıcı’nın başkanlığındaki Konya Turizm Derneği tarafından 1970’li yıllarda yemek yarışmaları şeklinde Konya’da başlatıldı. Dernek, bir taraftan pratik mutfağı göz önüne çıkarmayı amaçlarken; diğer taraftan da Türkiye’deki mutfak kültürünü ve zenginliğini yazılı olarak kaydetmek amacıyla araştırmalar başlattı. Anadolu mutfağına yönelik ilk ciddi araştırmalar olan Geleneksel Konya yemekleri, Ege Bölgesi yemekleri, Akdeniz Bölgesi yemeklerini yemek dünyasına kazandırdı. Feyzi Halıcı, ayrıca 1986 yılında başlattığı Milletlerarası Yemek Kongrelerini dünyada ilk defa anıt mezar yaptırılan Mevlana’nın ünlü aşçısı Ateşbaz-ı Veli adına gerçekleştirerek Türk ve Anadolu Mutfağı’nı teorik ve pratik yönüyle yurtdışına taşıdı.

Konya’da kültürel açıdan başlayan bu faaliyetler, yurtdışında büyük ilgi topladı ve Türkiye’de de yemek konusunun canlanmasını sağladı. Programlardan sonra gerek İstanbul’da gerekse Anadolu’nun birçok ilinde her türlü yayın organlarında yemekle ilgili yayınlar başladı. Günümüzde Anadolu mutfağına bakıldığında, her bir coğrafi bölgede farklı ürünler karşımıza çıkmaktadır. Marmara Bölgesi hem Klasik Türk mutfağına ev sahipliği yapmakta hem de meyve ve sebzeler bakımından zengin bir mutfak sunmaktadır. Trakya Bölgesi ayçiçek yağı, şarap ve peynirleri; Ege ve Akdeniz bölgeleri zeytinyağı, balık ve deniz ürünleri; Güneydoğu Anadolu Bölgesi kebapları; Doğu Anadolu Bölgesi hayvancılık ürünleri; Karadeniz Bölgesi balık özellikle hamsi, mısır ekmeği ve çayı; ve İç Anadolu Bölgesi tahıl ve hayvancılık ürünlerine ek olarak her türlü meyve ve sebzesi ile anılmaktadır.

Yöresel olarak incelendiğinde ise Edirne peynirleri ve Bursa İskender kebabı ile ünlüdür. Bolu, Osmalı’dan günümüze başarılı aşçıların anavatanı olarak bilinmektedir. İzmir şevketi bostandan kuzu kulağına yenilebilir yabani otları, sakızı ve boyozu; Aydın incirleri; Manisa mesir macunu ve Manisa kebabı; Afyon kaymak ve sucuğu; Adana kebabı ve şalgam duyu; Mersin tantuni ve cezerye; ve Maraş dondurması ile ünlüdür. Lezzetleri UNESCO tarafından tescillen Hatay mutfağı humus ve künefe; Antep mutfağı ise kebaplar ve baklava ile ünlerini yurtdışına taşıyan şehirlerdir.

Mardin’de Süryani şarapları, Kars’ta bal ve tereyağı, Van’da sirmo ve mendü otları ile hazırlanan otlu peynir, Erzincan’da ise tulum peyniri, Trabzon’da hamsi, Hamsiköy sütlacı ve Akçaabat köftesi, Rize’de çay, Giresun’da ise fındık yöresel mutfaklarda öne çıkan ürünlerdir. Etli ekmek Konya’nın, Ankara tavası Ankara’nın, pastırma ve mantı Kayseri’nin, İspir fasulyesi Erzurum’un, çiğbörek ise Eskişehir’in ünlü ürün ve yemekleridir.

Anadolu mutfağında hem her bir bölgenin iklim ve coğrafi özellikleri hem de komşu ülke mutfakları ile etkileşimler yöresel ürün ve yemeklerde çeşitliliğe yol açmış durumdadır. Bu nedenle, Anadolu mutfağı, çeşitlilik açısından zengin bir yemek kültürüne sahiptir.

Yararlanılan Kaynaklar

Araz, N. (1985). Yat Geber Yemeği, Milliyet Renk.(1985 4 Nisan); Çiftler, E. (1977). Konyalıların Lezzet ve Nefaset Yarışması Hayli Eğlenceli Geçti, Hayat Dergisi; Halıcı, F. (1988). Birinci Milletlerarası Yemek Kongresi. Ankara: Nurol Matbaacılık; Halıcı, N. (1989). Nevin Halıcı’s Turkish Cookbook. Londra: Dorling Kindersley; Koşay, Z. ve Ülkücan, A. (1961). Anadolu Yemekleri Türk Mutfağı. Ankara: Milli Eğitim Bakanlığı.