Kırşehir
Yerleşim Merkezi / Destinasyon Kültürel Miras Destinasyonu Sağlık Turizmi Destinasyonu UNESCO Yaratıcı Ağına Dahil Kent
Yüzölçümü 6.570 kilometrekare olan ve İç Anadolu Bölgesi’nin Orta Kızılırmak kısmında yer alan Kırşehir, doğusunda Yozgat, batısında Ankara, kuzeyinde Kırıkkale ve güneyinde Nevşehir ve Aksaray ile komşudur. Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Kırşehir, Kapadokya ve Ihlara Vadisi’nin giriş kapısı olarak ifade edilen, tarihi eserleri, termal kaynakları ile sanat ve kültürün birleştiği bir şehirdir. Karasal iklimin hüküm sürdüğü, orman bakımından fakir, vadilerin alt kısımlarında ve sulak olan yerlerde kavaklıkları ve meyve bahçeleri bulunan, bozkır görünümüne sahip olan Kırşehir’den Kızılırmak da dahil olmak üzere irili ufaklı birçok akarsu geçiyor.
Kırşehir ili sahip olduğu havza tabanlarında göllerin olması ve su kaynaklarının bolluğu dolayısıyla paleolitik dönemlerden günümüze kadar Hitit, Firig, Pers, Kapadokya, Roma ve Bizans medeniyetlerine ev sahipliği yaptı. Anadolu Selçuklu döneminde, Cacabey (Gökbilim Medresesi’nin kurucusu), Aşıkpaşa (Türk dilinin öncüsü), Kırşehir ile adı birlikte anılan Ahi Evran-ı Veli (Ahilik teşkilatının kurucusu), Hacı Bektaş-ı Veli, Ahmedi Gülşehri, Süleyman Türkmani gibi birçok Türk-İslam düşünürü, mutasavvıfı ve şairi bu topraklarda yetişti. Zaman içerisinde birçok beyliğin boyunduruğunda sık sık el değiştirdi ve sonunda II. Murat zamanında Osmanlı yönetimine girdi. Millî Mücadele zamanında da Atatürk’e beş günlüğüne ev sahipliği yapan Kırşehir, 1924’te il, 1954 yılında Nevşehir’e bağlı ilçe ve 1957’de tekrar il oldu.
Kırşehir, bir turizm destinasyonu olarak sahip olduğu doğal çekiciliklerinin yanı sıra birçok tarihi öneme sahip beşerî unsurları da barındırıyor. Kırşehir’in turizm açısından değerlendirilebilecek sahip olduğu zenginlikler arasında; arkeolojik ve etnografik yaklaşık 10 bin eserin (Roma ve Bizans dönemlerine ait heykeller, mezar stelleri, pişmiş toprak kaplar vb.) yer aldığı Kırşehir Müzesi; orta çağdan eski tunç çağına dek uzanan kültür tabakalarına ait eserlerin sergilendiği Kaman Kalehöyük Arkeoloji Müzesi; III. ve IV. yüzyıllarda Hristiyanların korunma, sığınma ve ibadet etme ihtiyaçlarından dolayı yaptıkları Dulkadirli Yeraltı Şehri, Kepez Yeraltı Şehri ve Mucur Yeraltı Şehri; arkeolojik yerleşim yerlerinde yapılan Büklükale, Yassıhöyük, Merkez Kalehöyük, Büyükteflek ve Kurutlu kazı çalışmaları yer alıyor.
UNESCO Geçici Dünya Miras Listesi’ne 2014 yılında giren, Ahilik teşkilatının kurucusu, felsefe, tıp ve kimya alanlarında da oldukça bilgili bir ilim adamı olan Ahi Evran-ı Veli’nin türbesinin içinde yer aldığı Ahi Evran Külliyesi; astronomi merkezi olarak faaliyet gösterdiğine dair nişaneleri olan, astronomi, fen ve matematik eğitimi verilmek üzere yaptırılmış ve halk arasında Cıncıklı Camii olarak da anılan Cacabey Gökbilim Medresesi; 10.613 beyit ve Türkçe yazılmasıyla büyük önem taşıyan, en tanınmış eseri “Garipname” ile bilinen, eserlerinde öz Türkçeyi kullanan Aşık Paşa’nın mezarının yer aldığı Aşık Paşa Türbesi; şiirleri birçok dile çevrilen, 1971 yılında UNESCO tarafından da anılan, ülke sınırları içerisinde 13 ve Azerbaycan’da da üç olmak üzere 16 yerde Yunus Emre’ye atfedilen mezarlardan biri olan Yunus Emre Türbesi; İslami ve edebi bilgilerin yanı sıra fen bilimlerinde de ilim sahibi, Türkçeye büyük önem vererek Anadolu’da Türkçecilik hareketini başlatan ve ahilikle ilgili ilk eserin yazarı olan, “Gülşehri” adı ile de anılan, tekke sahibi bir şeyh olarak bilinen Ahmedi Gülşehri’nin mezarının bulunduğu düşünülen, Ahmedi Gülşehri Türbesi; türbesi Bilecik’te bulunan, Ahi lideri olarak bilinen, Osmanlı Devleti’nin manevi kurucusu, ilk kadısı ve müftüsü Şeyh Edebali’ye atfen yapılan Şeyh Edebali Camii; Mevlevî tarikatını yaymak üzere Kırşehir’e gelen ve burada vefat ettiği düşünülen Süleyman Türkmani’nin mezarının bulunduğu, Süleyman Türkmani Türbesi; Anadolu’da türünün tek örneği olan Fatma Hatun Türbesi; kendine has süslemeleri olan Melik Gazi Kümbeti; Selçuklu kümbet mimarisine uygun olarak yeniden yaptırılan Aflak Baba Türbesi; Selçuklular tarafından yaptırıldığı düşünülen Lale Camii; Kalehöyük üzerinde bulunan Alaeddin Camii; Osmanlılar zamanında Kapucu Mehmet Paşa tarafından yaptırıldığı rivayet edilen Kapucu Camii ve Çarşı Camii Kırşehir’de yer alan cami ve türbelerdir.
Kırşehir’de yer alan kaleler; Hititler döneminde yaptırılıp Bizans Dönemi’nin sonlarına dek kullanıldığı düşünülen Kuş Kalesi ile şehrin en büyük kalelerinden biri olan ve Bizanslılar döneminde yapılan Keçi Kalesi’dir. Kentin tarihi köprü ve hanları; Selçuklu köprülerinden biri olan ve Kızılırmak’ı 13 gözle aşan, XVII.-XVIII. yüzyıllarda kervan yollarının eşkıyalar tarafından kesilmesinden adını alan Kesikköprü; Anadolu’da insan, yük ile hayvanların oluşturduğu kervanların konakladıkları ilk ticari konaklama alanlarından biri olan Kesikköprü Kervansarayı’dır (Cacabey Hanı). Bizans dönemine ait olduğu sanılan Üçayak Kilisesi ve Hacıfakılı Kilisesi; yeraltı şehirleri ile bütünlük oluşturan Aksaklı Kilisesi ve Altınyazı Kilisesi kentin kiliseleridir.
Termal turizm sahasında yer alan, yapılan kimyasal ve biyolojik analiz raporlarına göre birçok hastalığa (eklem ve eklem dışı romatizmal hastalıklar; karaciğer, safra kesesi, mide, bağırsak hastalıkları; böbrek taşı; üst solunum yolu iltihapları vb.) iyi geldiği ifade edilen Kırşehir’in en önemli jeotermal alanlarından biri olan Terme Kaplıcası; romatizmal hastalıklar, sinir ve kadın hastalıklarının tedavisinde faydalı olarak bilinen Karakurt Kaplıcası; diğer iki kaplıcada olduğu gibi romatizmal hastalıklar, nevraljin, nevrit ve kadın hastalıkları gibi birçok rahatsızlığın tedavisinde faydalı olan Bulamaçlı Kaplıcası Kırşehir’in termal kaplıca çekicilikleridir.
Kentin turistik çekiciliğe sahip diğer bazı destinasyonları ise Ağalar Konağı, Hacıbey Konağı, Sülükçüler Konağı, Hılla Gölü, Aşıkpaşa Masal Parkı, Kütük Ev ve Kentpark’tır. Japonya sınırları dışında yer alan en büyük botanik bahçe olup, Kaman ilçesinde bulunan Japon Bahçesi (Mikasanomiya Anı Bahçesi) ise Kırşehir’in sahip olduğu ve her yıl giderek artan sayıda ziyaretçiye ev sahipliği yapan önemli bir değeridir. Özellikle flamingoların da içinde yer aldığı binlerce kuşu barındıran Seyfe Gölü Kuş Cenneti yöreye büyük önem katıyor. Su kuşu sayısının fazla olduğu, plaj ve sosyal tesislere sahip olan, yaz aylarında kamp alanı olarak da kullanılan; su altı sporları, yelken, kürek ve kano gibi sportif faaliyetlerin yapılmasına elverişli yapıda olan Hirfanlı Baraj Gölü, Kırşehir’in denizi olarak anılıyor. Çuğun Baraj Gölü de özellikle rüzgâr sörfü için elverişli olduğundan tercih edilen alanlardan biridir.
Ozanları, büyük düşünürleri, gelenekleri gibi somut olmayan kültürel mirasları, onyx taşından yapılan el sanatı ürünleri, Kaman cevizi ve pekmezi ile ünlü olmasının yanı sıra; yöresel yemekleri ile de dikkat çeken Kırşehir’in en çok bilinen lezzetlerinden bazıları; sebzeli bulgur pilavı, arabaşı, aside, sebzeli yoğurt çorbası, kesme aşı, kürt pilavı, madımak, boranı, düğün çorbası, çullama, çirleme, kabak çiçeği dolması ve höşmerimdir.
Kırşehir’i ziyaret eden turist sayısı son yıllarda düşüş eğiliminde olmakla birlikte 2017 yılında gelen yabancı turist sayısı 876, yerli turist sayısı 54.065 olup toplamda 54.941 kişidir. Kırşehir’de Aralık 2019 itibarıyla işletme belgeli tesis sayısı beş, işletme belgeli oda sayısı 478, işletme belgeli yatak sayısı 989, belediye belgeli tesis sayısı yedi, belediye belgeli oda sayısı 200 ve belediye belgeli yatak sayısı ise 374’tür. TÜİK’in 2018 verilerine göre; turizm işletme belgeli konaklama tesislerine gelen yabancı turist sayısı 1.181 olup toplamda 69.870 kişi, belediye belgeli konaklama tesislerine gelen yabancı turist sayısı 492 olup toplamda 24.420 kişi; turizm işletme belgeli konaklama tesislerinde yabancı turist geceleme sayısı 3.027 olup toplamda 112.405 gün, belediye belgeli konaklama tesislerinde yabancı turist geceleme sayısı 572 olup toplamda 28.821 gündür. Özellikle Japonya’dan gelen turistlerin yanı sıra diğer Doğu Asya ülkelerinden de talep gören Kırşehir, Ankara-Kayseri devlet yolu üzerinde bulunuyor. Kırşehir’de havaalanı olmamakla birlikte; karayolu ve demiryolu ile ulaşım sağlanıyor.
Referanslar
Kırşehir Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü (2016). Kırşehir Gezi Rehberi. Ankara: Tayfun Medya; Kırşehir Yatırım Destek Ofisi (2018). Kırşehir İl Göstergeleri, http://investinkirsehir.com/assets/ilgilidosyalar/Kirsehir-Il-Gostergeleri.pdf, (Erişim tarihi: 17.12.2019); Kültür ve Turizm Bakanlığı (Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü) (2019). Turizm İstatistikleri, https://yigm.ktb.gov.tr/TR-9851/turizm-istatistikleri.html, (Erişim tarihi: 17.12.2019); Tuncer, K., Poyraz, M. ve Nazik, L. (2016). Kırşehir’in Doğal ve Yapay Mağaralarının Turizm Potansiyeli. İçinde; R. Efe, İ. Cürebal ve L. Lévai (Editörler), GEOMED 4th International Geography Symposium (ss. 454-488). Burdur: Mehmet Akif Üniversitesi; TÜİK (2019). Bölgesel İstatistikler, https://biruni.tuik.gov.tr/bolgeselistatistik/degiskenlerUzerindenSorgula.do, (Erişim tarihi: 17.12.2019).
Ayrıntılı bilgi için bakınız
Ünsal, V. (2014). Eskiçağda Kırşehir. İçinde; Y. Özüçetin (Editör), Kırşehir Siyasî Tarihi ve Kırşehir Tarihi Bibliyografyası (ss. 9-69). Ankara: Kırşehir Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü.