Ağlayan Kadınlar Lahdi

Doğal ve Kültürel Miras Lahit

(Kral Nekropolü, Sidon, 1887)

1887 yılında Osman Hamdi Bey tarafından Sayda Kral Mezarları çalışmalarında, İskender Lahdi ile aynı mezar odasında tespit edilmiştir. MÖ 370-350 yılları arasına tarihlenen lahit, adını üzerinde yer alan kadın figürlerinden almıştır. Yer altı mezar odasında bulunmuştur; tapınak-mezar benzeridir. Sayda Kralı Straton’a ait olduğu / Saydalı bir zengin için yapıldığı düşünülmektedir. İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde sergilenmektedir. Pentelikon mermerinden yapılmıştır; pembe ve kırmızı tonlarda boyanmıştır. Yüksekliği 2.97 metre, uzunluğu 2.54 metre, genişliği 1.37 metredir. Roma Dönemi sütunlu lahitleri gibi sütunlu bir düzene sahiptir. Sadece bir mezar değil bu görünümü ile adeta bir Mausoleum gibi anıtsal bir görünüm kazanmıştır. Dikdörtgen prizma biçimindeki lahit, altında düz bir plinthe ve üstünde palmet-ok bandı ile bunun üzerinde dört bir yüzü de dolaşan figürlü bir sahnenin bezendiği kaide üzerinde yükselmektedir. Frizde at figürleri yer almaktadır. Figürler uzun yüzlerde beş; kısa yüzlerde iki Ion yarım sütün arasında verilmiştir. Köşelerde plaster bulunmaktadır. Uzun yüzlerde altı; kısa yüzlerde üç olmak üzere toplam on sekiz kadın figürü yer almaktadır. Kadınlar giyimlidir; bir kısmının başı örtülü, bir kısmının açıktır. Her biri birbirinden farklı pozisyonlarda verilmiştir; kimi oturur, kimi ayaktadır. Bazısı elini çenesine, göğsüne, yüzüne dayamıştır; bazısı ellerini önde kavuşturmuştur. Ortak noktaları ölen kişi için tutulan yastır. Kapak, akroterli beşik çatı biçimlidir; ancak üst bölüm çatının eğimine göre tıraşlanmamıştır. Bu bölümde meydana gelen alanlar figür ile doldurulmuştur. Uzun yüzlerden birinin üzerine denk gelen frizde cenaze alayı betimlenmiştir. Yan akroterler sphenks; orta akroterler palmet; çörtenler aslan başı biçimlidir. Koruna gelmiş alınlıkta oturan ve yas halindeki bir kadın ile yine etrafında iki kadın betimlenmiştir. Lahit yapısındaki kadın betimlerine bakıldığında toplumdaki kadının birebir yansıtıldığı görülmektedir. Kadınlar duygusal sahnelerde, erkelerin hareketli ve çıplak betimlerinin aksine, bol ve drapeli elbiseler içinde durağan halde tasvir edilmiştir. Erkekleri kahramanlık sahnelerinde betimleyen Hellenler, kadınlara duygusal sahnelerde yer vermişlerdir. Lahdin dışındaki kabartmalarda kadınlar giydikleri bol giysiler içinde ağlamakta, toplumsal olarak kadına verilen ölünün arkasından yas tutma eylemini yerine getirmektedir. 

Ağlayan Kadınlar Lahdi, sütunlu lahitlerin en eski ve en etkileyici örneklerinden biridir. Üzerindeki sütunlar olukludur. Roma Dönemi’ndeki sütunlu lahitlerin sayısı fazladır ve çeşitlilik göstermektedir. Bu dönem öncesinde de sütunlu lahit örnekleri bulunmaktadır. Ağlayan Kadınlar Lahdi’nde mezar soyulduğu için sahibinin kemikleri ile bronz bir kemer tokası dışında hiçbir şey bulunamamıştır. Bir mezardan ziyade, Nereidler Anıtı gibi son dinlenme yeri olarak kabul edilir. Ağlayan Kadınlar Lahdi’nin mimari özellikleri İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nin eski binasının mimarisinde kullanılmıştır. Doğu etkileri gösteren bir Hellen heykel örneğidir. Figürlerin tıraşlı kafaları, çıplak ayakları ve eski kıyafetleri Sami toplumlarının özelliklerini yansıtmaktadır. Dünyanın en iyi korunmuş lahitlerinden biri olma özelliğine sahiptir. Lahdin üzerinde kralın ölümünün, cenaze korteji ve ağlayan kadınların rölyefleri bulunmaktadır. Kapağın iki yanında cenaze alayı ve kaidenin etrafında av sahneleri yer almaktadır. Yapımında birden çok heykeltıraşın görev aldığı anlaşılmaktadır. Lahit Ion tapınağı biçimindedir; Hellen yontu sanatının doğulu etkiler taşıyan bir örneğidir. Temel kısmında Ion sütunları arasında betimlenen kadınların ifadelerinde bir üzüntü verilmesine karşın hareketleri birbirlerinde farklıdır. Böylelikle esere canlılık kazandırılmıştır. On sekiz üzgün kadın figürünün ölünün eşlerini veya haremindeki kadınları temsil ettiği düşülmektedir. Lahdin üst tarafındaki frizde bir cenaze merasimi sahnesi verilmiştir. Dönemin örf ve adetleri ile kullanılan araçlar hakkında fikir verebilecek kompozisyondur. Lahdin alt tarafında bir başka friz bulunmakta ve bu frizle eseri yüceltme ve yükseltme fikri verildiği düşünülmektedir.  

Referanslar

Başgelen, N. (2010). Osman Hamdi Bey: yaptığı kazılar-bulduğu eserler, Ölümünün 100. Yıldönümünde. İstanbul: Arkeoloji ve Sanat Yayınları; Batur, S. (1983). Dünyada Müzeciliğin Gelişmesi, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, ss. 1472-1474.