Korunan Peyzaj/Deniz Manzarası

SİT ALANI Peyzaj Sit Alanı Rekreasyon Ekoturizm Alanı Plaj Fauna Flora Tabiatı Koruma Alanı

Koruma alanları yalnızca doğa tarafından oluşturulmuş alanları kapsamaz. Kültürel ve tarihî alanlar ile insan etkisiyle şekillenmiş alanlar da korunabilir. Dolayısıyla yalnızca doğal değil, bu alanların oluşturduğu görünümün, bir diğer deyişle manzaranın,  korunması da söz konusudur.

Bu nedenle, Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) tarafından korunan alan kategorileri (Protected Area Categories) tanımlanmış olup, Kategori V, Peyzaj Koruma Alanlarını ifade etmektedir. Bu alanlar, doğa ile insanın etkileşim içinde olduğu ve zamanla kara ve deniz peyzajında ekolojik, kültürel ve görsel değerlere sahip ortamların oluştuğu yerler olarak tanımlanabilir.

Bu alanlar yalnızca korunmak için değil, aynı zamanda rekreasyon amacıyla da yönetilen alanlardır. Böylece, korunan peyzaj ve deniz manzaralarında, alanların niteliklerine uygun şekilde turizm faaliyetlerinin teşvik edilmesi amaçlanmaktadır. Rekreasyonel ve turizm amaçlı kullanım, doğal kaynakların sürdürülebilir biçimde kullanımını hedeflerken, aynı zamanda bu bölgelerde doğal ürünler ve çeşitli hizmetlerin erişilebilirliğine katkı sağlar.

Geleneksel ve kültürel uygulamaların da devam ettirilmesi ve korunması bu alanlarda teşvik edilmektedir. Çatı bir çerçeve olarak ise, yerel düzeyde kalkınmayı ve sosyo-ekonomik gelişimi, peyzaj ve manzara değerlerini koruyarak gerçekleştirmek hedeflenmektedir.

Türkiye’deki uygulamalara bakıldığında, Özel Çevre Koruma Bölgeleri (ÖÇKB) ve bazı Tabiat Parkları, IUCN Kategori V kapsamında değerlendirilebilecek korunan alanlar arasında yer almaktadır. Türkiye’de ilk ÖÇKB 1988 yılında ilan edilmiştir.

Örnek vermek gerekirse, İribaş deniz kaplumbağası (Caretta Caretta) için önemli bir yuvalama alanı olan İztuzu Plajı, bir turizm-otel tesisi inşa edilmek istenirken, dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından, Prens Philip’in ricası üzerine, korunan alan ilan edilmiş ve yapılaşmaya son verilmiştir. Bu bölgede daha sonra Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi oluşturulmuştur.

Korunan alan olması sebebiyle bölge, ekoturizm faaliyetleri açısından önemli değer ve fırsatlar sunmaktadır. Sahip olduğu panoramik manzara da bu değerler arasındadır. 

Özel Çevre Koruma Bölgeleri, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na (eski adıyla Özel Çevre Koruma Kurumu veya Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü) bağlıdır ve yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve bölge halkı gibi birçok paydaşla birlikte yönetilmesi amaçlanmaktadır.

Ülkemizde 19 adet Özel Çevre Koruma Bölgesi bulunmaktadır. Bu bölgelerde sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde, insan ve doğanın birlikte yarattığı değerlerin, bu uyum korunarak sürdürülebilir şekilde kullanılması hedeflenmektedir.

Öte yandan, bu koruma alanlarında nüfus baskısı, istilacı türler, insan kaynaklı ve iklim değişikliğine bağlı yangınlar, su sıcaklığındaki artışlar gibi çeşitli riskler mevcuttur. Bu durum, peyzajın ve manzaranın bilimsel veri toplama teknikleriyle sürekli olarak izlenmesini ve araştırılmasını gerekli kılmaktadır.

Referanslar

Bilgin, Adem. (2021). Biyolojik Çeşitliliği Korumaya Yönelik Ulusal Ve Uluslararası Kuruluş Ve Sivil Toplum Örgütleri.; Dudley, N. (Editör). (2008). Guidelines for applying protected area management categories. IUCN.; Haimoff, J. (1997). Kaptan June and the Turtles. Janus Publishing Co Ltd.; T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı. (n.d.). Korunan alanlar. https://ockb.csb.gov.tr/korunan-alanlar-i-56, (Erişim tarihi: 27. 05. 2025); Yıldız, B. ve Aydın, C. C. (2023). Türkiye’de Korunan Alanların IUCN Politikaları Kapsamında Değerlendirilmesi, Türkiye Arazi Yönetimi Dergisi, 5(1): 20-30.