Türk Mutfağı'nın zengin içeriğini yansıtan bir pirinç pilavıdır. Diğer adı Alatlı Pilavı olan bu lezzet, geçmişte hanelerde pişirilirken, yöreye Divriği Camisi'ni ziyarete gelen turistler tarafından beğenilmesi ile ticari olarak üretilmeye ve restoranlarda satılmaya başlanmıştır. 2020 tarihinde Divriği Kaymakamlığı tarafından tescil belgesi alan bu lezzet, Türk Mutfağında klasik sayabileceğimiz meyve, et ve pilav uyumunun yakalandığı bir yemektir (Coğrafi İşaret Portalı 2025). Tüketim alışkanlığı olarak yanında üzüm hoşafı ile ikram edilmektedir. Yemeğin yapımına bir gün önceden etlerin haşlanarak parmak boyutunda didilmesi ve bir gece tuz ve baharatlarla bekletilmesi ile başlar. Bu süreçte nohut haşlanarak kabuklarından uzaklaştırılır. Ertesi gün kavrulan soğanların üzerine serilen et, nohutlar, üzüm ve son olarak üzerlerine pirinç ilavesi ile tencereye yerleştirilir. Haşlanan et suyu ve kaynar su ilavesi ile de pişmeye bırakılan bu lezzete, pirinçlerin pişmesi ile eritilmiş tereyağı ilave edilerek dinlenmeye bırakılır. Servisi ise bu tencerenin büyük bir tepsiye ters çevrilmesi ile herkesin ortadan yemesi şeklinde gerçekleşir. Günümüzde ise tek porsiyonluk olacak şekilde restoranlarda servis edilmektedir. Pilavı özel kılan durumlar ise içeriğinde Adıyaman'ın Besni üzümü ve yörede yaşayan büyük baş veya küçükbaş hayvan etlerinin haşlanarak üzerine eklenmesidir. 800 yıllık bir geçmişi olan lezzet Selçuklularda ve Mengücekliler zamanında da yapılmakta olup, bayram ve düğün gibi özel günlerde halka ikram edilmiştir.