Dünyanın en büyük bira üreticilerinden biri olan Carlsberg Grubu, J. C. Jacobsen tarafından 1847 yılında Danimarka'nın Kopenhag kentinde kurulmuştur. Carlsberg Grubu, günümüzde 600 ün üzerinde bira çeşidini üretmektedir ve aralarında Tuborg, SKOL ve 1664 gibi markaları da barındıran 150’nin üzerinde bira markasının da sahibidir.

Şirketin kurucusu Jacobsen, dönemin Danimarka biralarının kalitesini artırma hedefiyle, alt fermantasyon yöntemiyle bira üretiminde kullanılan ve daha çok Alman biralarında tercih edilen maya türlerini Danimarka’ya getirerek üretime başlamış, böylece ülkede bilimsel temellere dayalı bira üretiminin öncüsü olmuştur. 1876 yılında kurulan Carlsberg Vakfı ise, bira üretiminde kullanılan tüm hammaddelere yönelik bilimsel araştırmaları destekleyerek hem Carlsberg’in hem de küresel bira endüstrisinin gelişimine önemli katkılar sağlamıştır.

Carlsberg Araştırma Laboratuvarı’nda Louis Pasteur gibi dönemin önde gelen bilim insanlarıyla yürütülen çalışmalar neticesinde, bugün pek çok alanda kullanılan pH ölçeği geliştirilmiş; bunun yanı sıra maya türleri, arpa üretim teknikleri ve bira fermentasyonu konularında, hâlen sektör genelinde kullanılmakta olan teknolojik ilerlemeler elde edilmiştir. XX. yüzyılın başlarında uluslararası pazarlarda büyüme ve markalarını tanıtma stratejisiyle hareket eden Carlsberg, aynı şehirde faaliyet gösteren Tuborg markasıyla iş birliği yaparak, iki şirket arasında uzun yıllar süren ticari ve üretim temelli ortaklıklar kurulmasına öncülük etmiştir. İkinci Dünya Savaşı sonrasında rekabet etmektense ortak yatırımlar yapma yoluna giden bu iki şirket, 1967 yılında Türkiye ve İran’da Tuborg, 1968’de Malavi, 1970’te Brezilya ve 1972’de Malezya’da Carlsberg için bira üretimine başlamıştır. Bu stratejik ortaklık, 1970 yılında Carlsberg’in Tuborg markasını tamamen bünyesine katmasıyla birleşmeyle sonuçlanmıştır.

Küresel ölçekte bir üretici olma hedefi doğrultusunda Carlsberg, Coca-Cola Nordic ve Coors gibi uluslararası firmalarla da çeşitli ortak girişimlerde bulunmuştur. Şirket, Heineken gibi büyük rakipleriyle rekabet edebilmek adına uluslararası pazarlarda farklı marka konumlandırma stratejileri geliştirmiştir. Carlsberg grubu, pek çok kez yeniden markasını konumlandırsa da kuruluşundan gelen değerlere bağlılığıyla da bilinmektedir Tüm bu girişimlerin yanı sıra, Carlsberg sürdürülebilirlik alanında da önemli çalışmalar yürütmektedir. Özellikle Danimarka’daki üretim tesislerinde su tüketimini azaltmaya yönelik uygulamaları ve ulusal anlaşmalar çerçevesinde su kaynaklarının korunmasına dair gösterdiği çabalar, şirketin çevreye duyarlı üretim anlayışının somut örnekleri arasında yer almaktadır.