Sultan Sazlığı Milli Parkı

Doğal ve Kültürel Miras Ulusal Park

(Kayseri, 2006 - )

Kayseri’nin Yeşilhisar, Develi ve Yahyalı ilçeleri arasında kalan Sultan Sazlığı, daha önce tabiatı koruma alanı iken statüsü değiştirilerek 2006 yılında milli park oldu. Büyüklüğü 24.357 hektardır. Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından biri olan Sultan Sazlığı’nın dört tarafı yüksek dağlarla çevrili olup, doğusunda Develi Dağı (2.074 metre), batısında Karadağ ve Hodul Dağı (1.937 metre), kuzeydoğusunda Erciyes Dağı (3.916 metre), güneyinde ise kademe kademe Aladağlar (3.373 metre) yükselmektedir. Bu dağların arasında kalan Develi Ovası'nın ortasında yer alan Sultan Sazlığı, bozkır ekosistemi içerisinde nadir rastlanan bir ekosistemdir. Sultan Sazlığı’nın bu nadirliği birbirinden oldukça farklı habitatları birarada bulundurmasından kaynaklanmaktadır. Bu habitalar, tatlı, tuzlu ve hafif tuzlu göller, geniş sazlık ve bataklık alanlar ile bunların etrafındaki sulak çayırlardır. Ayrıca, alanın hem konum itibariyle Avrupa, Asya ile Afrika arasındaki iki ana kuş göç yolunun kesiştiği noktada olması hem de farklı habitatları barındırması sonucunda alan biyolojik çeşitlilik açısından oldukça zengindir.

Develi Ovası, jeolojik formasyonu devondur. Göl sahasının oluşumu Miyosen döneminde başladı; Pleistosen ve Holosen dönemlerinde de erozyon malzemeleri ile dolmaya ve tabakalar (kireçtaşı, bazalt, andezit ve tüf) oluşmaya devam etti.

Denizden yüksekliği ortalama 1.074 metre olan Sultan Sazlığı'nın ortalama derinliği, iki metre civarında olup su seviyesi bir metreye kadar düşebilmektedir. Su seviyesi mevsimlere göre değişmekte ve sazlığın yüzey alanı bu duruma bağlı olarak genişleyip daralmaktadır. Sulak alanın yüzölçümü maksimum 20 bin hektardır. Alandaki başlıca göller; her ikisi de suyu tuzlu olan Yay Gölü (3.650 hektar, üzerinde iki ada) ve Çöl Gölü’dür (2.600 hektar). Alanın güneyinde 3.300 hektarlık çok sayıda küçük gölü (Sarp, Eğri, Camız vb.) barındıran Sultan Sazlığı bataklığı, kuzeyinde ise eskiden 1.900 hektarlık alanı kaplayan Kepir Sazlıkları bulunmaktadır.

Sultan Sazlığı’nın 3.200 hektarlık güney sazlık alanı ve tatlı su gölleri, Yahyalı ve Dündarlı derelerinden beslenmektedir. Kışın kar yağışı ve ilkbahar yağmurları nedeniyle bol su alan Sultansazlığı maksimum yüksekliğe ulaştıktan sonra suyu, kuzeyindeki kındıra ve çayırlarla kaplı Yırtnak mevkiinden yayılarak suyu tuzlu olan Yay Gölü’ne boşalmaktadır. Kuzeyde ise, Erciyes Dağı ile Soysallı ve Çayırözü Pınarlarından gelen yüzeysel ve yüzeyaltı sular önce Kepir Sazlıkları'na sonra da Yay Gölü’ne ulaşmaktadır. Sazlıklardaki suların yükselmesi sonucunda taşan sular içindeki organik madde ile birlikte Yay Gölü'ne geçer. Organik madde girişi ile zenginleşen bu ekosistem, diğer canlılar için cazip hâle gelir. Nitekim bu alanlar, kalabalık kuş topluluklarına beslenmesine olanak sağlar.

Alan genişliği ve biyolojik üretkenliği ile kuşlar için önemli bir barınma, üreme ve göç sırasında konaklama noktası olan Sultan Sazlığı ilk olarak 1968 yılında Orman İşletme Müdürü İsmet Özer tarafından farkedilerek, daha sonra yapılan çalışmalarda alanın dünya çapında önemli bir alan olduğu anlaşıldı. Öyle ki; Sultan Sazlığı'nda 250 üzerinde kuş türü yıl boyu görülebiliyor, 120’si ürüyor ve bazı kışlar alanda 700 bin kuş kışlıyordu. 1970’li yıllardan itibaren alan çeşitli statülerde (Yaban Hayatı Koruma Sahası-1971, 2006 (iptal), Tabiatı Koruma Alanı-1988, Birinci Derece Doğal Sit-1993, Ramsar Alanı-1994, milli park-2006) korunması amaçlandı; ancak, ne yazık ki Sazlığın korunmasına yetmedi. Sazlık olumsuz müdahalelere ve dolayısıyla ekosistem büyük zarara uğradı.

1940’lı yıllara kadar herhangi bir insan müdahalesine maruz kalmamış olan Sultan Sazlığı’nı, 1960’lı yıllarda Devlet Su İşleri tarafından tamamen kurutularak tarım alanına dönüştürülmek istedi. Alanın öneminin anlaşılmasından sonra, proje revize edilmiş olmasına rağmen 2000’li yılların başında alan tamamen kurutuldu. Müdahale; alanı besleyen dereler üzerine tarımsal sulama sağlamak amacıyla barajlar yapılarak alana gelen suyun kesilmesi ile sazlığın etrafına drenaj ve boşaltım kanallarının açılması şeklinde oldu. Ayrıca, sulamadan dönen suların Yay Gölü’ne verilmesi, gübre atıkları ve tarım ilaçlarının bu ekosisteme girmesine neden oldu. Alanda, 2003-2009 yılları arasında görülen bariz bir kuraklaşma ve yaklaşık üç buçuk yıl devam eden turba yangını görüldü. 2009-2010 yıllarında kış yağışları ve yapılan Kovalı ve Ağcaşar barajlarından Sazlığa su bırakılmaya başlandı ve turba yangını söndürüldü.

Sultan Sazlığı’nda da hidrolojik yapıdaki bozulmaya bağlı olarak sulak alan ekosisteminde bozulmalar ortaya çıkmıştır. 2009 yılında 110 kilometre karelik sulak alandan yalnızca bir kilometre karelik bir sazlık kaldı. Su seviyesindeki düşüş sulak alan habitatlarının yanı sıra alandaki flora ve faunayı da etkiledi. Alandaki kontrolsüz otlatma faaliyetlerinin de etkisiyle bitki örtüsü tahrip oldu, kuş türleri ile kuş sayısında azalma görüldü.

Zamantı Nehri suyunun Develi Havzası'nda tarımsal sulamada kullanılması için yapılan Zamantı Derivasyon Tünelinin 2010 yılında açılması ile Sultan Sazlığı'nın suyu tatlı olan Güney Sazlıklarına su girişi oldu. Tuzlu su ekosistemini temsil eden Yay Gölü’nde, yaklaşık 10 yıllık kurumanın ardından ilk defa görünür derecede su bulunmaktadır. 1977 yılında 5.314 hektar alan su yüzeyleri (bunun bir kısmı bir metreden daha derin), 2014 yılında 2.100 hektar olarak ölçüldü. 2014 yılında suyun kuzeydeki Çöl Gölü’nde mevcut olduğu, ancak çok sığ olduğu görüldü.

Parkta; tatlı ve tuzlu su ekosistemleri çevresinde ise tuzcul çayır ve meralar hâkim olup, farklı habitatlarda yaşayan bitki türleri yaşamaktadır. Yapılan çalışmalarda parkta; 48’i endemik 428 bitki türü tespit edildi. Endemik türlerden, özge tuzçimi dünyada yalnızca burada yayılış göstermektedir. Sultan Sazlığı’nın büyük bir kesimi sazlarla kaplı olup sazlıkta kamış, kındıra, nilüfer, süsen, su sümbülü gibi türler de görülmektedir. Ayrıca yüzen saz adacıkları da bulunmaktadır.

Sultan Sazlığı, birçok hayvan türüne üreme, konaklama ve beslenme olanağı sağlamaktadır. Parkta; günümüze kadar yapılan çalışmalarda 301 kuş türü belirlenmiş olup, kuş türü ve sayısı su seviyesinin değişimine ve aylara göre değişiklik göstermektedir. Alan 1994 yılında; nesli tehlike altında olan dikkuyruk, küçük karabatak, toy gibi kuş türlerinin yanında; kaşıkçı, turna, bataklık kırlangıcı, ince gagalı martı gibi birçok türün burada üremesi ve yaklaşık 130 bin civarında su kuşunun burada kışlaması nedeniyle Ramsar Sözleşmesi listesine dâhil edildi. Alanda, balık kartalı, toy, telli turna, balıkçıllar gibi birçok tür gözlenebilir.

Parkta tilki, kirpi, yarasa, kurt, gelincik, alaca sansar, tavşan, porsuk, saz kedisi, koşar fare gibi birçok hayvan türü 16 tür balık saptandı. Bu türlerden dokuzu egzotik balık türü olup Zamantı Irmağından alınan su ile sazlığa girdiği, daha önce var olan bir türün artık olmadığı ve beş türün de yalnızca Sultan Sazlığı’nda yaşadıkları tespit edildi. Alanda, alternatif tıp alanında kullanılan sülük yaşamaktadır.

Milli parkta; kayık turu, fotoğrafçılık, kuş ve yaban hayatı gözlemi imkânı ile bir gözlem kulesi ve bir kısmı sazlar içinden geçen bir yürüyüş parkuru bulunmaktadır. Park’ta Ovaçiftlik Köyü’nde bir ziyaretçi tanıtım merkezi ve Sindelhöyük’te ziyaretçi bilgilendirme merkezi bulunmaktadır. Bu merkezlerden alanla ilgili bilgi alınabilir ve alınacak alan kılavuzları ile gezi, gözlem gibi etkinlikler yapılabilmektedir. Ziyaretçi merkezinde Kuş Müzesi mevcuttur. Müzede, beş farklı kamera ile Sazlık izlenebilmektedir. Ovaçiftlik Köyü’nde bir pansiyon bulunmaktadır.

Kayseri il merkezinin yaklaşık 73 kilometre güneybatısında, Develi ilçe merkezinin 12 kilometre batısında, Yahyalı ilçe merkezinin 15 kilometre kuzeyinde ve Yeşilhisar ilçe merkezinin 17 kilometre doğusunda bulunmaktadır.

Yararlanılan Kaynaklar

Bilgin, A. ve Doğan, M. (Editörler). (2012). Doğa Korumanın Ekonomik Sisteme Entegrasyonu Taslak Kılavuzu 2 Biyokıymetlendirme Teknik Uygulayıcıları: Sultan Sazlığı Milli Parkı Pilot Uygulaması. Ankara: Orman ve Su İşleri Bakanlığı; Oğuztüzün, C. (2008). Kuşların Dönüşü Sultansazlığı, Atlas, 184 (7): 44-60; Özesmi, U., Somuncu, M. ve Tunçel, H. (1993). Sultan Sazlığı Ekosistemi, Ankara Üniversitesi Türkiye Cografyasi Araştırma ve Uygulama Merkezi Türkiye Coğrafyası Dergisi, (2): 275-289; Sönmez, M. E. ve Somuncu, M. (2016). Sultansazlığı’nın Alansal Değişiminin Sürdürülebilirlik Açısından Değerlendirilmesi, Türk Coğrafya Dergisi, 66: 1-10; Yarar, M. ve Magnin, G. (1997). Türkiye’nin Önemli Kuş Alanları. İstanbul: Doğal Hayatı Koruma Derneği.