İlk çağlardan günümüze kadar yaşamış olan insanoğlu, iletişim ve etkileşim sayesinde sosyalleşme ihtiyacını sürekli hisseder. Bu sosyalleşme hemen hemen her alanda söz konusudur. Özellikle bilimsel çerçevede herhangi bir konu hakkında derinlemesine fikir alışverişi için insanların toplanarak bir araya gelmesi, tartışması, iyileştirici çözüm önerilerinde bulunması yapılan toplantı çeşitlerini artırmıştır. Bunlardan biri de sempozyum'dur.

Sempozyum genellikle, belirli bir alandaki uzmanların bir araya gelebileceği, bildiri sunabileceği, sorunları ve eğilimleri tartışabileceği veya belirli bir eylem planı için önerilerde bulunabileceği şekilde düzenlenen bir toplantı olarak tanımlanır.

Sanat, sosyal ve fen bilimleri gibi konularda bir topluluk önünde alanında yetkin bireylerin önceden hazırlanarak sunum yaptıkları sempozyumlar, kongre ve konferanslara oranla nispeten daha az sayıda konuşmacı ve dinleyici içerir. Dinleyiciler özel davetlilerden oluşur ki bu da sempozyumu diğer toplantı türlerinden ayıran önemli bir özelliktir. Sempozyumlar, kurum ve kuruluşlar tarafından bir ya da birden çok oturumlar şeklinde düzenlenir. Bilimsel toplantılar olan sempozyumu düzenleyen kurul konuyu belirler, oturumları ve bu oturumları yönetecek olan moderatörleri kararlaştırır. Önceden belirlenen konunun daha çok hangi yönü üzerinde durulacağı tartışır ve konuşma yapacaklardan bir özet talep eder.

Sempozyum, genel temaya ilişkin açıklamalar içeren bir açılış konuşması ile başlar. Sonrasında oturumlara geçilir. Her oturumun ayrı oturum başkanı mevcuttur. Oturum başkanı haricinde üç ila altı kişi oturumda konuşmacı olarak yer alır. Her konuşmacıya ortalama 5-20 dakika konuşma süresi verilir. Oturum başkanı, konuşmacıları kısaca tanıtır. Bireysel sunumlardan sonra konuşmacı ile dinleyiciler arasında soru-cevap kısmına geçilir. Son olarak oturum başkanı kısa bir özet geçer ve oturum sonlandırılır. Bir sempozyumdan sonra, katılımcılar bir konu hakkında daha fazla bilgi sahibi olur veya bir konu hakkında daha derin bir anlayış kazanır.

Diğer toplantı türlerine göre daha bilimsel olan sempozyumlarda konuşmacılar tarafından yapılan sunum metinlere bildiri veya tebliğ adı verilir. Bildirilerde orijinallik oldukça önemlidir. Önceden bilinen bir konunun tekrardan tartışılması söz konusu değildir. Konunun bilinmeyen yönlerinin tartışılması, fikir sorulması, sorun varsa çözüm aranması esastır. Akademik kariyer hayatında bildirilerin yadsınamaz bir katkısı vardır. Sempozyum sonunda sunulan bildiriler kitaplaştırılır.

Sempozyumlar da tıpkı konferans ve kongreler gibi turizm sektörü ile yakın ilişki içindedir. Çünkü sempozyum katılımcıları, etkinlik sonunda sempozyum düzenlenen bölgede gezip-görme, alışveriş yapma, yeme-içme gibi faaliyetler gerçekleştirir ve bunları yaparken de tıpkı bir turist gibi bölge ekonomisine katkı sağlar.