Sanal Gerçeklik Turizmi
Kavram Üretim Yönetimi ve Pazarlama
-
2019
Literatürdeki çalışmalar incelendiğinde, sanal gerçekliğin en popüler tanımlarının belirli bir teknolojik sisteme gönderme yapmakta olduğu görülmektedir. Sanal gerçeklik; ilk tanınmaya başlandığı yıllarda kullanıcının gerçekçi üç boyutlu durumlarla etkileşime girmesini sağlayan, başa takılan gözlük ve kablolu giysiler yoluyla yaşanan ortamların elektronik simülasyonları şeklinde tanımlanabildiği gibi, insan hareketlerine cevap veren, bilgisayar tarafından üretilen imgelerle dolu alternatif bir dünya biçiminde de ifade edilmektedir.
Araştırmacıların, insanların gerçek dünyadan kaçma, herhangi bir yere gitme veya arzularına göre her şeyi yapma isteğini göstermek için sanal gerçeklik terimini sıklıkla kullandıkları görülmektedir. İnsanlara fiziksel gerçek bir dünyadan hayal dünyalarına taşınıyor hissi veren, bilgisayar tarafından üretilen bir ortam şeklinde de açıklanmaktadır. Bu nedenle, sanal gerçekliğin kullanıcıya bir kaçış duygusu yaşattığı söylenebilmektedir. Bununla birlikte VR; kullanıcıların yalnızca günlük hayatlarından kaçmalarını sağlamakla kalmamakta, aynı zamanda kişinin duyularını uyarmakta ve sanal etkileşim için fırsatlar sunmaktadır. Temel ilkeleri 1930’lu yıllara dayanan, 1980’li yıllarda formüle edilen sanal gerçeklik kavramı 1990’lı yıllardan itibaren turizm uygulamalarında kullanılmaya başlandı ve XX. yüzyılın sonlarındaki en önemli teknolojik buluşlardan biri olarak nitelendirilmektedir.
Teknoloji, özellikle e-tourism döneminin başlamasıyla devrim niteliğindeki dağıtım sistemi sayesinde pazara giriş engellerini ortadan kaldırarak ve üretim verimliliğini arttırarak turizm ve eğlence sektörlerini son 20 yıl boyunca birçok yönden değiştirdi. Teknolojinin sektörlere sağladığı katkılardan biri olan sanal gerçeklik; ziyaret öncesinde, ziyaret esnasında ve sonrasındaki aşamalarda, eğlence ve turizm endüstrileri için büyük fırsatlar yaratmaktadır. Yeni ve uygun fiyatlı sanal gerçeklik cihazlarının ortaya çıkışı, sanal turizm talebinin gelişmesini ve fırsatlarını artırmaktadır.
Turizm pazarlamacıları sanal gerçekliği bilgi sağlamak ve özgün deneyimler sunmak için yenilikçi bir yol olarak kullanabilmektedirler. Çoğu turizm ürün ve hizmetinin somut olmayan doğası dikkate alındığında sanal gerçeklik, turistlere turizm deneyiminin tadına sahip olma, güvenilir ve zengin bilgilerle donanma fırsatı sunabilme gibi özelliklere sahiptir. Sanal gerçeklik turizm sektöründe; planlama ve yönetim, destinasyon pazarlaması, eğlence, eğitim, ulaşılabilirlik ve kültürel mirası koruma alanlarında kullanılabilmektedir. Hatta daha ileri bir aşama olarak sanal gerçeklik turizmi kavramını da yaratabilmektedir. Sanal gerçeklik, turizm alanında turizm ürününü tamamlamak ve hatta ikame etmek için de kullanılabilmektedir. Düşük maliyetli ve çevre dostu bir seyahat yöntemi oluşturan sanal gerçeklik aracılığıyla turistler ziyaret edilemeyen, korunan veya tehlikeli turizm bölgelerini ziyaret etme, artık bulunmayan bölgeleri ve ilgi çekici yerleri deneyimleme imkânına sahip olabilmektedirler. Ayrıca sanal gerçeklik, yaşlı veya engelli gezginler için erişilebilirlik engellerini ortadan kaldırmaktadır. Bu bağlamda, sanal gerçekliğin bir turizm alternatifi olarak kabul edilmesinin büyük ölçüde bireysel turistlerin kabulüne bağlı olduğu görülmektedir. Sanal turizm olarak adlandırılabilecek olan faaliyetlerin gerçek seyahat deneyimlerinden daha az özgün olduğu düşünülmektedir.
Sonuç olarak, sanal seyahat, alternatif bir turizm türü veya turizm deneyimlerini arttırmanın bir yolu olarak anlaşılabilmektedir. Seyahat aşamasında son yıllarda 360 derece sanal gerçeklik olarak da bilinen gerçek küresel panoramik görüntü ve videolar, VR içeriği ve deneyimlerinin oluşturulmasında ivme kazanmıştır. Sanal gerçeklik, konaklama ve yiyecek-içecek işletmeleri, müzeler, kültürel miras alanları ve eğlence gibi pek çok alanda kullanılarak turizme yardımcı olabilecek, turizme rakip olarak değil, ürün çeşitliliği sağlayacak şekilde kullanılması durumunda farklılık yaratacak bir teknolojidir.
Referanslar
Beck, J., Rainoldi, M. ve Egger, R. (2019). Virtual Reality in Tourism: A State-of-The-Art Review, Tourism Review, 74 (3): 586-612; Guttentag, D. A. (2010). Virtual reality: Applications and Implications for Tourism, Tourism Management, 31 (5): 637-651; Hudson, S., Matson-Barkat, S., Pallamin, N. ve Jegou, G. (2018). With or Without You? Interaction and Immersion in a Virtual Reality Experience, Journal of Business Research, 100: 459-468; Steuer, J. (1992). Defining Virtual Reality: Dimensions Determining Telepresence, Journal of Communication, 42 (4): 73-93.