Troya Tarihi Milli Parkı

Doğal ve Kültürel Miras Ulusal Park Antik Kent

(Çanakkale, 1996 - )

Çanakkale ilinin sınırları içinde yer almaktadır. 1996 yılında ilan edilen parkın yüzölçümü 13.350 hektardır. Milli parkın kaynak değerlerini, Homeros’un destansı İliada ve Odysseia adlı eserlerinde geçen Troya antik kenti ve ünlü tahta at oluşturmaktadır. 1998 yılında UNESCO tarafından dünya kültürel mirası olan Troya ve çevresi, milli park içerisinde kalmaktadır.

Milli parkın jeolojik yapısı, büyük alanlar kaplayan neojen oluşumlardır. Troya ve çevresinde alçak sırtlar ve bu sırtlar arasında alüvyal vadi tabanı düzlükleri bulunmaktadır.

Milli arkta, Karamenderes ve Dümrek Çayları daimî akarsu olup, diğer dereler mevsimliktir. Karamenderes Çayı, tarım alanları içinden geçerek Kumkale’de Çanakkale Boğazı’na dökülerek, delta (Kumkale Deltası) oluşturmaktadır. Karamenderes Çayı’nın üzerine Devlet Su İşleri tarafından yapılan baraj ve seddeler nedeniyle Karamenderes Çay’a yeterli düzeyde su gelmemekte; bu durum, alanın barındırdığı flora-faunayı olumsuz etkilemektedir. Kuş göç yollarından biri üzerinde bulunan Delta, sahip olduğu farklı habitat çeşitleri (ağaçlık, sazlık, taşlık, tuzcul bataklık, kumul alanlar ve lagünler) ve barındırdığı fauna zenginliği ile önemli bir alandır. Nitekim Delta’da 120 kuş türü yaşamaktadır. Karamenderes Deltası ve Bataklığı Birinci Derece Doğal Sit Alanı’dır.

Akdeniz bitki coğrafyası bölgesi içerisinde kalan mili park, karasal (orman, maki, frigana, step, zeytinlik, tarım) ve sucul (akarsu ve deniz) ekosistemlere sahiptir. Parkın büyük kısmını tarım ve kültür alanları ile kaplıdır. Parkta ikinci derecede baskın olan bitki örtüsü, maki, frigana, sucul bitkiler ve kıyı-kumul bitkileridir. Milli parkta, yedisi endemik 312 tür, üç alttür ve üç varyete olmak üzere 318 takson belirlenmiştir. Alanda; menengiç, mersin, kermes meşesi, hayıt, ayı fındığı, abdestbozan otu, tüylü laden, süpürge çalısı, fıstık çamı, kızılçam, palamut meşesi, çöğür armudu, karaağaç, servi, badem gibi türler görülmektedir. Kıyı kumul alanlarda (Papaz Plajı, Orhaniye kumsalı), deniz boğadikeni, deniz geveni, sütleğen, sahil yoncası ile sandalye sazı, ılgın, vurla, su mercimeği, saz ve kamışlar gibi sucul bitkiler yayılış göstermektedir.

Parkta, 30 balık, yedi iki yaşamlı, 35 sürüngen, 142 kuş, 59 memeli yaşamaktadır. Alanda görülen bazı türler; kefal, kayabalığı, küçük semender, benekli kaplumbağa, kara çaylak, kara leylek, balıkçıllar, arı kuşu, kirpi, yer sincabı, tavşan, yediuyur vb.’dir.

Alman bir tüccar olan ve arkeolojiye merak salan Heinrich Schliemann (1822-1890), İliada Destanı’nda adı geçen Troya kentinin Hisarlık Tepesi‘nde olduğuna ve alanın aranması gerektiğine karar vermiştir. Ancak daha öncesinde Çanakkale’de yaşayan İngiliz konsolosu Frank Calvert (1828-1908), Hisarlık Tepesi‘nin bir höyük olduğunu anlamış ve bu alanın Troya kenti olduğunu ispatlamak için 1863 yılından başlayarak alanda kazılar yapmıştır. Schliemann, Troya’daki kazılarını 1870-1890 yılları arasında yaptı ve çalışmalarına başlarken Calvert‘ten yardım aldı. Yaptığı kazılar sırasında bulduğu, başta Priamos Hazinesi (1873) olmak üzere birçok Troya buluntusunu yurtdışına kaçırmıştır. Schliemann-Calvert, Schliemann ve Dörpfeld tarafından elde edilen kazı buluntuları, İstanbul, Atina ve Berlin müzelerine dağıtılmıştır. Bunlardan Berlin’de bulunan Priamos Hazinesi’nin de olduğu birçok Troya buluntusu, İkinci Dünya Savaşı sonrasında kaybolmuştur. Bu buluntuların savaş ganimeti olarak Puşkin ve Petersburg‘a götürüldüğü yaklaşık 50 yıl sonra anlaşılmıştır. Günümüzde Troya hazinelerinin bir kısmı, Puşkin Devlet Güzel Sanatlar Müzesi‘nde sergilenmektedir. XIX. yüzyıldaki Troya kazıları ile bu alanın büyük bir yerleşim alanı olduğu belli olmuştur. Ayrıca kazılarda bulunan ilk yazılı belge olan Luvice mühür, Troya ve Hitit İmparatorluğu arasındaki ilişkileri daha anlaşılır hâle gelmiştir. Uzun yıllar tartışılan Hitit metinlerinde adı geçen Wilusa’nın, İlios olduğu yönündeki iddiayı güçlendirmiştir.

Troya ve Troas bölgesinde, 135 yılı aşkın süredir yapılan kazılar sonucunda, bölgenin sekiz bin yıldır yerleşim alanı olduğu anlaşılmıştır. Milli parkta Arkaik, Helenistik, Roma ve Osmanlı dönemlerine ait birçok yerleşim bulunmaktadır. Yapılan kazılar sonucunda, Troya’nın üç bin yıllık tarihini kapsayan dokuz kültür katı saptanarak kırktan fazla yerleşim evreleri ortaya çıkarılmıştır. Bunlardan; birinci kültür katı, MÖ 3000-2500 (İlk Tunç Çağı), ikinci kültür katı MÖ 2500-2200, üçüncü, dördüncü ve beşinci kültür katı MÖ 2200-1800 (ilk Tunç/Orta Tunç Çağı), altıncı kültür katı MÖ 1800-1275 (Orta Tunç/Geç Tunç Çağı), Troya ya da İlios olduğu sanılan kent, yedinci kültür katı MÖ 1275-1240 (Geç Tunç/ilk Demir Çağı), sekizinci kültür katı MÖ 700-350 (Yunan Çağı, İlion), dokuzuncu kültür katı MÖ 350- MS 400 (Roma Çağı İlion, İlium) dönemlerine aittir.

Homeros’un, İliada ve Odysseia eserleri ile Troyalılarla Akaların (Yunanlılar) 10 yıl süren savaşlarındaki kahraman savaşçıların hikâyelerini anlatmakta; bu nedenle asırlar boyunca uluslararası üne sahiptir. Troya, dokuz kültür katından yalnızca birinin (VII a) kapsamındadır.

Troya Tarihi Milli Parkı'nın içerisinde, Troya antik kenti dışında beş adet tümülüs, beş adet antik kent, üç adet anıt eser ve iki adet tescilli mezarlık bulunmaktadır. Ayrıca Çanakkale Savaşıları’na ait dört adet top mevzii ve yeri tespit edilmiş bir şehitlik yer almaktadır. Park içinde 16 adet, kısmen park içinde bulunan üç adet, yakın çevresinde ise 10 adet arkeolojik sit mevcuttur. Parkın son yapı katında (IX) bulunan Athena tapınağı, meclis, tiyatro ve belediye Roma döneminden kalma önemli yapılardır.

Park içinde, Çanakkale Savaşı’nın geçtiği Kumkale’deki 870 hektar büyüklüğündeki alanın, Erenköy Köyü kıyı şeridinde bulunan 575 hekrarlık kısmı ise Park içinde kalmaktadır. Aynı zamanda, Erenköy Köyü kıyı şeridinde bulunan alanın bir kısmı (292.2 hektar) arkeolojik sit alanıdır. Alanda Karamenderes Deltası bataklığı dışında bulunan doğal sit alanları; kısmen park içinde kalan Kırkgözler Pınarı ile Karanlık Limanı’dır.

Parkta bulunan anıt eserler; Cezayirli Hasan Paşa Köşkü, Taş Köprü, Çamaşırcı Köprüsü, Tevfikiye Köyü Camii’dir. Park’ın yakın çevresinde bulunan Kumkale Kalesi, Hamam ve Tabyalar da anıt eser niteliğindedir. Parktaki mezarlıklar (Beşik (Miken) Mezarlığı ve Kumköy Osmanlı Mezarlıkları) ve 1915 Çanakkale Savaşı’nda kulanılan tarihi top ve tabya kalıntıları (Topçamlar Mevkii Tabyası, Orhaniye Tabyası, Halileli Köyü Topları ve Kumkale Topları) korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı statüsünde tescillenmiştir.

Milli park içindeki; tümü konut niteliğinde Halileli Köyü’nde dört adet, Tevfikiye Köyü’nde 15 adet yapı sivil mimarlık örneği olarak koruma altına alındı. Troia örenyerinin girişini oluşturan alanda; bilet satış gişesi, yöre halkı tarafından kurulan hediyelik eşya tezgâhları ve Troia örenyerine giden bağlantı yolu mevcuttur.

Milli parkın tamamı fotoğrafçılar için cazip olup; Park, Ege Denizi, Yeniköy Plajı ve diğer koyları ile Kumkale ve Yeniköy seyir noktalarından güzel manzaralar sunmaktadır. Milli parktaki tarihi alanlar dışında bulunan altı adet köyün sokaklarının gezilmesi, gün batımının izlenmesi yapılması gereken faaliyetlerdir. Köylüler tarafından yetiştirilen ve yöreye özgü Kumkale domatesi dünyaca ünlü bir lezzettir.

Denize olan kıyısı yaklaşık 23 kilometre olan milli parkın, yedi kilometrelik sahil şeridi askeri alan sınırları içerisinde kalmaktadır. Parkın Çanakkale Boğazı ve Ege kıyıları plaj olanağı sunmaktadır. Yeniköy’ün batısında bulunan üç kilometre uzunluğundaki Yeniköy Plajı ve Papaz Plajı günübirlik deniz turizmi alanlarındandır.

Troya Tarihi Milli Parkı Çanakkale il merkezine uzaklığı 30 kilometredir. Troya, Çanakkale-İzmir karayolunun 28. kilometre civarında sapılan yolun beşinci kilometre uzaklığındadır.

Yararlanılan Kaynaklar

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (2001). Troya Tarihi Milli Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı Analitik Etüt ve Sentez Raporu; http://troya.tabiat.gov.tr/, (Erişim tarihi: 03.12.2019); Öztura, E. (2010). Truva Tarihi Milli Parkı, Kazdağı Milli Parkı ve Spil Dağı Milli Parkı Ziyaretçilerinin Türkiye’de “Milli Park” Kavramı ve Eğitimi Üzerine Görüşleri. (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü Ortaöğretim Sosyal Alanlar Eğitimi Ana Bilim Dalı Coğrafya Eğitimi Bilim Dalı; Salcan, E. ve Tokay, Z. H. (2017). Troya Tarihi Milli Parkı’nda Süregelen Koruma Sorunları ve Çözüm Önerileri, Tasarım Kuram, 13 (24): 148-169; Şengül, E. (2012). Kumkale (Çanakkale/Türkiye) Deltası’nın Avifaunası. (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü.