Tosya Pirinci
Gastronomi Türk Mutfağı Doğal ve Kültürel Miras Anadolu Mutfağı Yemek/Yiyecek Coğrafi İşaretli Ürün
Kastamonu, 2024
-
2024
Pirinç, Farsçadan dilimize girmiş bir sözcüktür. Kökleri bol su içinde yetişen ve buğdaygillerin Oryzae oymağına dâhil edilen bir bitkidir. Pirinç, yine Farsça kökenli, kabuğu ayıklanmamış pirinç anlamına gelen çeltik mahsulünün dibek, dink, çeltik kırma değirmeni veya çeltik fabrikalarında işlenmesi sonucunda elde edilir. Çeltik tarımının dünyada MÖ 3000’li yıllardan bu yana yapıldığı ileri sürülmektedir. Tarihi oldukça eskiye dayanan bu kültür bitkisinin Oryza cinsi gen merkezinin formlarının zenginliği sebebiyle Güneydoğu Asya ülkeleri olan Hindistan ve Çin olduğu düşünülür. Çeltik, Araplar vasıtasıyla Kuzey Afrika’ya, oradan da İspanya ve Güney Fransa bölgelerine yayılmıştır. Avrupa’ya Orta Çağ’da gelmiştir. Türkiye'ye ise yaklaşık 600 yıl önce geldiği varsayılmaktadır. Ülkemizde Edirne, Samsun, Balıkesir, Çanakkale, Çorum, Sinop, Çankırı, Bursa, Kırklareli ve Tekirdağ çeltik üretimi yapılan şehirler arasında yer alır. Kimi araştırmacılara göre Kastamonu’nun Tosya ilçesi çeltik bitkisinin Türkiye’de tarımının yapıldığı ilk yerler arasında gösterilir. Osmanlı Devleti kayıtlarına bakıldığında Tosya’da çeltik tarımının XVI. yüzyılda başladığı ve 1719-1720’de Tosya ilçesinden ilk pirinç ihracatının gerçekleştirildiği ifade edilir. Yine bu kayıtlarda Beypazarı, Niksar, Boyabat ve Tosya Anadolu’nun başlıca pirinç merkezleri olarak geçer.
Aynı zamanda Batı Karadeniz Bölgesi’nin önemli ticaret güzergâhı üzerinde yer alan Tosya, tarih boyunca pek çok seyyahın uğrak noktalarından biri olmuştur. Bu seyyahlardan biri de Floransalı nümizmat ve botanikçi Domenico Sestini’dir. 1778-1781 yılları arasında Anadolu’yu ziyaret eden Sestini’nin “Biz yeni sabahta kendimizi üzüm bağları ve pirinç tarlalarıyla kaplı Tosie’de bulduk. Pirinç yüksek bir beyazlıkta ve tarlaları işçilerle dolu. Pirinç tarlaları çok sayıda var, Türkler su kanalları sayesinde güzel işler yapıyor.” ifadeleri bölgenin çeltik tarımında önemli bir yeri olduğunu kanıtlar niteliktedir. Bozoklu Osman Şakir Efendi tercüman olarak görev yaptığı kafilesiyle İran’a doğru yol alırken Tosya’da konaklar. “Musavver Sefaretname-i İran” adlı sefaretnamesinde Devrez Irmağı’ndan bahseder ve Tosya tarafından ekilen pirincin bu yararlı nehrin suyuyla yetiştiğini anlatır. Batılı seyyahlardan İskoç J. M. Kinnier ise Tosya’nın kaliteli pirinçlerin üretildiği bir vadi üzerinde bulunduğunu söyler.
Osmanlı Devleti’nin hüküm sürdüğü dönemlerde Devrez Irmağı boyunca özel olarak ayrılmış verimli bölgelerde padişah sofrası için en lezzetli pirinçleri elde etmek amacıyla çeltik tarımı yapılır. Cumhuriyet ilan edilmeden önce ise üretilen pirinçlerin çoğunlukla İstanbul başta olmak üzere çeşitli büyük şehirlerdeki varlıklı aileler tarafından tüketildiği bilinmektedir. Cumhuriyet dönemine gelindiğinde ilk çeltik fabrikasının 1926’da Tosya’da kurulduğu görülür.
Devrez Irmağı’nın suladığı verimli topraklara sahip olan Tosya’da çeltik tarımı, Devrez Vadisi’nin verimli fakat oldukça kısıtlı bir alanında yapılır. Bu durum, Tosya pirincinin değerini daha da artıran bir unsurdur. Pirinç, tahıl çeşitleri arasında su içinde yetişebilen tek tür olma özelliği gösterir. Tosya’da tarımı yapılan çeltiğin ekim dönemi nisan sonunda başlar ve mayıs ayı boyunca devam eder. Tohumluk ekilmeden önce ıslatılarak şişirilir. Bu işlem sonucunda üste çıkmış cılız taneler ayrılır. Tuzsuz, zengin kireçli, organik madde oranı düşük, fosfor, toplam azot, potasyum, bor, çinko, demir, bakır bakımından yeterli, mangan bakımından zengin topraklar çeltik tarımı için uygun zemin oluşturur. Bu nitelikler Devrez Çayı vadisi boyunca görülen alüvyal topraklarda mevcuttur.
Tosya pirincinin Akkılçık/Akçeltik, Sarıkılçık, Yaşar, Osmancık-97, Maratelli gibi türleri bulunur. Bunlar arasında bölgeye özgü olan Yaşar çeltiğidir. Tosya pirinci olarak bilinen tür ise Sarıkılçık’tır. Bu tür, Tosya Belediye Başkanlığı’nın başvurusu ile Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından C2014/069 dosya numarası ile 08.11.2017’de menşe adı olarak Tosya pirinci adı altında tescil edilmiştir. Bu türü diğerlerinden ayıran başlıca nitelikleri soğuğa dayanıklılığı ve erkenci bir çeşit olmasıdır. Bu özellikleri sayesinde Tosya’nın iklim koşullarına uyum sağlamış orta verimli türdür. Devrez Vadisi’nin kış aylarında karla kaplı olması ve don olaylarının yaşanması toprağı iyileştirici bir unsur oluşturur. Bu karlar eriyip suları Devrez Çayı ile birleşir. Dolayısıyla Tosya pirincinin kendine özgü aromasına katkı sağlayan ve onu diğer bölgelerde yetişen türlerden ayıran bu eriyen kar sularıyla beslenmesidir. Öte yandan Tosya’da çeltik tarımı yapılan bölgenin nem oranının düşük olması, bitkide görülen mantar hastalıklarının görülmesinin büyük ölçüde önüne geçer. Bu da verimliliği artıran bir özellik olarak göze çarpar. Üretim yöntemi bakımından ise Tosya çeltiği, diğer bölgelerde görülmeyen, keşan adı verilen ahşap aletlerle tesviye işlemine tabi tutulur. Elle serpme yöntemiyle ekiminin gerçekleştirilmesi ve kurutma işleminin güneşte veya gölgede yapılması da farklılık gösteren diğer yönleridir. Çeltik aşamasında sarıkılçık kılçıklı ve koyu saman sarısı rengi ile diğer çeşitlerden ayırt edilir.
Tosya pirinci, Tosya geleneksel mutfağında da önemli bir yere sahiptir. Hayatın geçiş dönemleri sayılan düğünlerde, cenaze törenlerinde ve bayramlarda ana yemek olarak Tosya pirinci kullanılarak Tosya pilavı yapılır. Pirinç, halk inanışlarında da kendine yer bulmuştur. Söz gelimi lohusanın sütünü artırmak için pirinç pilavı yedirilir. Gelinin gideceği evde sıkıntı çekmemesi ve bereket getirmesi için evden çıkarken pirinç atılır. Gelin, yeni evine adım atarken şekerli su dolu bardağın içine pirinç eklenir. Böylece evin bereket ve bolluk içinde olacağına inanılır. Ölen kişi adına, cenaze çıkan evin sahipleri tarafından bir fakire pirinç verilir. Pirincin yere dökülmesi iyi karşılanmaz. Türbe ve mezarlara pirinç atılırsa her türlü kaza ve belanın önleneceğine inanılır. Tosya yöresinde geleneksel tedavi yöntemlerinde de pirinçten yararlanılır. Örneğin, ebegümeci pirinçle sarılıp yenirse hazımsızlığı gidereceği düşünülür. Semizotu pirinçle saçalanarak yenirse sağlığa faydalı olduğuna inanılır.
Tosya yöresinde çeltik yetiştiriciliğinin devamı için devlet tarafından verim artırma çalışmaları yapılmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığının "Bitkisel Üretime Destekleme Ödemesi Yapılmasına Dair Tebliğ" kapsamında ödeme desteği bulunmaktadır. Bununla birlikte Tosya pirincinin coğrafi işaretli ürün olması değerini artırmakta ve kırsal ekonomiye katkı sağlamaktadır.
Referanslar
Akay, H., Sezer, İ. ve Mut, Z. (2018). Coğrafi İşaretler ve Tosya Yerel Çeltik Genotipleri Örneği, Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 15(2): 81-85. doi: 10.25308/aduziraat.349133; https://ci.turkpatent.gov.tr/Files/GeographicalSigns/a15e7501-75bf-4ff4-b055-81fe7e040afd.pdf, (Erişim tarihi: 14.03.2024); Karabüber, T. (2017). Tosya Halk İnanışları. (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Çankırı: Çankırı Karatekin Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü; Karasalihoğlu, M. (2020). Seyahatnameler Işığında Tosya, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 11(2): 174-201. https://doi.org/10.33537/sobild.2020.11.2.15; Tanrıkulu, M. (2019). Tosya’da Pirinç Üretiminin Dünü, Bugünü ve Geleceği, Akademik Bakış Uluslararası Hakemli Sosyal Bilimler Dergisi, (71): 229-250.