Pervizoğlu Camii ve Medresesi

Doğal ve Kültürel Miras Cami

(Yakutiye, Erzurum 1715 - )

Maddeye katkıda bulunan yazarlar:
Yazar: Alperen KAYSERİLİ (2024) (Madde metni için tıklayınız)
Yazar: Zerrin KÖŞKLÜ (2024) (Madde metni için tıklayınız)
1 / 2

Pervizoğlu Cami ve Medresesi, Ayaz Paşa Mahallesi’nde, Erzurum İç Kalesi’nin kuzeyinde, Rüstem Paşa Bedesteni’nin (Taşhan) doğusunda yer almaktadır. Caminin ve medresenin herhangi bir yerinde yapım tarihini belirten bir kitabe bulunmamaktadır. Ancak, 1715 tarihli vakfiye belgesine göre, cami ve çevresindeki medresenin bu dönemde Pervizoğlu Hacı Mehmet tarafından inşa ettirildiği anlaşılmaktadır (Konyalı 1960: 255). Boyut olarak küçük ölçülerde yapılmış olmasından dolayı Erzurum camilerinin minyatür bir örneği olarak kabul edilmektedir (Gündoğdu 1987: 155).

Kare plana göre ve tek kubbe ile yapılmış olan küçük bir camidir. Caminin kuzey cephesinde, üzeri kubbeyle örtülmüş üç bölümlü son cemaat yeri vardır. Kubbeler, yakın dönemde eklenmiş geniş bir saçakla kaplanmıştır. Son cemaat yeri dört sütun üzerine inşa edilmiş olup, sütun kaideleri ve başlıkları Osmanlı'nın klasik tarzına göre yapılmış, sütunlar demir sütun bilezikleri ile güçlendirilmiştir. Caminin iç mekânı, kuzey cephede iki, doğu ve batı cephelerinde altlı üstlü ikişer tane, güney cephesinde ise mihrabın iki yanında birer tane olmak şartıyla toplamda sekiz ayrı pencere ile aydınlatılmaktadır. Alt sırada yer alan pencereler dikdörtgen iken doğusu ve batısındaki üst pencereler yuvarlak kemerli mazgallar şeklinde biçimlendirilmiştir (Yurttaş ve diğerleri 2008: 55). Caminin kuzey cephesinde bulunan giriş kapısı sade bir tasarımla inşa edilmiş olup süsleme unsurları ile bezenmemiştir (Ünal 1973: 64). Caminin minberi sade bir yapıda yapılmış olup orijinal halini korumaktadır. Caminin kuzeybatı köşesinde, beden duvarlarının üzerinde bulunan minaresi, silindirik gövdeye sahip olup ve bazalt kayaçlardan yapılmıştır. Cami inşa edilirken ana duvarlarında bazalt kökenli kesme taşlar, kubbesinde ve tromp adı verilen köşelerdeki yarım kubbelerde ise tuğlalar kullanılmıştır (Erzurum İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü 2024).

Osmanlı Dönemi’nde yapılmış olan caminin üç tarafında medreseler bulunmaktaydı. Bu medreseler, İhlâsiye Medresesi ve Muhammediye Medresesi adlarıyla hizmet vermişlerdir (Konyalı 1960: 255).  Cumhuriyet Dönemi'nde hem Lala Paşa Cami’nin doğusundan Gürcükapı’ya doğru inen Menderes Caddesi’nin hem de Ayaz Paşa Caddesi’nin yapılması sürecinde İhlasiye Medresesi yıkılmıştır. Muhammediye Medresesi’nin ise sadece caminin doğusunda yer alan üç medrese odası olan bölümü ayakta kalabilmiştir (Küçükuğurlu 2020: 194). Medresenin harap halde olan bu bölümlerinden en arkada olanın da yaşlı bir hanımefendi 2006 yılında vefat edene kadar oturmuştur. Diğer odaları ise 1997 yılında eski Erzurum evi ustalarından olan Ahmet Severoğlu ve ekibi tarafından aslına uygun bir şekilde onarılmıştır. Medresenin hücrelerinin aydınlatılması cephelerinde açılan pencereler sayesinde sağlanmaktadır. Sadece pencerelerde günümüze uygun bir yenilemenin yapıldığı anlaşılmaktadır (Köşklü 1999: 172-173). Medrese günümüzde özel bir işletmeci tarafından kafeterya şeklinde işletilmektedir.

Yararlanılan Kaynaklar

Erzurum İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. (2024, 06 15). https://erzurum.ktb.gov.tr/TR-56081/camiler.html, (Erişim tarihi: 18. 06. 2024); Gündoğdu, H. (1987). Geçmişten Günümüze Erzurum ve Çevresindeki Tarihi Kalıntılar. A. Kara (Edt) içinde, Şehr-i Mübarek Erzurum (s. 137-242). Ankara: Erzurum Belediyesi Kültür Yayınları; Konyalı, İ. H. (1960). Abideleri ve Kitabeleri ile Erzurum Tarihi. İstanbul: Erzurum Tarihini Araştırma ve Tanıtma Derneği Yayınları; Köşklü, Z. (1999). 17. ve 18. yüzyıl Osmanlı Medreselerinin Tipolojisi. (Yayımlanmamış doktora tezi). Erzurum: Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü; Küçükuğurlu, M. (2020). Erzurum Camileri Medreseleri Kütüphaneleri. Konya: Çizgi Kitabevi; Ünal, R. H. (1973). Erzurum İli Dahilindeki İslami Devir Anıtları Üzerine Bir Inceleme, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Araştırma Dergisi, (6): 49-144; Yurttaş, H., Özkan, H., Köşklü, Z., Tali, Ş., Okuyucu, D., Geyik, G. ve Kındığılı, M. (2008). Yolların, Suların ve Sanatın Buluştuğu Şehir Erzurum. Erzurum: Atatürk Üniversitesi Yayınları.

2 / 2

Cami, Ayaz Paşa Mahallesi'nde Taş Hanın doğusunda bulunmaktadır. Üzerinde inşa kitabesi olmayan cami Hacı Mehmet Efendi’nin 1128 H./1716 M. tarihli vakfiyesine göre bu tarihlerde yaptırılmış olmalıdır. Yapı son olarak 2023 yılında restore edilmiştir. 

Kare planlı, tek kubbeli bir şema gösterir. Harimin önünde üzeri kubbe ile örtülü üç gözlü son cemaat yeri bulunmaktadır. Son cemaat yeri sivri kemerlerle birbirine bağlanan dört sütun tarafından taşınmaktadır. Kaideler üzerine oturtulan sütunların başlıkları mukarnaslı olup, kaide ve başlık kısımları demir sütun bileziklerle takviye edilmiştir. Kuzey cephedeki giriş kapısı sade düzenlemeli ve düz atkı taşlıdır.

Cami, kuzey cephede iki, doğu ve batı cephede altlı üstlü ikişer, güney cephede ise mihrabın iki yanında, birer olmak üzere toplam sekiz pencere ile aydınlatılmaktadır. Alt sıradaki pencereler dikdörtgen, doğu ve batıda yer alan üst pencereler ise yuvarlak kemerlidir.

Harim tromplarla geçilen ve sekizgen kasnağa oturan bir kubbeyle kapatılmıştır. Dört yönde tromplar arasında sivri sağır kemerlere yer verilmiştir. Duvar yüzeyinden dışa vurgulanan bu kemerler üzengi taşı hizasına kadar belirtilmiştir. Caminin mukarnas kavsaralı taş mihrabı sadedir. Mihrabın hemen yanında yine sade görünümlü ahşap minberi vardır. Kuzeyinde ise ahşap desteklerin taşıdığı kadınlar mahfili bulunmaktadır. Caminin duvarları günümüz çinileri ile kaplanmıştır. Kubbede görülen kalemişleri de son dönem uygulamalarındandır. Kuzeybatı köşede beden duvarları üzerinden yükselen kesme taş minare silindirik gövdeli ve tek şerefelidir. Şerefe altı sarkıtlı  mukarnaslarla dolgulanan minarenin petek kısmı yarısı kesme taş, yarısı  tuğladan olup, üzeri sivri bir külahla tamamlanmıştır. Caminin minaresi ve mahfiline çıkış Erzurum camilerinde ortak bir özellik olarak görülen girişin sağındaki pencere içerisinden sağlanmaktadır. Cami beden duvarlarında büyük boyutlu bazalt kesme taş, kubbe ve tromplarda ise tuğla malzeme kullanılmıştır. Bugün cami avlusunun kuzey duvarının dışa bakan yüzünde geç döneme ait yuvarlak kemerli, tek lüleli bir çeşme bulunmaktadır.

Pervizoğlu Medresesi, Pervizoğlu Camisi'nin doğusunda yer almaktadır. Üzerinde bir inşa kitabesi olmayan medrese, Hacı Mehmet Efendi’nin 1128 H./1716 M. tarihli vakfiyesine göre cami ile birlikte inşa ettirilmiştir. Hacı Mehmet Efendi vakfiyesinde İhlasiye ve Muhammediye medreselerinin içine yaptırdığı camine, han, dükkanlar, değirmenler ve çevirmeler vakfettiğini belirtmektedir (VGMA. No:2104, s.3). Buna göre medrese İhlasiye ve Muhammediye Medreseleri olarak isimlendirilmiştir. 

Medrese önceleri cami ile ortak bir avlu etrafında “U” şeklinde planlanmıştır.  Kuzey-güney doğrultusunda olan açık avlulu medreseden günümüze ancak caminin doğusunda ve güneyinde iki olmak üzere toplam dört oda ulaşmıştır. Düzgün bazalt taşından yapılan medrese odaları dikdörtgen planlı olup, üzerleri beşik tonozlarla kapatılmıştır. Medrese odaları avluya dikdörtgen formlu ve üstte küçük mazgal pencerelerle açılmaktadır. Odaların girişleri alçak tutulmuş, düz atkı taşlı sade kapılardır. Medresenin üzeri günümüzde dıştan eğimli bir çatıyla kapatılmıştır.

Yararlanılan Kaynaklar

Konyalı, İ. H. (1960). Abideleri ve Kitabeleri İle Erzurum Tarihi. İstanbul; Ünal, R.H. (1974). Erzurum İli Dâhilindeki İslami Devir Anıtları Üzerine Bir İnceleme, Edebiyat Fakültesi Araştırma Dergisi, 6: 49-143;Yurttaş, H., Özkan, H., Köşklü, Z., Tali, Ş., Okuyucu, D., Geyik, G. ve Kındığılı, M. (2008). Yolların Suların ve Sanatın Buluştuğu Şehir Erzurum. Erzurum