Antiphellos

Doğal ve Kültürel Miras Antik Kent

Antiphellos Antik Kenti, günümüzde Antalya’nın en batı ucundaki Kaş ilçesinin merkezinde kalıntıları bulunan bir ören yeridir. Kente ilişkin günümüze ulaşan yapılar arasında kentin antik tiyatrosu ve farklı tipteki mezarları vardır. 

Eski kaynaklara bakıldığında Plinius kenti “Habessos” olarak adlandırırken Strabon “Antiphellos” olarak isimlendirmektedir. Geçmiş yüzyıllarda birçok seyyah bu kentten söz etmiştir, örneğin: Texier, Fellows, Beaufort, Spratt, Bean… vb. İsmini Çukurbağ Mahallesi civarındaki bulunan Phellos antik kentinden almaktadır. Antiphellos, Phellos’un karşısında bulunan anlamındadır. Phellos’un Grekçe'den çevirisi taşlık ülke şeklindedir. Kente Antiphellos isminin verilmesinin ise bu yörenin Hellenleşmesi sırasında olduğu düşünülmektedir. Günümüzde bile yerel halk Kaş’ı Andifli/Andafilli olarak adlandırmaktadır. Kaş’ın adını ise Teke Beyleri vermişlerdir. 

Felen Dağı’nın sırtında (900 metre rakım) bulunan Phellos kentinin MÖ VII. yüzyılda kurulduğu maddi kanıtlara (tümulüslerden elde edilen seramik parçaları) dayanılarak söylenmektedir. Kenti çeviren duvarların ise MÖ IV ve V. yüzyıllara tarihlenebileceği ve kentte bulunan 140 kaya mezarlarından yarısının da bu tarihlere tarihlenebileceği ileri sürülmektedir. Phellos kenti klasik Likya aristokratlarına yurt olmuş bir yerdir. Bu kentin karşısında, sahilde bulunan Antiphellos antik kentinin ise Helenistik dönemden önce bulunduğunu söylemek mümkündür çünkü kentte bulunan on iki kadar Likya kaya mezarları MÖ 400 yılında tarihlendirilmektedir. Helenistik dönemde ise Antiphellos daha da gelişir ve önemli bir surla çevrilir, MÖ II. yüzyılda Roma etkisi altındayken Likya Ligi’nin bir üyesi olur ve kendi paralarını bastırırlar. Helenistik dönemde savunma yapılarının yanı sıra buleuterion, tiyatro, agora gibi kamusal yapılar da yapılmıştır. Kentin gelişiminde Phellos kentinin katkısının olduğu ileri sürülmektedir. Roma dönemi bir kitabeden öğrenildiği kadarıyla bazı tüccarların Phellos ve Antiphellos kentine ait çifte vatandaşlıklarının olduğu anlaşılmıştır. Ticaretle uğraşan kentin önde gelenlerinin Phellos’un hinterlandındaki doğal kaynaklarını Antiphellos limanından diğer yörelere, ülkelere sevk etmek için her iki kentte de etkin oldukları söylenebilir. Antiphellos antik çağda deniz ticareti ile serpilirken Phellos kenti ise kendi geleneksel klasik Likyalı özünü korumaya gayret göstermiştir. Geleneklerine sahip çıkarlarken Antiphellos kentinde Helenistik döneminin değişimine ayak uydurdukları söylenmektedir. Antiphellos doğudan batıya doğru uzanan bir kara çıkıntısı üzerinde bulunmaktadır. Kuzeyi ise Bucak Limanı olarak adlandırılan doğal ince uzun bir koy tarafından çevrelenmektedir. Günümüzde bu doğal limanda bir marina yüzlerce yata ev sahipliği yapsa da Bean buranın yelkenliler için çok elverişli bir yer olmadığını ve asıl limanın kentin güneyinde yarı doğal bir koyda bulunduğunu yazmıştır. 

Antiphellos kentinin kalıntıları günümüzde Kaş’ın batı sınırında bulunmaktadır. Çukurbağ Yarımadası yolu üzerinde antik tiyatro, kıyıya yakın bir bölgede de antik bir tapınak harabesi bulunur ve dikkat çekicidir. Antik tiyatro Helenistik dönemine (tam daireye yakın formu ile) ait, diazoması bulunmamakta ve 2yirmi altı oturma sırasına sahiptir. Bina çapı elli metre kadardır ve bina bir yamaca yaslanmaktadır. Tiyatronun MS 142-143 depreminde hasar gördüğü ve daha sonra onarıldığı düşünülmektedir. 4000 kişilik bir oturma kapasitesi olduğu tahmin edilmektedir. 

Kaş limanının doğusunda bulunan tarihi sarnıcı, tiyatronun doğusunda bulunan kiliseden dönüştürülen bir cami ve güneyinde bulunan Helenistik Tapınak dışında şehirin en önemli eserleri arasında mezarlar bulunmaktadır. Kent merkezinde dikkat çeken iki mezardan birisi Akdam Dor Kaya Gömütü/Mezarı, diğeri ise Aslanlı Lahittir. Akdam Dor Kaya Gömütü/Mezarı 4.5x4.5 metre kare planı biçiminde yapılmış, iç mekânında üç tarafında klineleri bulunan ve odanın arka cephesinde 26 kız figürü işlemesi bulunan kayaya oyulmuş bir mezardır. Halay çeker vaziyette olan figürlerin benzerlerine Myra ve Atina’da rastlanmıştır. Kapı üzerindeki yazıttan ise mezar sahibinin Miletli bir vatandaş olduğu anlaşılmıştır. Yapı üslubu ve bezemelerine dayanarak gömütün Erken Helenistik döneminde yapıldığı düşünülmektedir (geç MÖ IV. yüzyıl - erken MÖ III. yüzyıl başı). Aslanlı Lahit ise Uzuncarşı sokağı üzerinde bulunan ve kentin simgesi haline gelmiş bir mezardır. Lahit kapağında bulunan dört aslan kabartması nedeniyle Aslanlı Lahit adını almaktadır. Literatürde ise Hyposorion Lahiti olarak adlandırılmaktadır. İnce, uzun ve tepesi bir kapak ile örtülü bu lahit iki katlıdır. Üst katındaki kitabeye göre mezarın sahibine ve hanımına aitti. Ön tarafındaki alınlığında ise sakallı ve bir asaya dayanan bir erkek ile oturan kadın figürleri bulunmaktadır. Bu lahidin yazıtına bakılarak lahidin kaya mezarları ile benzer yaşta hatta daha yaşlı olduğu varsayılmıştır. Yazıtının eski Likya dilinde bir şiir olduğuna dair bir görüş bulunmaktadır ve kapağındaki Aslanlı protomlara bakılarak lahdin MÖ 390-380 yıllarında yapıldığı düşünülmektedir. Bu da lahdi şu anda British Museum’da bulunan Xanthoslu Nereidler Anıtı ile yaşıt kılıyor. Üzerinde bulunan şiirler ise epigraflar arasında yoğun tartışmalara neden olmuştur. Şiir, Phellos’un Su Perilerine adanmıştır. 
Antiphellos dahil diğer Likya yerleşim yerlerinde yaygın görülen mezar tipleri kaya mezarlarıdır. Bu mezarların da Helenistik dönemde yapıldığı tahmin edilmektedir. Bu kaya mezarlar birçok yere dağılmıştır. 

Antiphellos, günümüzde özellikle Helenistik dönemine ait kalıntıları ile dikkat çekmektedir. Kaş’ın içinde ve etrafında bulunan, Klasik ve daha eski dönemlere kadar tarihlenen mezarlar çok etkileyicidirler. Antiphellos Tiyatrosu ise günümüzde hala bazı sanatsal etkinlikler için kullanılmaktadır. 

Referanslar

Akyol, A.A., Kadıoğlu, Y.K. ve Demirci, Ş. (2011). Kaş (Antiphellos) Tiyatrosu Taşlarının Arkeometrik Yönden İncelenmesi. Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü 32. Uluslararası Kazı, Araştırma ve Arkeometri Sempozyumu, 24-28 Mayıs 2010; Bean GE (1998). Eski Çağ’da Lykia Bölgesi. İstanbul: Arion Yayınevi; Boehm, R. A. (2011). Synoikism, Urbanization, and Empire in the Early Hellenistic Period. UC Berkeley. ProQuest ID: Boehm_berkeley_0028E_11446; Fellows, C. (1838). Asia Minor (1838) 219-20; T.A.B. Spratt & E. Forbes, Travels in Lycia (1847) I 69-73M, 79-81; Gülşen FF (1998). Antiphellos Dor Kaya Gömütü, Adalya Dergisi, (3): 72; Gündüz Önal, A. (2018). Batı Antalya’da Tarihî Yapılardan Kaynaklanan Yer Adları Üzerine, Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi, 6(15): 139-150; Nollé, J. ve Sayar, M. (1983). Cremer. Drei Inschriften aus Antiphellos in Lykien, Zeitschrift für Papyrologie und Epigraphik, Bd. 52: 219-223; Orakçal, E. Antiphellos (Kaş) Kaya Mezarları. Erişim: https://www.academia.edu/43980927/ANT%C4%B0PHELLOS_KA%C5%9E_KAYA_MEZARLARI, (Erişim tarihi: 07.07.2024); Parlak, M. (2010). Antik tiyatro sahne unsurlarının, günümüz tiyatro sahnesine uyarlanışına yönelik bir sentez çalışması (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Erzurum: Atatürk Üniversitesi; Petersen, E., von Luschan, F. (1889). Reisen in Lykien, II 60-61; Schürr, D. (2005). Das Pixre-Poem in Antiphellos, Kadmos, 44(1-2): 95-164; Smith, W., Ed. Dictionary of Greek and Roman Geography (1854), https://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus:text:1999.04.0064:entry=antiphellus-geo&highlight=antiphellos, (Erişim tarihi: 15.06.2024); Stillwell, R., MacDonald, W.L. ve Holland McAllister, M. The Princeton Encyclopedia of Classical Sites . Erişim: https://www.perseus.tufts.edu/hopper/text?doc=Perseus:text:1999.04.0006:id=antiphellos, (Erişim tarihi: 15.06.2024).