Antik dönemde Kilikya olarak adlandırılan coğrafyanın en batısında, bu günkü Antalya’nın Alanya ilçesi Seki Köyü sınırları içerisinde bulunmaktadır. Bu alan, Dağlık Kilikya olarak da geçmekte olup Kilikya ve Pamphylia bölgelerinin sınırları içerisinde yer almaktadır. Alanya-Mersin karayolu üzerinde, Alanya’nın 23 kilometre doğusunda bulunan örenyerinin tarihi MÖ VII. yüzyıla kadar gitmektedir. Kent MÖ VII. ve MS XIII. yüzyıl arasında iskân görmüştür. Şehrin adına ilk defa Syedreon olarak Roma İmparatoru Tiberius (MS 14-17) döneminde kentin kendi adına bastığı sikkelerde rastlanmıştır. Antik kente dair bilgiler son derece kısıtlıdır ve isminin anlamı ve kent yerleşiminin nasıl başladığı konusunda kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Strabon kente dair bilgi vermezken, Ptolemaios Geographica adlı eserinde kenti Pamphylia kentleri listesi içerisinde dahil etmiştir. Yapılan kazılarda ise kent tarihinin Helenistik dönemin ortalarına kadar uzandığı tespit edilmiştir. Antik kentin engebeli, dağlık alanlarda bulunması sebebi ile hayvancılığın önemli bir geçim kaynağı olduğu düşünülmekle beraber zeytin ve üzüm yetiştiriciliği de bölgenin önemli ekonomik kaynaklarından biri olarak gösterilmektedir. Kent, Roma döneminde Kilikya bölgesinde yaşanan yoğun korsan faaliyetleri sebebi ile korsanlar ile sürekli bir mücadele içerisine girmiştir. Bu dönemde yapılan mücadelelerin sonucunda kentin büyük zararlar gördüğü, halkın tedirginlik içerisinde bir yaşam sürdüğü bilinmektedir. Bu tedirginlik sonucunda kent sakinleri Klaros antik kentinde bulunan Apollon bilicilik merkezinde kahinlere danıştığını gösterir belgeler de kentin akropolis alanında bulunmuştur. Roma döneminde kentte para ödüllü oyun anlamına gelen themis oyunları tertip edilmiştir. Gerçekleştirilen bu etkinlikler büyük çapta ve farklı kentlerden sporcuları da kabul eden, kentin hareketliliği için önem taşıyan etkinlikler, Ladike, Tydia, Musonia ve Chrestos-Theodora olmak üzere dört tanedir.