Soğmatar Antik Kenti
Doğal ve Kültürel Miras Antik Kent
-
2019
Soğmatar, kutsal pagan (putperest) tapınç yeri ve antik şehir kalıntısıdır. Halen harabe halinde bulunan kent, Musa kuyusu (Bi’r Musa), Kutsal Tepe, Anıt mezarlar, Ay Tanrısı Sin ya da Pognon (Soğmatar’ı ilk keşfeden Fransız elçi H. Pognon’nun soy ismi) Mağarası vb. yapıları ve Süryanice yazılmış çeşitli dini içerikli kitabeleri (Yazılar) ve rölyefleri (Taş yüzey üzerine işlenmiş kabartmalar) içinde barındırmaktadır. Dolayısıyla bu çeşit arkeolojik bulgular, Soğmatar’ın pagan kültürünün yani gezegen ve yıldız kültünün (tapınma) ana merkezlerinden biri olduğunu ispatlar niteliktedir.
Şanlıurfa’nın 60 kilometre güneydoğusunda, Tek Tek Dağları yakınlarında ve Harran- Eyüp Nebi turizm yolunun üzerinde yer almaktadır. Halen küçük bir yerleşim olan, Eyyübiye ilçesine bağlı Yağmurlu Köyü'nün civarındadır. Zaten ismi de Tek Tek Dağları’ndan gelen bol miktardaki sulara istinaden Arapça Suk el-Matar yağmur çarşısı, sokağı anlamına gelmektedir. Kralın Sumatra isimli karısının bu bölgeye ismini verdiği de rivayet edilmektedir. Soğmatar’ın esas yapılış amacının dini tapınak olduğu belirtilmekte birlikte, aksi yönde sıradan bir mezarlık olduğu yolunda görüşlerde mevcuttur. Güneyinde Şu’ayb şehri, kuzeyinde Sanem Mağarası, doğusunda manastır harabesi Betik ve Kasr’ül Benat, güneybatısında ise Harran’ın bulunması sebebiyle turistik çekim potansiyeli yüksektir.
Soğmatar kayalık bir alan olup, bir höyük ve onu çevreleyen anıt mezarlardan oluşmaktadır. Kaya mezarların tamamının höyük etrafında bulunması araştırmacıların dikkatini çekmektedir. Öyle ki höyüğe bakmayan kaya mezar bulunmamaktadır. Kalkolitik döneme ait Kale olarak kullanıldığı tahmin edilen höyüğün güney tarafında Kutsal Tepe çevresinde kaya zeminde Süryanice yazıtlar ve döneme ait tanrı kabartmaları göze çarpmaktadır. Yedi adet olan yapıların Satürn, Şamaş (Güneş tanrısı), Jüpiter, Sin (Ay tanrısı), Venüs, Merkür ve Mars gezegenlerini temsil ettikleri düşünülmektedir. Dolayısıyla Soğmatar halkının gezegenlerin tanrı olduğunu sanan putperest inancına sahip olduklarına dair ipucu vermektedir. Kurbanlarını bu tapınaklar yönünde tanrılarına adadıkları tahmin edilmektedir. Drijvers ve Segal Soğmatar’daki Aramice yazıtlardan buranın M.Ö IV. yüzyıla ait olduğunu belirtmişlerdir. Onlarca su kuyusu ile birlikte Hz. Musa’nın asasını vurarak açtığına inanılan büyük kuyu halen köy yerleşikleri tarafından kullanılmaktadır. Ayrıca Kur’an-ı Kerim’de bahsedilen Ad Kavmi'nin Soğmatar’da yaşadığı rivayet edilmektedir.
Moğolların Anadolu’yu işgal başlangıcı olan 1260 yıllarından beri harabe halinde bulunmaktadır. 2012 yılında yapılan yüzey araştırmalarında Soğmatar’ın Sin olarak adlandırılan Ay tanrısına ibadet edilen bir tapınak ve 120’ye yakın kaya mezarların olduğu bir Nekropol olan arkeolojik bir bölge olduğu belirlenmiştir. 2017 yılında Nekropol alanında gerçekleştirilen kazılarda tapınma merkezi ve erken Tunç çağına ait kuyu biçiminde inşa edilmiş mezarlık olduğunu ispatlayan bulgulara ulaşılmıştır. Dahası kline (kaya mezarlarda, cesedin üzerine yatırıldığı taştan yatak) üzerinde beş bin yıl öncesine ait kuş motifli çıngırak, oyuncak at arabası ve tekerlekleri bulunmuştur. Bu durum ölülerin sevdiği eşyalarla gömüldüğü ya da mezarların ziyaret edilip içine hediye bırakıldığı şeklinde yorumlanmaktadır. Buna ek olarak, mezarlarda insan kemikleriyle birlikte hayvan iskelet parçacıklarının bulunuyor olması o günün insanlarının tanrılara yönelik törensel adak adadığının göstergeleri olarak değerlendirilmektedir Ayrıca kimi arkeologlar, tespit edilen sekiz adet tünelin varlığını, Roma baskısından kaçan ilk Hristiyanlar tarafından buranın yeraltı şehri olarak kullanıldığı olasılığını güçlendirdiğini belirmişlerdir. Kazılarda mezarların içinde sunakların görülmesi, dini törenlerin yapıldığı ya da tanrılara kurbanların adandığının kanıtı olduğu şeklinde yorumlanmaktadır.
Soğmatar’ı ziyaret edenlerin, en çok Musa Peygamber'in kuyusuna, mağaraya ve tapınağa ilgisinin olduğu bilinmektedir. Dahası Hz. Musa’nın Hz. Şu’ayb peygamberin kızlarının güttüğü sürülerine su temin ettiği ve kızlarından biriyle evlenip meşhur asasını Hz. Şu’ayb Peygamber'den aldığı yönünde yaygın bir inanış bulunmaktadır. Soğmatar bu yönüyle turistik çekim merkezidir; bununla birlikte 16 kilometre güneyinde yer alan Şu’ayb Şehri de bu peygamberin yeraltı mağarası biçiminde olan makamından ötürü yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağıdır. Soğmatar’da bulunan çok sayıda heykel, insan ve hayvan resimleri zamanla insanlar tarafından tahrip edilmiştir. Bugüne kadar elde edilen buluntular insan heykelleri ve yazılı taşlar Şanlıurfa Müzesi'nde sergilenmekle birlikte üzerinde derinlemesine arkeolojik araştırmaların yapılarak tarihinin gün yüzüne çıkarılmasını beklemektedir.
Referanslar
Albayrak, Y. (2015). Soğmatar Kült Merkezi ile İlgili Yeni Öneriler, Belgü, Ardahan Üniversitesi İnsani Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2: 253-268; Kürkçüoğlu, S. S. ve Güler, S. E. (2017). Harran Tarihi ve Kültürü. Şanlıurfa: Harran Kaymakamlığı Kültür Yayınları; Segal, J. B. (1953). Pagan Syriac Monuments in the Vilayet of Urfa, Anatolian Studies, 3: 97-119.
Ayrıntılı bilgi için bakınız
Güler, S. E. (2016). Urfa’nın Doğusunda Antik Bir Kent: Soğmatar. İstanbul: Arkeoloji ve Sanat Yayınları; Gündüz, Ş. (2014). Anadolu’da Paganizm Antik Dönemde Harran ve Urfa. Ankara: Ankara Okulu Yayınları.