Her ziyarette, plana dâhil edilmeyen yeni yeni gezi noktaları ve hikâyelerin eklendiği, ilginç bir turizm bölgesidir. İlçeleriyle birlikte, İç Ege’nin dış çeperlerini gözlem altında tutan büyük bir kale gibidir. Emet ve Simav’ın köylerine gidildiğinde, Eğrigöz Dağı’nın zengin ormanlarıyla çevrili tepelerinden, Bursa’nın şehir ışıklarıyla boyanan Uludağ, gece bile görülebilmektedir. Açık bir havada da görenleri karlı zirvesi karşılamaktadır. Diğer taraftan da Türkmen Dağı’nın zirvelerinden Eskişehir, Afyonkarahisar ve Kütahya il merkezi görülebilmektedir. Gediz’de bulunan Murat Dağı (Dyndymos) ise antik çağda önemli bir kesişme noktasıydı.

Denizden 970 metre yükseklikte bulunan il merkezi, her biri keskin çizgilerle diğerlerinden ayrılan niteliklere sahip ilçelerin doğusunda yer almaktadır. Ankara istikametinde yol alınınca ilk olarak Eskişehir’e ulaşılmaktadır. Antik Frigya bölgesinin kuzeyinde yer almakta ve komşusu olan günümüz il merkezlerinden Eskişehir’e 78, Afyonkarahisar’a 100, Balıkesir’e 228, Uşak’a 139, Bursa’ya 177 kilometre mesafede olmasının yanında, önemli turist potansiyeli barındıran illerin de orta noktasında yer almaktadır. Bunlardan Ankara 311 kilometre, İzmir 332 kilometre, İstanbul 354 kilometre ve Antalya 363 kilometre uzaklıktadır. Kuzeyden güneye ve doğudan batıya doğru tatil yörelerine doğru mevsimsel akışın güzergâhı üzerinde bulunma avantajına sahiptir.

İl merkezi nüfusu 275 bin olan Kütahya’nın toplam nüfusu ise 578 bindir. Görünürde sakin ve iç bölgelerde kalmış gibiyse de hem sanayisi hem de eskiden beri yerleşik yapısıyla oldukça önemli bir insan kaynağını barındırmaktadır. Ekonomisinin en önemli kalemleri arasında zengin bor yatakları, kömür, linyit, krom, gümüş, baryum, borasit, manyezit, antimuan, kobalt, cıva, asbest, demir, kurşun, manganez ve mermer gibi birçok maden türüne dayalı işletmeleri, tarım, enerji ve farklı sanayi kuruluşları bulunmaktadır. Bir çini kenti olarak anılan bu kadim kent, günümüzde modern seramik fabrikalarıyla da ülkenin en önemli markalarını bünyesinde bulundurmaktadır. Sayıları tüm eski sanatçılar gibi azalsa da önemli çini sanatçılarının atölyeleri halen aktiftir.

Düzgün karayolu ağı içerisinde yer almakla birlikte, 43 kilometre mesafedeki Zafer Havalimanı ve Kütahya şehir merkezinden geçen tren hattı ile Ankara, İstanbul, Konya gibi merkezlere Eskişehir’deki yüksek hızlı tren istasyonu ile bağlanmaktadır. Eskişehir-Kütahya hattındaki raybüs, Frigya bölgesinin antik yerleşimlerinin arasından bir buçuk saatlik yolculukla Tavşanlı ilçesini de kapsayan bir ulaşıma olanak sağlamaktadır.

Kütahya, ulaşım olanakları ve günübirlik kısa gezileri de kolaylaştıran konumu yanında, ilçeleriyle birlikte oluşturduğu zenginlik, tarih, termal, el sanatları, doğal zenginlikler ve gastronomi bakımından farklı çağlara ve kültürlere ait oldukça geniş bir çeşitlilik sunmaktadır. Ayrıca bir başka özelliği de yüzölçümünün yüzde 55,5’ini kaplayan 646 bin hektarlık alanıyla, Türkiye’nin en çok orman örtüsüne sahip beşinci ilidir.

Termal turizm açısından merkeze en yakın tesisler, Ilıca ve Yoncalı’da yer almaktadır. Tavşanlı, Emet, Gediz ve Simav da termal turizm açısından olanaklara sahiptir. Frig Vadileri ise Kütahya-Eskişehir arasında yoğunlaşmaktadır. Özellikle Sabuncupınar, Eskişehir’den binilen raybüsle ulaşılabilen güzel bir gezi noktasıdır. Aslında eski bir Frig yerleşimi olan Aizanoi antik kenti de daha çok Roma ile anılmaktadır. Dünyadaki birçok ilke ev sahipliği yapmasıyla anılan Aizanoi antik kenti, bugün Kocaçay olarak anılan Penkalas Çayı boyunca kuruldu. Kütahya’nın 50 kilometre batısında yer alan Çavdarhisar ilçesinin merkezinde bulunan kadim yerleşim, birçok benzerinden farklı olarak, halen içinde yaşamın sürdüğü tarihi bir örenyeridir. Kazı çalışmalarının geçmişi eskiye dayanmaktadır. 1970 yılından 2010 yılına kadar Alman Arkeoloji Enstitüsü tarafından devam ettirilen çalışmalar, 2011 yılından itibaren Pamukkale Üniversitesinden Prof. Dr. Elif Özer tarafından yönetilmekte ve kazı çalışmalarına ek olarak aynı ekibin sürdürdüğü ve denetlediği birçok restorasyon çalışması ile eski hali gün yüzüne çıkmaya devam etmektedir.

Aizanoi antik kentinde dünyanın aynı aksta inşa edilen tek tiyatro ve stadyum kompleksi, Türkiye’nin en iyi korunmuş Zeus Tapınağı ve tonozlu alt galerisi, 1.200’den fazla ürün çeşidinin Macellum (et ve balık pazarı) duvarlarında yazıldığı halk adıyla borsası ile en fazla ürün çeşidinin bulunduğu Macellumu ile kente gelenlerin ilgisini çekmektedir. Ayrıca Meter Steunene kutsal alanında ülkede ender görülen tourobolium ve criobolium adları verilen kurban çukurları, Anadolu’nun ana tanrıçası Kybele tapınımı ile ilgili en önemli detayları vermektedir. Zeus Tapınağı üzerinde bulunan ve Anadolu Selçuklularının alt boylarından olan Çavdar Tatarlarının stilize çizdikleri tamgalar ise kentin Türk tarihi ile ilgili en önemli verilerini oluşturmaktadır. Daha çok yerli turistler tarafından ziyaret edilen Aizanoi’da yerel rehberlik hizmetini Çavdarhisar Belediyesi sürdürmektedir. Ayrıca antik kent içerisinde özel bir teşebbüsle kurulan Arkeoloji ve Sosyal Çevre Etiği Okulu personeli tarafından her yaştan öğrenci ve yetişkine eğitim ve tanıtım yapılmaktadır. Konaklama için kentte aktif olarak Çavdarhisar Evi kullanılmaktadır. Etkinlik ve eğitim temalı farklı bir konaklama tarzına sahip mekân, yöresel mimariye sahip evlerden birinde hizmet vermektedir. Aynı zamanda gastronomi atölyeleri ve çevre köylerdeki anıt ağaçlara gezilerle antik çağdan günümüze yaşam anlatılmaktadır. Yaklaşık iki bin nüfuslu Çavdarhisar’da bulunan Aizanoi, yılda 50 bine yakın ziyaretçi çekmektedir.

Çavdarhisar’dan Gediz’e doğru yol alındığında, ilk önce 1970 yılında yaşanan Gediz depremi sonrasında, olduğu haliyle kalan ve zaman içerisinde restorasyonlarla önceki görünümüne kavuşan Eski Gediz’e ulaşılmaktadır. Geçtiğimiz yüzyılın ortalarına ait bir film setini andıran eski Gediz’de, Roma su kemeri, halen kullanımda olan eski çamaşırhane, sivil mimari örneği yüzlerce yapı, ahşap minareli birçok cami mevcuttur. Bu bölgede ayrıca termal ve kayak tesislerinin de bulunduğu Murat Dağı başka bir cazibe merkezidir. Gediz havzasının başlangıcı olan tüm bu noktalarda ziyaretçileri farklı bir bitki örtüsü ve iklim karşılamaktadır.

Güveçlerinin yanında festivali de yapılan tarhanası, Anadolu’nun kendine has ve her yörede kendi usulüyle yapılan ana tatlarıdır. Gediz merkezden Simav’a doğru yol alırken Şaphane ve köyleri kiraz ve vişne üretimiyle önemli bir yer tutmaktadır. Şaphane kirazı, coğrafi işaretli önemli bir gelir kaynağıdır. Aslanapa’ya bağlı Dereköy ve Kureyşler köyleri arasında kurulan Kureyşler Barajı kurtarma kazısına ait bir müze ve çevresi de Çavdarhisar gezisine dâhil edilerek farklı çağlara ait yaşam izleri yerinde gözlenebilmektedir.

Kütahya’nın Bursa ile bir anlamda akrabalık bağını oluşturan Domaniç ilçesi, Osmanlı Beyliği’nin ilk zamanlarına dair birçok öğeyi içeriyor. Aynı zamanda özellikle sonbahar ve kış mevsimlerinde fotoğrafçıların yoğun ilgisini çeken ormanları ile de hafızalara kazınmaktadır. Ayrıca Kütahya’daki kendine has doğal ve kültürel özellikteki çok sayıda anıt ağaçtan biri de meşhur Mızık Çamı’dır. Anneannesi Hayme Ana’nın Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Gazi’nin beşiğini kurduğu karaçam ağacı olduğu rivayet edilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli merkezlerinden biri olan Dumlupınar da yine Kütahya sınırları içerisinde ve merkeze 80 kilometre mesafede bulunmaktadır. Dumlupınar Kurtuluş Savaşı Şehitliği, çok sayıda ziyaretçinin uğrak yeridir.

Kütahya il merkezinde yürüyüş mesafesinde olan birçok müze bulunmaktadır. Bunlar, Kütahya Arkeoloji Müzesi, Çini Müzesi, Lajos Kossuth Müzesi (Macar Müzesi), Kent Tarihi Müzesi, Jeoloji Müzesi, Sıtkı Olçar Çini Müzesi’dir. Ayrıca Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığı içerisindeki Anadolu Kültür - Sanat ve Arkeoloji Müzesi, Dumlupınar Üniversitesi Kampüsü’ndeki Dumlupınar Üniversitesi Arkeoloji Müzesi de merkeze yalnızca birkaç dakikalık mesafededir. Ayrıca 5000 yıllık tarihiyle dünyanın önemli kazı alanlarından biri olan Seyitömer de bu şehirdedir. Tarihi kent merkezi de Kütahya’nın özel alanlarından biridir. Germiyan Sokağı, Samanpazarı, Kütahya Kalesi de birçok uygarlığın bıraktığı sivil mimari örneği eserlerini bir açık hava müzesi tadında sergilemektedir.

Referanslar

Anturia Arkeoloji ve Sosyal Çevre Etiği Okulu (2018). Hakkımızda, http://www.cevreetigiokulu.com, (Erişim tarihi: 08.05.2020); Çavdarhisar Evi (2018). Hakkımızda, http://www.cavdarhisarevi.com, (Erişim tarihi: 08.05.2020); Karayolları Genel Müdürlüğü (2020). İller Arası Mesafe Cetveli, https://www.kgm.gov.tr/SiteCollectionDocuments/KGMdocuments/Root/Uzakliklar/ilmesafe.xls, (Erişim tarihi: 08.05.2020); Kütahya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü (2020). https://kutahya.ktb.gov.tr, (Erişim tarihi: 08.05.2020); Özer, E. (2013). Aizanoi-I. Ankara: Bilgin Kültür Sanat Yayınları.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Beyazıt, M. (2018). Aizanoi Zeus Tapınağındaki Türk İzleri-Aizanoi-III (E. Özer, Editör). Ankara: Bilgin Kültür Sanat Yayınları; Özer, E. (2016). Aizanoi-II. Ankara: Bilgin Kültür Sanat Yayınları.