Kazdağı Milli Parkı

Doğal ve Kültürel Miras Ulusal Park

(Edremit, Balıkesir, 1994 - )

Balıkesir’in Edremit ilçesi sınırları içerisinde bulunan ve yüzölçümü 20.935 hektar olan Kazdağı Milli Parkı 1994 yılında ilan edildi. Biga Yarımadası’nın en yüksek dağı olan Kaz Dağı, antik çağlarda İda dağı olarak bilinmektedir. Zengin bitki ve hayvan çeşitliliğine sahip olan Parkta; derin vadi ve kanyonlar, kaynaklar ve bu kaynakların oluşturduğu şelaleler bulunmaktadır.

Jeomorfolojik özellikler bakımından özgün nitelikler sergileyen Kazdağı Milli Parkı’nda bulunan kayaçlar metamorfik kayaçlardır (gnays, mikaşist, amfibolit, mermer gibi). Bu kayaçların üzerinde, Mesozoik yaşlı kireçtaşları, magmatik kayaçlar, neojen volkanik ve geçirimli tortul kayaçları bulunur. Kazdağıları'nda bulunan derelerden Şahin Dere, Manastır Çayı, Kızılkeçili Çayı ve Zeytinli Çayı dağın güney yamaçlarını derince yarmış ve kıyıya dik inen vadiler oluşturmuştur. Bunlardan Şahin Deresi Kanyonu ve Manastır Kanyonu olağanüstüdür. Marmara ve Ege bölgeleri geçiş zonunda yer alan Dağ’da, vadi ve kanyonlar deniz etkisinin içerilere taşınmasını sağlar.

Milli parktaki kayaçların kıvrımlı ve kırıklı olması ve bölgeye yıllık ortalama 800-1.000 milimetre yağış düşmesi nedenleriyle, alanın hem yeraltı suları hem de akarsular bakımından çok zengin olmasını sağlamaktadır. Alan bu özelliklerinden dolayı mitolojide çok pınarlı ida (Homeros) ya da bin pınarlı ida olarak bilinmektedir.

Kazdağı milli parkı, bitki coğrafyası bakımından Avrupa-Sibirya ve Akdeniz fitocoğrafik bölgeleri arasında olması nedeniyle bitki çeşitliliği açısından oldukça zengindir. Milli parkın bitki örtüsü garig, maki ve orman topluluklarından oluşur. Kazdağı’nın güney yüzünde; 700-800 metreye kadar kızılçam, 800-1.400 metre arasında karaçam ormanları hâkimdir. Dağın güney yüzünün eteklerinde kızılçam ve bu türün tahrip edilmesiyle yerleşen maki topluluğu bulunmaktadır. Bunun dışında zeytinlikler ve tarım alanları da bulunmaktadır. Milli parkın zirve bölgesi ve yakın çevresinde nemli iklimde yayılış gösteren ormanlar bulunmakta olup en yüksekte Kaz Dağı göknarı, daha alt seviyelerde ise kayın, sapsız meşe ve macar meşesi mevcuttur.

Bitki zenginliği açısından Türkiye’nin ender alanlarından olan Milli parkta, bugüne kadar 80’i endemik 800 bitki türü tespit edildi. Sadece Kazdağı Milli Parkı’nda yayılış gösteren 32 bitki türü bulunmaktadır. Bunlardan en bilineni Kazdağı göknarıdır. Yerel halk Kazdağları’nda bulunan bitkilerden şifa, çay, baharat, yakacak vb. olarak yararlanmaktadır.

Memeliler, kuşlar ve sürüngenler açısından da çeşitlilik gösteren milli parkta; 10 tatlısu balığı, 82 kuş, 18 memeli, 21 iki yaşamlı, 10 sürüngen türü yaşamaktadır. Milli parkta; ayı, domuz, kurt, karaca, tilki, porsuk, sansar bilinen en önemli hayvan türleridir. Geçmiş yıllarda alanda varlığı bilinen sırtlan ve vaşak gibi hayvanlar bugün görülmemektedir. Alanda çok sayıda Anadolu sıvacısı, kaya kartalı ve gökdoğan üremekte olup, alan genel olarak özelikle yırtıcı ve orman kuşları bakımından önemlidir. Memeli türlerinden Mehely’in nalburunlu yarasası, Akdeniz nalburunlu yarasası, ayaklı yarasa, kirpikli yarasa küresel ölçekte önemli türler olup bu türlerin büyük kısmı İnönü Mağaraları'nda yaşar. Ayrıca nesli küresel ölçekte tehlike altındaki bir içsu balığı türü (siraz balığı) de yaşamaktadır.

Milli park çevresi; antik çağ dönemlerinden itibaren, yaklaşık 5.000 yıldır insanoğlu için yerleşim yeri olması sebebiyle tarihi ve kültürel değerler açısından zengindir. Edremit Körfezi kıyıları, bu tarihten öce kurulan ticari amaçlı bazı kolonilere de ev sahipliği yapmıştır. Eski cağlarda Mysia olarak adlandırılan yörenin ilk sakinleri Lelegler’dir. Daha sonra Truva’ya bağlı şehir krallıklar halinde varlığını sürdürmüştür. Altınoluk’un hemen doğusundaki Antandros antik kentinin MÖ VII. yüzyılda Pergoslar tarafından kuruldu. Bölge daha sonra sırasıyla Lidyalıların, Perslerin, Büyük İskender’in, Bergama Krallığı’nın, Roma ve Bizans imparatorluklarnını kontrolünde kaldı. Edremit ve civarı 1080 yılında Selçuklu, Karesioğulları Beyliği ve Osmanlı hâkimiyetinde kaldı.

Kazdağı Milli Parkı, turizm açısından önemli olan Altınoluk, Akçay, Ören, Ayvalık gibi yerleşimleri olduğu Edremit Körfezi’nin hemen kuzeyinde yer almaktadır. Park, doğal, tarihi ve kültürel değerler bakımından değerli olan Ayvalık Adaları Tabiat Parkı, Şeytan sofrası Manzara seyir yeri, Zeus altarı, Behrankale ve Assos antik kenti, Güre Kaplıcaları gibi alanlara yakın bir konumdadır. Milli parkın çevresinde bulunan antik yerleşim bölgeleri, Thebe, Killa, Khrysa, Anderia, Pedosos, Astrya, Adramyttion, Antandros ve Assos’tur. Milli park sınırları dışında, parka bitişik olarak konumlanmış, parkın kaynaklarını kullanan 13 yerleşim vardır. Bu yerleşimlerde Tahtacı Türkmenleri ve Yörükler olmak üzere iki farklı grup yaşamaktadır.

Truva savaşlarını başlatan güzellik yarışması bu alanda yapıldı. Odysseus’un bu savaşları sonlandıran Truva atını, Kazdağı göknarından yaptırdığına inanılmaktadır. Park iki efsane ile tanınmaktadır. Sarıkız Efsanesi; kendisine iftira atılan bir kızın Kazdağı’na terkedilmesi ve burada yaşayıp ermiş olarak ölmesini konu alan efsanedir. Park içinde, her yıl Sarıkız Etkinlikleri yapılmaktadır. Hasanboğuldu ise, zengin bir beyin Hasan isimli oğlunun köylü çoban kızına aşık olması ve ona kavuşabilmek için kızın babası tarafından şart koşulan engelleri aşmaya çalışırken, Sütüven Şelalesi'nin yaklaşık 400 metre yukarısındaki Gökbüvet’te ölmesi ile ilgilidir. Yöre halkı arasında Ağlayan Çam, Elif Kaçan ve Gelin Çamı gibi efsaneler ile bunlar ile ilgili kutsal sayılan yerler de vardır.

Milli park içinde, ilkbahar ve yaz döneminde oldukça yoğun kullanılan iki adet günübirlik kullanım alanı mevcuttur. Bunlar; Güre belde sınırları içinde kalan Pınarbaşı ve Zeytinli beldesine dört buçuk kilometre uzaklığındaki Sutüven’dir (Hasanboğuldu). Pınarbaşı’nda bulunan kaynak, Hasanboğuldu göleti ve Sutüven Şelalesi görülmesi gereken yerlerdir. Kaz Dağları Balıkesir’e 95 kilometre, Edremit ilçesine yedi kilometre uzaklıktadır.

Yararlanılan Kaynaklar

http://kazdagi.tabiat.gov.tr/, (Erişim tarihi:12.11.2019); Eken, G., Bozdoğan M., İsfendiyaroğlu, S., Kılıç, D.T. ve Lise, Y. (Editörler). (2006). Kaz Dağları. Türkiye’nin Önemli Doğa Alanları. İzmir: Doğa Derneği; Satıl, F., Dirmenci, T. ve Tümen, G. (2006). Kazdağı Milli Parkının Öncelikli Koruma Alanlarının Sınıflandırması ve önemli Bitkileri. Kazdağları II. Ulusal Sempozyumu Bildirileri (ss. 391-401). Türkiye: Çanakkale; Satıl, F., Tümen, G., Dirmenci, T., Çelik, A., Arı, Y. ve Malyer, H., (2006). Kazdağı Milli Parkı ve Çevresinde (Balıkesir) Etnobotanik Envanter Çalışması 2004-2006, TÜBA Kültür Envanteri Dergisi, 5: 171-203; Arı, Y. ve Soykan A. (2006). Kazdağı Milli Parkı’nda Kültürel Ekoloji ve Doğa Koruma, Türk Coğrafya Dergisi, 44: 11-32.