Adana ili Karaisalı ilçesine bağlı Kapıkaya Mahallesi’nde bulunan Kapıkaya Kanyonu, Karaisalı kent merkezine beş kilometre, Adana kent merkezine ise 72 kilometre uzaklıktadır. Dünyadaki önemli kanyonlar arasında yer alan Kapıkaya Kanyonı, sosyoekonomik yönden bölge için bir cazibe merkezi olmuş ve bölgenin tanınırlığını arttırmıştır. Kırsal turizmin yerel kalkınmadaki etkileri de göz önüne alındığında Kapıkaya Kanyonu Karaisalı ilçesi ve Adana ili için kırsal turizm faaliyetlerini destekleyici, doğal ve kültürel yönden farklı imkânlar sunan bir destinasyondur.

Aynı zamanda önemli doğal kaynak değerine sahip Kanyon, farklı ekolojik faktörler açısından zengin bir peyzaj karakter alanıdır. Yaklaşık 200 metre yükseklikte kayaçlardan oluşan görkemli bir görünüme sahiptir. Bu oluşumda, tektonik çöküntüler ve akarsuyun etkili olduğu bilinmektedir. Çakıt Çayı ve Bahçecik Şelalesi, Kanyonun yer üstü su kaynakları olup görsel peyzaj kalitesini yükseltmektedir. Bunun yanı sıra su sporlarına uygun özelliklere sahip olan Çakıt Çayı ülke turizmi açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Bölgenin tektonik yapısına ve topografik koşullarına göre oluşan iklim farklılıkları, zengin bir bitki örtüsü ve yaban hayatının gelişmesine neden olmaktadır. Bu nedenle Pinus brutia (kızılçam) başta olmak üzere çam ağaçları, Platanus orientalis yoğunluklu çınar ağaçları ve Nerium oleander (zakkum), Ceratonia siliqua (harnup) gibi çok yıllık bitkiler ile pek çok endemik tür bulunmaktadır.

Toplam uzunluğu 20 kilometre olan Kanyonun, 7.250 metrelik bölümü yürüyüş parkuru yapılarak kullanıma açıldı. Yaklaşık 16 metre uzunluğundaki bir köprü ile başlayan Kanyonda farklı rekreasyonel aktiviteler yapılıyor. Özellikle doğa yürüyüşü, yamaç tırmanışı, kuş gözlemciliği, fotoğraf çekme, amatör olta balıkçılığı gibi rekreasyonel aktiviteler için tercih edilen bir turizm destinasyonu niteliği taşıyor. Kanyon, resmi olarak 2011 yılında, Karaisalı Kaymakamlığı tarafından yürütülen bir çalışmanın ardından kullanıma açıldı. Ancak belirli mimari ve mühendislik çalışmalarının yürütülmesi, güvenlik tedbirlerinin alınması ve gerekli donatıların eklenmesini kapsayan süreçlerin tamamlanması ile bölge 2014 yılında bugünkü hâle getirilerek ziyaretçi sayısını artırmaya başladı.