Turizmde tanıtmanın değişik tanımları olmakla birlikte yaygın ve kabul gören tanımı şöyledir: Turizmde tanıtma; yurtiçinde ve/veya yurtdışında insanların ilgilerini bir ülkenin, bölgenin, merkezin, bir yerin turistik ürünleri üzerine çekmek için gerçekleştirilen tanıtma etkinlikleri ve çabalarıdır. Mekânsal açıdan turizmde tanıtma ülkesel, bölgesel veya yerel olarak yapılabilir. Turizmde tanıtma; tanıtmanın bir biçimi veya çeşididir. Her tanıtma bir turizmde tanıtma değildir. Ancak her turizmde tanıtma bir tanıtmadır. Bu; tanıtma bilgileri, kavramları, yaklaşımları, yöntemleri, stratejileri, politikaları, kuralları ve araçları turizm tanıtması için de geçerlidir anlamına gelmektedir. Tanıtmanın, aynı zamanda turizmde tanıtmanın temelini iletişim süreci oluşturmaktadır. Dolayısıyla etkin bir tanıtma veya turizmde tanıtma için iletişim sürecini ve olayını çok iyi bilmek gerekir. Çağımızın bir iletişim çağı olması tanıtmayı ve turizmde tanıtmanın önemini de artırmaktadır.

Türkiye açısından turizmde tanıtmanın tarihsel gelişimini Türkiye’ye neden turist gelmiyor veya Türkiye’ye neden az turist geliyor sorusuna verilecek cevaplarda aramak gerekiyor. Bu soruya birinci cevap olarak turistik tesis yetersizliği (1970-1980’li yıllar), ikinci cevap olarak turizmde nitelikli işgören yetersizliği (1971-1981’li yıllar), üçüncü cevap olarak turizm pazarlamasındaki yetersizlik (1992-2002’li yıllar), dördüncü cevap olarak ise turizmde tanıtma yetersizliği (2003 ve sonrası) verilebilir.

Zaman içinde sırasıyla (yıllara göre) turistik tesis yetersizliği hemen hemen; turizmde nitelikli işgören yetersizliği hemen hemen; pazarlama yetersizliği kısmen çözümlendi. Ancak, turizmde tanıtma konusunda bütçe yetersizliği, tanıtmada eşgüdümsüzlük, tanıtma konusunda yeterli eğitim görmüş insangücü yetersizliği, devlet-özel kesimde birliktesizlik, dış turistik istemin özelliklerinin iyi bilinememesi, tanıtma yaklaşımlarının, yöntemlerinin, stratejilerinin etkin bir şekilde uygulanmaması, turizmde parçalı tanıtma, dünyada turistik istemi yönlendiren tur düzenleyicileri ve seyahat acentalarıyla ilişkilerin yetersizliği gibi etkenler turizmde tanıtmayı olumsuz etkilemektedir.

Dünyada turist akımının yönü gelişmiş ülkelerden gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelere yönelik olmaktadır. Bu açıdan bakıldığında turizmde tanıtma etkinliklerinin gelişmekte olan ülkeler için zorunlu ve önemli olduğu düşünülür. Bu nedenle gelişmekte olan ülkeler turizmde tanıtma etkinliklerini daha çok bu gelişmiş turist gönderen ülkelerde yapmalıdırlar. Türkiye dört mevsime hitap edebilen turizm zenginliklerine ve potansiyeline sahip sayılı ülkelerden biridir. Türkiye aynı zamanda gelişmekte olan ülkelerden biri olması nedeniyle turizmi ekonomik kalkınma aracı olarak kullanabilir. İşte turizmde tanıtma bu ikisi arasında bir köprü görevi görmektedir. Kendi turizmde tanıtmalarını yeterli ölçüde yapamayan gelişmekte olan ülkeler tanıtımlarını çoğunlukla gelişmiş ülkelerde bulunan uzman işletmelere yaptırmaktadırlar.

Türkiye açısından turizmde tanıtmanın etkinliğini ölçen az sayıda çalışmalar varsa da bu çalışmalar doyurucu değildir. Bu konuda bilim insanlarına önemli sorumluluk düşmektedir. Öncelikle ÜZFT (üstünlükler-zayıflıklar-fırsatlar-tehditler) çözümlemesi turizmde tanıtmanın etkinliğini ölçmede kullanılabilecek bir tekniktir. Bu teknik özellikle ülkesel, bölgesel ve yerel turizm tanıtmalarının etkinliğinin ölçülmesi için daha yararlı ve kullanımı kolay bir tekniktir.

Turizmde tanıtmanın etkinliğini ölçmede 6N1K tekniği de bir çözüm olabilir. Bu teknikte ne, neden, nasıl, ne zaman, nerede, ne için ve kim sorularına yanıt aranır.