Turizmde Taciz

Kavram Sosyoloji

Turistler ile yerel halk arasındaki ilişki, turizm deneyiminin önemli bir bileşeni olarak değerlendirilmektedir. Bu ilişkide, misafirperverlik en sık vurgulanan konulardan biri olarak görülmektedir. Ancak, bazı durumlarda bu ilişkinin tehlikeye girmesi söz konusu olabilmektedir. Özellikle, gelen yabancı turistlerden daha fazla kazanç elde etmek isteyen seyyar satıcılar, esnaf ve hanutçular gibi yerel halkın bir kesimi, çeşitli yöntemlere başvurarak, turistlere taciz olarak nitelendirilebilecek davranışlarda bulunabilmektedirler. Yabancı turistlerin genel itibariyle ziyaret ettikleri destinasyonlarda onlara destekçi olabilecek kimselerinin olmaması (örneğin tanıdıklarının olmaması, yerel dilin bilinmemesi) ve değerli eşyalar taşımaları turistleri savunmasız kılmakta ve tacize uğrama ihtimalini güçlendirmektedir.

Turistlere yönelik taciz sayılabilecek davranışlar; ısrarcı satıcılar tarafından taciz, dilenci çocuklar tarafından taciz, cinsel taciz, sözlü taciz ve fiziksel şiddet olarak sınıflandırılabilmektedir. İlgili alan yazına göre turizm destinasyonlarında görülen en yaygın taciz türü ise ısrarcı satıcıların davranışlarıdır. Turizmde taciz hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde yaşanmakta olmasına rağmen, Jamaika gibi bazı destinasyonlar taciz olaylarıyla daha fazla ön plana çıkmaktadır. Dolayısıyla, taciz olaylarının daha fazla yaşandığı ülkelerde destinasyon imajı zedelenmekte ve uluslararası turizm hareketlerinde önemli ölçüde pazar kaybı yaşanabilmektedir. Bazı durumlarda ise destinasyonda yaşanabilecek taciz gibi olumsuz olaylar, turist deneyiminin bir parçası olarak değerlendirilerek kayda değer bir olumsuz etki yaratmamaktadır. Ancak, bazı çalışmalar turistlere yönelik taciz olaylarının tatil kalitesi, destinasyon memnuniyeti, tekrar ziyaret etme ve başkalarına tavsiye etme gibi davranışsal niyetler üzerinde olumsuz etki yarattığını göstermektedir. Ayrıca, turistleri satın almaya zorlayan tacizci davranışların ters etki yaratabileceği, dolayısıyla işletmeler, esnaf ve satıcıların daha az satış yapmalarına neden olabileceği savunulmaktadır.

Turistler taciz olaylarıyla karşı karşıya kaldıklarında, çeşitli tepkiler gösterebilmektedirler. Tacizde bulunan kişiyi görmezden gelme, tacizciye taviz verme ve taciz yapan kişi hakkında yetkililere şikâyette bulunma bu tepkilerin başında gelmektedir. Tacizciyi görmezden gelme en yaygın tepki iken, şikâyette bulunma en az başvurulan yöntem olarak belirtilmektedir. Şikâyette bulunmanın maliyet arz etmesi (örneğin kaliteli zamandan kaybetme) turistlerin tacize uğradıklarında şikâyette bulunmamalarına neden olmaktadır.

Turizmde taciz konusunu inceleyen araştırmalar, henüz olgunlaşma aşamasındadır. Buna bağlı olarak, özellikle turistlerin taciz deneyimi ile ilgili araştırmaların sayısı oldukça sınırlıdır. Bu durumun turizmde taciz olayının karmaşıklığından ve ölçülmesinin güç olmasından kaynaklandığı söylenebilmektedir.

Referanslar

Alrawadieh, Z. ve Alrawadieh, Z. (2019). Developing a Typology of Tourist Harassment in Archeological Sites: A Netnographic Approach, Journal of Tourism and Cultural Change, 18(2): 96-112; Alrawadieh, Z., Alrawadieh, Z. ve Kozak, M. (2019). Exploring the Impact of Tourist Harassment on Destination Image, Tourist Expenditure, and Destination Loyalty, Tourism Management, 73: 13-20; Badu-Baiden, F., Adu-Boahen, E. A. ve Otoo, F. E. (2016). Tourists’ Response to Harassment: A Study of International Tourists to Ghana, Anatolia, 27(4): 468-479; Kozak, M. (2007). Tourist Harassment: A Marketing Perspective, Annals of Tourism Research, 34(2): 384-399; McElroy, J. L., Tarlow, P. ve Carlisle, K. (2007). Tourist Harassment: Review of the Literature and Destination Responses, International Journal of Culture, Tourism and Hospitality Research, 1(4): 305-314.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

De Albuquerque, K. ve McElroy, J. L. (2001). Tourist Harassment: Barbados Survey Results, Annals of Tourism Research, 28(2): 477-492.