Lagina Örenyeri

ARKEOLOJİK KAZI VE YÜZEY ARAŞTIRMASI DOĞAL VE KÜLTÜREL MİRAS Arkeolojik Sit Alanı Yerleşim Kazısı Antik Kent

Lagina Örenyeri, Muğla'nın Yatağan ilçesine bağlı Turgut Mahallesi'nin sınırları içerisindeki Kapıtaş mevkiinde yer almaktadır. Stratonikeia antik kentine yaklaşık 9,5 kilometrelik taş döşemeli bir yolla bağlanan bir kutsal alandır. Dört bir yanı stoalarla çevrili Lagina Hekate Kutsal Alanı 142x150 metre genişliğindedir.

Burada tanrıçanın evi olarak kabul edilen ve zamanında içinde tanrıça Hekate’nin kült heykelinin yer aldığı bir tapınak bulunmaktadır. Yunan mitolojisine göre iyiliğe de kötülüğe de gücü yeten gizemli bir tanrıça olan Hekate’nin Mabedi, Hellenistik dönemde, octastyle pseudodipteral planda inşa edilmiştir. İyiliğe iyilik, kötülüğe kötülük ile cevap veren Hekate, büyü ve büyücülükle ilişkilidir. Bir ay tanrıçası gibi başında ay tacıyla ve yanında köpekle betimlenir. Kavşakların ve sınırların koruyucu tanrıçası sıfatıyla yeraltı dünyasıyla ilişkili bir şekilde cehennem köpekleri, kapı girişleri, anahtarlar ve hayaletlerle beraber tahayyül edilirdi. Genellikle gece ile bağlantısını hatırlatmak için bir meşale taşır halde tasvir edilirdi. Hem yeryüzünde, hem gökyüzünde hem de yeraltındaki gücüne ithafen yapışık üç gövdeli, üç başlı ve altı kollu olarak betimlenirdi.  

Tapınak, kutsal alanın merkezine yakın bir yerde, güneydoğu-kuzeybatı yönünde konumlandırılmıştır. Tapınağın anta duvarlarının arasındaki sütunları Ephesos tipi kaideli ve İon başlıklı; çevresindekiler ise Attik-ion kaideli ve Korinth başlıklıdır. Tapınağın dış cephesini süsleyen frizlerde dört ana konunun işlendiği belirlenmiştir. Tapınağın kuzey cephesinde Amazonlar ile Grekler arasındaki barış ve dostluk anı işlenmiştir. Hekate bu frizde dostluğun onuruna yere kutsal içki dökerken betimlenmiştir. Güney yöndeki betimlemeler ise kesin olarak tanımlanamamışsa da figürlerin Karialı tanrıları ve onların kentlerini simgelediği düşünülmektedir. Doğu cephesindeki frizde Zeus'un doğumu ve yaşamı ile ilgili konulara yer verilirken, batı cephesinde betimlenen tanrılar ile daha yaşlı tanrılar olan gigantlar/titanlar arasında savaşa (Gigantomakhia) Hekate’nin elindeki meşaleyi bir silah gibi kullanarak katıldığı görülmektedir. 

Hekate’ye adanan bu tapınağın da içinde bulunduğu kutsal alanda yapılar bulunmaktadır. Kutsal alanda, bir propylon (giriş kapısı), peribolos (kutsal alanın etrafını çevreleyen duvar), dor nizamında, tek katlı stoa (üzeri kapalı dinlenme ve gezinti yerleri) tapınaklara hizmet veren rahiplerin evleri ve bir çeşme yapısı yer almaktadır. Tanrıça Hekate için kurbanların kesilip sunuların gerçekleştirildiği bir altar bulunmaktadır. Ayrıca Helios, Serapis gibi tanrılar ve Roma imparatorları için inşa edilmiş küçük mabetlerin (naiskoslar) yanında heykel ve anıt sütun kaideleri bulunmuştur.

Lagina çevresindeki en erken kalıntılar prehistorik dönemden itibaren başlamıştır. Bu dönemden sonra Lagina ve çevresiyle ilgili olarak bildiğimiz en erken bulgular Lagina’nın doğusunda Yusuf Boysal tarafından yapılan kazı çalışmaları yaptığı Yarbaşı Mevkii’nde bulunan nekropol alanı ve Lagina kazı ekibi tarafından yürütülen çalışmalar sırasında Yeşilbağcılar Beldesi sınırları içerisinde bulunan Kumyer Mevkii’nde Eski Tunç Çağı’na ait izler bulunmuştur. Stratonikeia kentinin nekropol alanlarında, Bozukbağ Mevkii ve Börükçü Mevkii’nde yürütülen çalışmalarda Geç Geometrik döneme den Arkaik ve Klasik döneme kadar kalıntılar mevcuttur. Kutsal Alan’da yapılan çalışmalarda Geometrik dönemden itibaren MS VI. yüzyıldaki depreme kadar kalıntılara rastlanılmıştır. Roma döneminde kutsal alandaki propylon, altar ve stoaların Augustus dönemi imar faaliyetleri içinde yer aldığı görülmektedir. Bu yapıların bir kısmında MS II. yüzyıla tarihlenen tamirat evrelerinin tespit edilmesi, kutsal alanın Roma dönemi boyunca kullanımının devam ettiğinin göstergesidir. Geç Roma-Erken Bizans döneminde altar ile tapınak arasındaki alana kilise inşa edilmiştir. Kilisenin batıda narteksli, üç nefli bazilikal plan şemasında olduğu tespit edilmiştir. Tam olarak doğu-batı yönde olmayan yapının apsis bölümü güney taraftadır. Kilisenin bulunduğu alanda yapılan çalışmalarda Bizans dönemine işaret eden sikkeler bulunmuştur. 

Lagina ören yerindeki ilk kazılar, 1891-1893 yılları arasında Osman Hamdi Bey tarafından yapılmış ve ele geçen buluntular Müze-i Hümayun’a taşınmıştır. Günümüzde Pamukkale Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi, Stratonikeia ve Lagina Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt başkanlığında yürütülen arkeolojik kazılar devam etmektedir. Tapınakta Geleceğe Miras Projesi kapsamında hem kazı hem çizim çalışmaları hem de tapınağın üst yapısıyla ilgili geçici anastylosis (Kazılarda bulunan yapı parçalarına, ek bir öğe eklemeden bir yapının veya yapının sadece bir bölümünün ayağa kaldırılması) çalışmaları sürdürülmektedir.

Lagina ören yeri 1 Nisan - 31 Ekim tarihleri arası yaz sezonunda haftanın her günü sabah 08.30 ile akşam 19.00; 31 Ekim-1 Nisan tarihleri arasında ise haftanın her günü sabah 08.30 ile akşam 17.30 saatleri arasında turizme ve ziyaretçilere açıktır.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Tırpan, A. A. (2015). “Son Araştırmalar Işığında Lagina ve Çevresinin Tarihsel Süreci, İçinde; E. Okan-C. Atila, Editörler, Prof. Dr. Ömer Özyiğit’e Armağan (ss. 433-444.). İstanbul.

Konuyla ilgili diğer maddeler için bkz.: