Turizm olayının mekânsal sınırları dikkate alındığında, iç turizm ve dış turizm olarak iki temel grupta incelendiği görülmektedir. İç turizmi tanımlayan temel ayrım noktası ise, turizmin genel tanımları içinde yer alan birçok turizm faaliyetinin seyahat ve konaklama faaliyetleriyle birleştirilerek kendi ülke sınırları içinde sunulan tüketici kitlesidir. Turizm endüstrisi, sadece dış turizm hareketlerine bağımlı değildir. Bir ülkedeki turizm arzı ve hizmet kalitesinin gelişmesi, dış turizm talebine zemin hazırlayan ve turizm bilincinin gelişmesine katkı sağlaması iç turizmin gelişmesi için oldukça önemlidir.

Özellikle turizmin katma değer, çarpan vb. ekonomik etkileri incelendiğinde, bir ülkede iç turizm pazarının gelişmesinin o ülkeye gerçekleşecek olan dış turizm hareketleri kadar önemli olduğu görülmektedir. Başta Fransa, İtalya, Almanya gibi ülkeler dış turizm giderlerinin ortalama yarısından daha fazlasını iç turizm hareketleri ile geri kazanmaktadır. Dünyanın en çok turist kabul eden ülkelerinden biri olan Fransa’da geçmiş istatistikler baz alındığında turizm ekonomisinin ortalama yüzde 65 iç pazara sahip olduğu görülmektedir. Yine aynı şekilde İtalya’da 58 milyar Euro turizm gelirinin yüzde 65’i iç turizmden meydana gelmektedir. Türkiye’de ise, yerli ziyaretçilerin en çok geceleme yaptığı iller, başta Antalya olmak üzere, İstanbul, Muğla, İzmir ve Ankara olarak istatistiklerde görülmektedir.