Özer Ormancıgil  İstanbuldaki geniş çaplı imalat ve müteahhitlik işlerini askıya alarak Ege sahillerinde butik turizm yapmayı amaçladı. Bu niyetle 1971 yılında birçok sahil şeridini tarayarak son olarak Bodrum'da karar kıldı. Bu kararı almasındaki en büyük etken Neyzen Tevfik Caddesi'nde hemen deniz kıyısında o zamanlar ismi Hasan Hoca Camii (günümüzde Merkez Tepecik Camii) karşısında bulunan harabe bir hamam bulmasıydı. Yüz metre ileride Ahmet Ertegün’ün güzel bir evi vardı. Şu an marina olan koyun ucunda çekek yeri ve salhane(kesim yeri) bulunuyordu. 1970’lerde Bodrum gerçekten sakin günlerindeydi. İstanbul'dan Bodrum’a direkt otobüs bulunmazdı. İzmir Basmane Otogarı'na gelip oradan Bodrum Kooperatifi'ne ait Karadeveciler Otobüsleri'ne aktarma yapılırdı. Özer bey eski tarihi hamamı kiralayarak restorasyonla işe başladı. O dönem Süngerci Cumhur, Elektrikçi Süleyman, Manav Kadir dostlukları ile yardımcı oldular. Tertemiz, bembeyaz hale gelen yapıyı gören yörenin yaşlıları “Çocukken annem elimden tutar bu hamama getirirdi beni” demeye başladı. İçerisine ahşap bir asma kat yaparak üst kata ayakkabısız çıkıp yer minderlerine oturmak, sofra tahtalarında hizmet almak sağlandı. Aperatif yiyecekler, Dimitrakopulo, nargile ve müzik ile bölgenin dikkatini çekti. Küçük bir müzik sisteminin “Hamam Ekosu” deyimiyle içeride nasıl yüksek bir sese dönüştüğü farkedildi. “Eski hamam yeni tas –Bu hamamda terlenmez-Hamamda türkü söylemek gurbette övünmek gibidir” benzeri esprili sloganlarla işe başlanmasına rağmen ilk zamanlar hamam sanılarak yıkanmaya gelenler de oldu. O dönemin popüler Bodrum siması emekli bankacı Enver Kayador baş müdavim idi. İleri yaşına rağmen gece boyu dans ederdi. Kızılderili kıyafetli renkli kişiliği ile tüm dünyanın bildiği renkli biriydi. (İnternette hakkında bilgiler bulunmakta.) Yerli, yabancı turistlerin otantik ve ilginç bulduğu birçok yenilik sergilendi. Günümüzde market-büfe tarzı bir yer olmuş.

Tekne turizmine de yönelen Özer Ormancıgil, Kurucaşile'den aldığı yirmi üç metrelik bir tekneyi Bodrumda çekek yerine getirdi. İstanbuldan arkadaşı Vedat Zorluer ile teknenin onarımı ve kamaralar ilavesine giriştiler. Tekne bitince sarıdan turuncuya doğru günbatımı renklerine  boyayarak “Bodrum Güneşi” adını koydular. O dönemde gazetelerde haberlere konu oldu.

Kiralık yerde olması sebebiyle yer arayışına devam ederken Akyaka Azmak üzerinde bir yer satın aldı.

Orada bir restaurant oluşturdu. Sonraları Olta ve Akyaka Azmak Restaurant olarak iki ayrı mekan olarak  başka işletmecilere kiraladı. Özer Ormancıgil’in 2023 de vefatından sonra tekne turlarının, ördeklerin önünden geçtiği bu mekanların mülkiyet hakkı şu anda oğulları Fatih ve Murat Ormancıgil idaresinde.