Cittaslow Türkiye Derneği

Sivil Toplum Kuruluşu Aktivite Merkezli STK

(Seferihisar, İzmir, 2009 - )

1999 yılında İtalya’nın Greve in Chianti kentinde kurulan Cittaslow, nüfusu 50 binden küçük kentlerin üye olabildiği uluslararası bir belediyeler birliği, diğer bir deyişle alternatif bir yerel kalkınma modelidir. İtalyanca Citta (Şehir) ve İngilizce Slow (Yavaş) kelimelerinin birleşiminden oluşan “Cittaslow”, Türkçe’de sakin şehir veya yavaş şehir olarak karşılık bulmuş. Cittaslow hareketi kentlerdeki değişme ivmesinin yavaşlatılarak, yerel karakteristiklerin yaşatılması isteğinden doğdu. Bu doğrultuda kentsel üretimin, çevreye özgü değerlerin, kültürel ve geleneksel ürünlerin kendine özgü yerel kimliklerini kaybetmeden korunmasını amaçlıyor.

Cittaslow hareketinin temeli, hızlı yaşam doğrultusunda fast food besinlerin yaygınlaşması ve yerel yemeklerin kaybolmasına bir tepki olarak ortaya çıkan Slow Food (Yavaş Yemek) hareketine dayanıyor. Hareketin sembolü, ağır ağır ancak kararlı bir biçimde ilerleyen ve geçtiği yerlere iz bırakan salyangozdur. 1986 yılında İtalyan yazar Carlo Petrini öncülüğünde başlayan slow-food hareketi, sonrasında slow food felsefesini kentsel boyuta taşımayı amaçlayan uluslararası cittaslow birliğine dönüştü. Diğer bir deyişle, tüketim odaklı hayatın mutluluk ve huzur getirmemesi, insanların farklı yaşam biçimi aramalarına ve kentsel boyutta Cittaslow hareketini ortaya çıkarmalarına neden oldu. Hareketin İtalyan kentlerindeki başarısı, tüm dünyadaki küçük kentleri etkiledi ve bu sayede kısa sürede yaygınlaştı. Türkiye, 2009 yılında İzmir’in Seferihisar kenti ile bu harekete dâhil olan ülkelerden biri haline geldi.

Günümüzde dünyada 30 ülkede 252 kente yayılan Cittaslow hareketinin ana felsefesi, yaşamın yaşamaktan zevk alınacak bir hızda yaşanması gerektiğidir. Buna göre her kent geçmişinden gelen, tarihi ve yerel özellikleri gibi unsurlarından oluşan bir ruha sahiptir. Kent ruhu bir anda oluşturulamayacağı gibi, yanlış politikalar sonucu kaybedilmesi ise oldukça kolaydır. O topraklarda yaşayan uygarlıkların, üretilen ürünlerin, söylenen şarkıların, yazılan şiirlerin, dostlukların, yaşananların birikimi olan bu ruh, bir kenti diğerlerinden ayırıyor. Cittaslow ise, kent ruhunun korunarak kalkınmasıdır. Kentin dokusunun, renginin, müziğinin ve hikâyesinin bir uyum içinde ve kent sakinleri ile ziyaret edenlerin zevk alabilecekleri bir hızda yaşanmasıdır. Yerel zanaatların, tatların ve sanatların sadece eskilerin hatırlayabildiği kavramlar olmaktan çıkıp, yeni nesillerle ve misafirlerle paylaşılmasıdır.

Harekete, mevcut durumda Türkiye’den 17 kent (Seferihisar-İzmir, Akyaka-Muğla, Gökçeada-Çanakkale, Yenipazar-Aydın, Taraklı-İzmit, Uzundere-Erzurum, Yalvaç-Isparta, Vize-Kırklareli, Şavşat-Artvin, Perşembe-Ordu, Halfeti-Urfa, Eğirdir-Isparta, Mudurnu-Bolu, Göynük-Bolu, Köyceğiz-Muğla, Ahlat-Bitlis, Gerze-Sinop) üyedir. Birliğe üye olabilmek için, kentin nüfusunun 50 binden küçük olması ve kent yönetiminin Cittaslow felsefesiyle uyumlu olması gerekmektedir. Ayrıca birliğin belirlediği çevre, altyapı, teknoloji, misafirperverlik, farkındalık ve slow food projelerine destek alt başlıklarındaki kriterleri sağlamak, projeler geliştirmek ve uygulamak beklenmektedir.

Yararlanılan Kaynaklar

Ak, D. (2017). Yavaş Kent (Cittaslow) Hareketi ve Türkiye Örnekleri Üzerine Bir Değerlendirme, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, 10(52): 884-903; Türkiye Belediyeler Birliği, www.tbb.gov.tr, (Erişim tarihi: 28.12.2019); Yalçın, A. ve Yalçın, S. (2013). Sürdürülebilir Yerel Kalkınma İçin Cittaslow Hareketi Bir Model Olabilir Mi? Sosyal ve Beşeri Bilimler Dergisi, 5 (1): 32-41.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Türkiye Cittaslow Derneği, https://cittaslowturkiye.org/, (Erişim tarihi: 28.12.2019).