Yalova Mutfağı
GASTRONOMİ DOĞAL VE KÜLTÜREL MİRAS Mutfak Kültürü
-
2025
Marmara Bölgesi’nin güneydoğusunda yer alan Yalova, 1995 yılında Türkiye’nin 77. ili olmuştur. Şehir olana kadar sırasıyla Kocaeli ve İstanbul’a bağlı bir ilçe olarak yönetilmiştir. Tarihi geçmişi Antik çağlara uzanan Yalova, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde önemli bir kıyı yerleşimi olarak öne çıkmıştır. Cumhuriyet döneminde özellikle Mustafa Kemal Atatürk’ün bölgeye gösterdiği özel ilgiyle birlikte, termal tesisleri ve tarım uygulamaları ile kalkınma örneği olarak dikkat çekmiştir. İl doğal kaynakları, ormanlık alanları, kıyı şeridi ve termal sularıyla coğrafi açıdan zengin kaynaklara sahiptir. Ayrıca tarıma elverişli ovaları, kırsal dokusu ve denizle iç içe coğrafyası sayesinde hem karasal hem de kıyı bölgelerine özgü tatların bir arada yaşadığı bir yapı sunar. Bu zengin sofrada yemek yanında gelenek, aidiyet, paylaşım ve üretim biçimi de yer alır. Tarihi boyunca farklı kültürlerin geçiş noktası olan Yalova’nın, bu birikimini bu günlerde gastronomisinden de izlenmektedir. Osmanlı’nın son dönemlerinden Cumhuriyet’in ilk yıllarına kadar Balkanlar, Kafkasya ve Karadeniz’den aldığı yoğun göçler, ilin sosyal dokusu kadar sofra kültürünü de dönüştürmüştür. Yalova mutfağı bu anlamda yerel tarımsal üretimi kadar, aynı zamanda birlikte yaşamanın ve ortak mutfak belleğinin ürünüdür.
Yalova’daki mutfak çeşitliliği, özellikle farklı kökenlere sahip toplulukların bir arada yaşadığı köylerde daha belirgin hâle gelir. Soğucak, Çavuşköy, Güneyköy, Sultaniye ve Esadiye gibi yerleşimlerde yaşayan Çerkez, Gürcü, Dağıstanlı ve Karadenizli topluluklar, kendi geleneksel mutfaklarını yaşadıkları coğrafyada koruyarak sürdürmüşlerdir. Bu çerçevede, Yalova’nın tüm mutfak dokusuna doğrudan yayılmasa da, belirli bölgelerde sürdürülen Çerkez mutfağı önemli bir kültürel değerdir. Özellikle, Çerkezlerin yoğun yaşadığı köylerde görülen bu mutfakta haşlama, tütsüleme ve fırınlama teknikleri yaygındır. Kişniş tohumu (houben), sarımsak, ceviz, mısır unu ve tereyağı gibi malzemelerle yapılan Şıpsı (Çerkez tavuğu), Lepsı (baharatlı et suyu çorbası), Abısta (mısır unundan yapılan lapa), Agudırşışı (zeytinyağlı barbunya) ve E’guaw (sütlü hamur çorbası) gibi yemekler, bu topluluğun mutfak belleğinde önemli yer tutar. Bu yemekler, genellikle özel günlerde, cenazelerde ve toplu etkinliklerde imece usulüyle hazırlanmakta ve paylaşılmaktadır. Sofra düzeninde kırsal köy yaşamında bugün hâlâ yaş ve sosyal statü belirleyici olurken, yemekler büyük bir özenle hazırlanmakta ve öncelikle misafirlere sunulmaktadır.
Yalova’nın mutfak kültürünü belirleyen bir diğer temel unsuru ise yerel tarım ürünlerine dayalı üretim pratiğidir. Kentin tarımsal potansiyeli, taze tüketim ve geleneksel işleme yöntemleriyle hazırlanan gıda ürünlerinin çeşitlenmesini sağlamaktadır. Bu bağlamda, Yalova’nın tescillenmiş coğrafi işaretli ürünleri, ilin gastronomik kimliğini yansıtan önemli göstergelerdir. Örneğin, Yalova Aronyası, 24 Haziran 2021 tarihinde mahreç işaretiyle tescillenmiş olup antioksidan yönünden zenginliğiyle tanınan fonksiyonel bir meyvedir. Yörede reçel, şurup, kurutulmuş meyve ve meyve suyu gibi çeşitli ürünlere dönüştürülerek değerlendirilir. Yalova Kivisi, 10 Ağustos 2020 tarihinde mahreç işaretiyle koruma altına alınmış; iri yapısı, yüksek aroması ve uzun raf ömrü ile öne çıkan bir meyve olarak özellikle Marmara Bölgesi'nde yaygınlaşmıştır. Türkiye’de kivi üretiminin ilk yapıldığı yerlerden biri olması bakımından bu ürün, Yalova’nın tarımsal mirasında özel bir yere sahiptir. Yalova Kestane Balı ise 23 Ocak 2024 tarihinde mahreç işareti alarak tescillenmiştir. Kentin yüksek kesimlerinde yer alan kestane ve ıhlamur ormanlarında üretilen bu bal, özgün aroması, yoğun kıvamı ve yumuşak içimiyle yalnızca Yalova’nın değil, bölgesel bal üretiminde de önemli bir yer tutar.
Yalova Mutfağında kullanılan hammaddeler arasında özellikle ceviz ve mısır unu dikkat çeker. Ceviz, yalnızca tatlılarda değil, tuzlu yemeklerde, soslarda ve çöreklerde de sıklıkla yer bulur. Cevizli erişte, pırpılçıka (cevizli biber ezmesi) ve cevizli çörek gibi tarifler, bu malzemenin işlevselliğini gösterir. Mısır unu ise özellikle Çerkez mutfağında geleneksel öğünlerin temel bileşenidir. Bunun yanında, hayvancılığa dayalı ürünlerden ev yapımı yoğurt, tereyağı ve çökeleğin günlük beslenmede ve yemeklerin lezzetlendirilmesinde önemli yeri olduğu görülür. Bu yerel ürünlerin pek çoğu hâlâ geleneksel yöntemlerle köylerde üretilmekte, yerel pazarlarda satılmakta ve kırsal mutfakta orijinal haliyle yaşatılmaktadır.
Yalova’ya özgü yemekler arasında milföy hamuru ile hazırlanan Yalova Kebabı, asma yaprağına sarılarak pişirilen Termal Sarma, Termal bölgesine özgü olarak kayıtlara geçen Termal Tatlısı, Termal Çorbası ve ıspanakla hazırlanan Yalova Böreği sayılabilir. Etle hazırlanan kaburga dolması anlamındaki Böğür, ayrıca Yumurta Dolması, Ekşili Bamya Köfteli Yemeği ve Tavuklu Mantı da yöreye ait bilinen tarifler arasında yer alır. Kaçamak adıyla bilinen unlu mısır lapası, hem kahvaltılık hem de ana yemek eşiğinde sunulabilirken; Cennet Küngü ve Yalova Sütlüsü gibi tatlılar bölgenin özgün tatlı kültürünü yansıtır. Özellikle Yalova Sütlüsü, pirinç unu ve keçi sütüyle hazırlanan, sade ve rafine olmayan yapısıyla dikkat çeken bir tatlıdır. Yavaş pişirme yöntemiyle kıvamlanan ve soğuk tüketilen bu ürün, yaz aylarında hafif tatlı arayanlar tarafından tercih edilir ve günümüzde coğrafi işaret potansiyeli taşıyan yöresel lezzetler arasında yer almaktadır. Bu yemekler, Yalova’nın göçlerle şekillenen sosyal yapısına paralel biçimde kimi zaman Çerkez, kimi zaman Dağıstan, kimi zamansa Osmanlı mutfağının izlerini taşır.
Yalova Mutfağının doğrudan beslendiği tarımsal kaynaklar, ilin farklı bölgelerinde yapılan organik üretim faaliyetleriyle desteklenmektedir. Altınova ilçesine bağlı Örencik Köyü hünnap, alıç, Trabzon hurması, zeytin, enginar ve dut gibi ürünlerin organik üretimiyle öne çıkarken; Termal ilçesindeki Akköy’de ayva, incir, şeftali, kiraz ve adaçayı gibi taze ve işlenmiş şekilde değerlendirilebilen ürünler yetiştirilmektedir. Sermayecik Köyü ise çilek üretimiyle bilinir ve bu ürün yalnızca taze tüketimle sınırlı kalmayıp, reçel, tatlı ve içeceklerde de kullanılmaktadır. Organik tarım uygulamaları hem yerel pazarda doğrudan satışa konu edilmekte hem de kadın emeğiyle birleşerek mutfak ekonomisinin sürdürülebilirliğine katkı sağlamaktadır. Bu ürünlerin çeşitliliği, Yalova Mutfağında mevsimsel yemek repertuvarının oluşmasına da imkân vermektedir.
Yalova Mutfağı, günümüzde turizm ve kadın emeği üzerinden de yeniden tanımlanmaktadır. Bu kapsamda, Güneyköy’de kurulan Yalova Güneyköy Kadın Kooperatifi, geleneksel yemeklerin reçetelerini standartlaştırarak aronya, kivi ve yerel otlarla zenginleştirilmiş ürünleri markalaştırma çabası yürütmektedir. Kooperatif bünyesinde üretilen reçel, sirke, ekmek ve kek çeşitleri yerel pazarlarda satışa sunulmakta; aynı zamanda eğitimler ve atölyelerle kadınların üretim sürecine katılımı desteklenmektedir. Diğer yandan, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü işbirliğiyle yürütülen kırsal kalkınma projelerinde aronya yetiştiriciliği teşvik edilmekte, bu ürünün gastronomik kullanımı artırılmaktadır. Yalova’da mutfağın tanıtımına yönelik turistik faaliyetler ise özellikle yaz aylarında Güneyköy, Esadiye ve Kurtköy’de düzenlenen köy şenlikleri, yöresel ürün günleri ve geleneksel yemek tanıtımları ile görünürlük kazanmaktadır. Ayrıca, Altınova ilçesine bağlı Sermayecik köyünde her yıl temmuz ayı sonunda gerçekleştirilen Çilek Festivali de yerli üretimin desteklenmesi ve kırsal turizmin teşvik edilmesi açısından dikkat çeken bir diğer etkinliktir. Festival kapsamında köy çevresindeki seralardan toplanan çilekler tanıtılmakta, yerinde kutulanarak satışa sunulmakta ve ziyaretçilere doğrudan üreticiyle temas kurma imkânı sağlanmaktadır.
Bu gelişmelere bakıldığında, Yalova Muıtfağı geçmişten gelen geleneksel üretimini korumak yanında, kırsal kalkınmayı destekleyen, sürdürülebilir bir yapıya sahip olduğu görülmektedir. Gelinen noktada Yalova mutfağı bir nostaljik miras olmanın yanısıra aynı zamanda, bir gastronomi turizminin pazar alanı haline gelmeye başlamıştır
Referanslar
Karaca, E. ve Güçlü Nergiz, H. (2020). Yalova Çerkezlerinin mutfak kültürü, Yalova Sosyal Bilimler Dergisi, 10(20): 51–61; Karaca, E. & Nergiz, H. G. (2021). Dagestan cuisine as an element of attraction in tourism: A case study of Guneykoy village, TroyAcademy – International Journal of Social Sciences, 6(2): 712–732; Kılıç, A. (2020). Yalova web kitap. Yalova İl Özel İdaresi Kültür Yayınları, Türk Patent ve Marka Kurumu, (Erişim Tarihi: 19.05.2025). Coğrafi işaret ve geleneksel ürün adı listesi – Yalova. https://ci.turkpatent.gov.tr/cografi-isaretler/liste?il=77, (Erişim tarihi: 19.05.2025) ; Yalova GoTürkiye. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı, https://yalova.goturkiye.com/tr/anasayfa, (Erişim tarihi: 19.05.2025).