Türkiye’de Mokamp Turizmi

Kamp-Kamping İşletmesi Mokamp

Kelime anlamı olarak kamp yeri ya da kamping anlamına gelen mokampların geçmişi oldukça eskiye dayanmaktadır. 1900’lü yılların başlarında Türkiye pazarına giren BP (British, sonraki adıyla Beyond Petroleum), 1950’li yılların sonlarında Türkiye’de yaptığı yatırımlarla BP Petrolleri Anonim Şirketi olarak isim değiştirdi, Türkiye’de akaryakıt ve yağ alanında önemli yatırımlar yaptı. Bu dönemde Türk turizmindeki arzın yetersizliğinin farkına varan BP, 1963 yılında Kervansaray Mokamp Dinlenme Tesislerini kurdu. O dönem kurulan bu ilk mokamplar, genellikle günübirlik konaklatılabilecek yerlerde ve yolculara çadır, karavan gibi hizmetlerle konaklama hizmeti sunan kamp alanlarıydı.

Sonrasında ise bu mokamplar, Edirne’den giriş yapan Avrupalı turistleri İstanbul’dan başlayarak belirli bir rota dâhilinde gezdirme amacıyla hizmet verdi. Dolayısıyla sonrasında kurulan mokampların kurulacakları bölgelere karar verilirken turistlerin konaklama süresince bölgenin iklimi, doğal ve tarihi güzelliklere, kültüre kolaylıkla ulaşabilecekleri bölgelere kervansaray mokampları kuruldu. Bu dönemde kurulan mokamplar, özellikle Avrupalı turistlerin konaklayabilecekleri yeterli sayı ve nitelikte konaklama işletmesi olmadığından Türkiye’de turizm yeterli sayı ve nitelikte konaklama işletmesi kurulana kadar önemli bir arz kaynağı oluşturdu, aynı zamanda iç turizmin gelişmesine de katkı sağladı. İlerleyen dönemlerde de özellikle akaryakıt istasyonlarının yakınlarında diğer başka mokampların kurulduğu görüldü.

İlk kuruluş dönemlerinde özellikle yabancı turistlerin Türkiye’ye girişlerinde karşılanıp daha sonrasında belirli bir rota ile bir mokamptan diğer mokampa uğramalarını sağlayarak Türkiye’yi dolaşmalarını sağlamak olan mokamplar özellikle Türkiye’deki turizm yatırımlarının artması sonucunda farklı bir işlevle hizmet vermeye başladı. Günümüzde gelinen noktada turistlere doğa içerisinde, zaman ve mekâna bağlı kalmadan tatil yapma imkânı sunan yerler haline geldi. Günümüzde var olan mokampların önemli bir kısmı deniz, göl gibi sulak alanların yakınlarında kurulmaktadır. Bu alanlarda turistler getirdikleri çadır ve karavanlarda konaklayabildikleri gibi, aynı zamanda mokamplardan da çadır ya da karavan kiralayabilmekte ya da mokamp alanı içerisinde yer alan bungalov evlerde konaklayabilmektedir. Önceden rezervasyonu yapıldığı sürece kişiler birkaç aya kadar mokamplarda konaklayabilmektedir.

Mokamplar genel yapısı itibariyle değerlendirildiğinde, günümüzde neredeyse bir konaklama işletmesinin sunduğu tüm imkânları sunabilmektedir. Öncelikle mokampların genel güvenlikleri oldukça yüksektir ve belirli saatler arasında giriş ve çıkışlar kesinlikle yasaktır. Bununla birlikte, mokampların içerisinde kişilerin yeme-içme ihtiyaçlarını karşılayacak kafeterya, restoran, snack barlar; ihtiyaçlarını satın alabilecekleri market/ler; özellikle çadırlarda konaklayanlar için tuvalet, duş alanları, elektrik ve telefon gibi her türlü imkân sunulmaktadır. Bununla birlikte gelişmiş büyük mokamplarda çocuklar için ayrılmış oyun alanlarından çeşitli spor imkânlarına (dalış, yamaç paraşütü gibi), tekne turlarından akşamları canlı müzik ya da mangal partilerine kadar pek çok faaliyet gerçekleştirilebilmektedir. Öyle ki, mokamplarda konaklayanlar görevliler yardımıyla ihtiyaç duydukları günlük gazete ya da taze sebze ve meyveleri bile kampa sipariş verebilmektedir.

Türkiye’de mokampların neredeyse ülkenin her yerinde faaliyet gösterdiği görülmektedir. Özellikle tatilini doğa ile iç içe geçirmek isteyen, konaklama işletmelerinin kurallarına uymaktansa kendi kurallarına göre tatil yapmak isteyen, seyahat motivasyonları sakinlik, dinlenme, rahatlama olan insanlar tarafından tercih edilen bir turizm türü olduğu ifade edilebilir.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Naycı, N. (2019). Türkiye Turizm Tarihinde bir Kavşak Noktası: Aksaray Ağaçlı Turistik Tesisleri, Mimarlık, 406 (Mart-Nisan 2019): 61-66; Oktar U. G. ve Berivan A., N. (2012). Bir Asrın Ardından BP Türkiye. İstanbul: BP Petrolleri Yayınları.