Sahip Ata Külliyesi

Doğal ve Kültürel Miras Külliye

Cami, türbe, hanikâh, hamam ve çeşmeden oluşan yapılar topluluğudur. Külliyenin camisi, taçkapısındaki kitabesine göre Anadolu Selçuklu Sultanı II. İzzeddin Keykavus zamanında, 1258 yılında Vezir Sahip Ata Fahreddin Ali tarafından Mimar Kölük’e yaptırılmıştır. 1279-80 yıllarında hanikâh inşâ edilmiş ve 1283-84 yıllarında ise türbesi yenilendi. Hamam ve çeşmenin ise kesin inşâ tarihleri bilinmemektedir.

Külliyenin ilk inşâ edilen birimi olan Sahip Ata Camii, 1570, 1702, 1825, 1848, 1871 ve 1900-04 yıllarında onarımlar gördü. 1964 ve 1974 yıllarında kazı çalışmaları yapıldı ve son olarak 2007 yılında restore edilmiştir. Günümüzdeki plan şemasına 1871 yılındaki kapsamlı onarımlar sonucu ulaşan cami, derinlemesine planlıdır. Ahşap desteklerle kıble duvarına dikey beş sahınlıdır. Tavanı ahşaptandır. Mihrap önü bölümü ise bir kubbe ile kapatılmıştır. 1964 yılında yapılan kazı ve sondaj çalışmaları ile caminin özgününde kıbleye dikey yedi sahınlı, mihrap önü kubbeli ve iç avlulu bir plana sahip olduğu anlaşılmıştır. Caminin Selçuklu dokusundan günümüze ulaşabilen unsurları arasında taçkapısı ile mihrabı yer almaktadır. Taçkapısı; bezeli üç bordürle dikdörtgen çerçeve içerisinde sivri kemerli ve mukarnas kavsaralıdır. Kemer alınlığında sülüs hatlı inşâ kitabesi yer almaktadır. Taçkapı, hemen üstündeki minare(ler) ile mimari bütünlük göstermektedir. Alt kısmında karşılıklı olarak yerleştirilen mukarnas kavsaralı birer selsebil bulunmaktadır. Selsebillerin hemen üstünde birer pencere, pencerelerin üstünde de aynı zamanda minare kaidesi olarak görev yapan kare çerçeveli panolar yer almaktadır. Panolarda firuze renkli çiniler ile kufi hatlı olarak yazılmış Ali ve Ebubekir isimleri dikkat çekmektedir. Minarelerden sadece batıdaki çinilerle süslenmiş yivli gövdeli olanı günümüze ulaşabilmiştir. Simetriğindeki benzer bir minarenin varlığı ile çifte minareli olarak düzenlendiği tahmin edilmektedir. Caminin günümüze özgün olarak ulaşabilen mihrabı ise çini mozaik teknikli olup dikdörtgen çerçeve içerisinde mukarnas kavsaralıdır.

Cami ile hanikâhın arasında yer alan türbenin ana girişi, hanikâh avlusunun kuzeydoğu köşesindeki dehlizdendir. Türbe, kare mekân üzerine Türk üçgeni geçişli bir kubbe ile kapatılmıştır. Dehliz, türbe iç mekânındaki beden duvarları, kemer yüzeyleri, pencereler, kubbe eteği ve göbeği ile sandukalarda çini mozaik teknikli süslemeler vardır. Ziyaret mekânı niteliği taşıyan gövde kısmında Vezir Sahip Ata Fahreddin Ali ve ailesine mensup kişilere ait altı adet çinili sanduka bulunmaktadır. Hanikâhın kuzeydeki eyvanından ulaşılan cenazelik katı ise dikdörtgen planlı ve tonoz örtülüdür.

Caminin güneyine konumlandırılan hanikâh, kapalı avlulu ve üç eyvanlı bir plan tipolojisine sahiptir. İki yandan tonoz örtülü dükkânlarla çevrili doğu cephesinde taçkapısı bulunmaktadır. Dikdörtgen çerçeve içerisinde sivri kemerli olan taçkapı, geometrik süslemeli bordürlerle çevrelenmiştir. Taçkapıdan tonoz örtülü uzun bir dehlize, buradan da kubbe örtülü avlu mekânına ulaşılmaktadır. Avlu, üç yönden sivri beşik tonoz örtülü eyvanlara sahiptir. Kuzeyde olan eyvan, türbeye açılmaktadır. Güney eyvan, Karamanoğulları devrinde kıble duvarına eklenen alçı mihrap ile aynı zamanda mescit niteliği taşımaktadır. Batıdaki eyvan ise ana eyvan niteliği taşımaktadır. İki yanında kubbe örtülü odalar bulunmaktadır. Avlu ortasında sekizgen planlı bir havuzu vardır. Eyvan duvarları, pencereler, kubbe eteği ve kubbesinde firuze ve patlıcan moru renginde sırlı ve sırsız tuğlalarla işlenmiş zengin çini süslemeleri bulunmaktadır.

Cami, hanikâh ve türbenin yol aşırı doğusuna konumlandırılan hamam, kuzeyde erkekler ve güneyde kadınlar bölümü ile çifte hamam niteliğindedir. Birbirinin simetrisi olan bölümlerin sıcaklıkları ortadaki avlu etrafında dört köşe hücreli ve dört eyvanlıdır. Avlu ile köşe hücreleri kubbe, eyvanlar ise tonoz örtülüdür. Doğudaki külhan mekânı ise kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen planlıdır ve ortaktır. Hamamın beden duvarlarında moloz taş, üst örtüsünde ise tuğla malzeme kullanılmıştır. Cami taçkapısının doğusunda bulunan çeşme, bugünkü haliyle XIX. yüzyıl eseridir. Sivri kemerli bir forma sahiptir. Özgün Selçuklu mimarisinin nasıl olduğu bilinmemektedir.

Yararlanılan Kaynaklar

Akok, M. (1972). Konya’da Sahib-Ata Hanikâh, Camiinin Röleve ve Mimarisi, Türk Arkeoloji Dergisi, 19 (2): 5-38; Atçeken, Z. (1998). Konya’daki Selçuklu Yapılarının Osmanlı Devrinde Bakımı ve Kullanılması. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları; Duran, R. (2001). Selçuklu Devri Konya Yapı Kitâbeleri (İnşa ve Ta’mir). Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları; Karamağaralı, H. (1982). Sâhib Atâ Câmii’nin Restitüsyonu Hakkında Bir Deneme, Rölöve ve Restorasyon Dergisi, 3: 49-75; Konyalı, İ. H. (2007). Konya Tarihi. Konya: Konya Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Arslan, M. (2017). Anadolu’da Selçuklu Çağı Cami ve Mescit Mimarisi (Plan-Mimari-Süsleme) (Yayımlanmamış doktora tezi). Erzurum: Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.