Kızılburun Batığı Çalışmaları

Arkeolojik Kazı Sualtı Kazısı

1993 yılında Sualtı Arkeoloji Enstitüsü INA (Institute of Nautical Archaeology) tarafından gerçekleştirilen ve Cemal Pulak'ın başkanlığındaki sualtı yüzey araştırmasında aynı alanda keşfedilen beş batıktan biridir. Kızılburun Batığı, Ege Denizi’nde Karaburun Yarımadası’nın güneyinde yaklaşık 45-48 metre derinlikte keşfedilen bir Roma dönemi batığıdır. Gemi, inşada kullanılmak üzere yüklenmiş taş bloklar taşıdığı sırada batmıştır.

2005-2011 yılları arasında Kızılburun Geç Helenistik sütun batığında Donny Hamilton ve Deborah Carlson başkanlığında çalışma yapılmıştır. Su altında beş sezon yapılan kazı çalışmaları Amerikalı ve Avrupalı arkeologların yanında Türk arkeologların ortak çalışmalarıyla gerçekleştirilmiştir. İzmir Çeşme’de (Kimi kaynaklar batığın kaldığı alanı Seferihisar açıkları olarak belirtmiştir) tespit edilen batık 45-48 metre derinliğinde ve yüküyle ele geçmiştir. Gemi içerisinde ağırlığı toplamda yaklaşık 50 ton olan bir adet Dor düzeninde yapılmış sütun başlığı ve sekiz adet sütun tamburu bulunduğu tespit edilmiştir. Sütun tamburları üzerinde yapılan İzotopik ve metrolojik analizler sonucunda mermerlerin Marmara Adası (Proconnessos) kökenli olduğu ve İzmir’in Menderes ilçesine bağlı Ahmetbeyli yakınlarındaki Klaros antik kentinde yer alan Apollon tapınağının inşası için yola çıktığı anlaşılmıştır. Geminin yüküyle seyir halindeyken Kızılburun açıklarında yakalandığı fırtınada battığı tespit edilmiştir. Bu keşif, taşocağından yarı işlenmiş olarak çıkarılan mimari parçaların denizyoluyla uzun mesafelere taşınması ile ilgili çok önemli bilgiler vermiştir.

Amerikalı, Avrupalı ve Türkler’den oluşan 16 arkeoloğun yaklaşık iki yıl süren çalışmaları sonunda 45-48 metre derinlikten çıkarılan, 1.5 metre çapında, bir metre yüksekliğinde, her biri beş-yedi ton ağırlığındaki sekiz mermer sütun tamburu, bir adet sütun başlığı, geminin çıpası, mermer mezar taşı, mermer sunu kapları, kaptan ve gemi mürettebatının kutsanması için kullanıldığı düşünülen Hermes heykelciği, gemiye ait çiviler ve amforalar ortaya çıkarılmış ve Bodrum’daki Sualtı Arkeoloji Müzesi’ne getirilmiştir. Yapılan konservasyon çalışmaları sonunda eserlerin bir kısmı Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nde sergilenirken, 11 metre yükseklikteki bir sütuna ait olan tamburlarına konservasyon yapılmak üzere Bodrum’da bulunan Sualtı Arkeoloji Enstitüsü’ne (INA, Institute of Nautical Archaeology) götürülmüştür.

Kazılar sonucunda ele geçirilen lagynoslar, kyliksler, tabaklar, kalıp işi kâseler, kapaklı güveçler ve kandillerden oluşan pişmiş toprak buluntular, geminin MÖ I. yüzyıl civarında battığını doğrulamaktadır. Büyük kısmı Adriyatik bölgesinde üretilmiş olan Lamboglia iki amphoralarının yanı sıra Doğu Yunanistan, Karadeniz ve Mısır menşeli yaklaşık iki düzine taşıma amphorası MÖ II. ve I. yüzyıllara tarihlendirilmektedir. Sütun tamburlarının dipte kuma gömülü kısımlarının görece daha iyi durumda olduğu suyla doğrudan temas etmiş kısımların ise eriyerek mermer özelliğini kısmen kaybetmeye başladığı görülmüştür. Tel Aviv Üniversitesi Arkeoloji Enstitüsünden Nili Liphschitz, sütunların altında korunmuş olan ahşap kalıntıların tür analizini yapmayı başarmış ve analizler geminin döşemesinin siyah çamdan, kaburgasının ise dişbudak ağacından yapıldığını göstermiştir. Yapılan dendrokronolojik analizler ve karbon analizi ise batıkta kullanılan ahşapların Helenistik döneme ait olduğunu göstermiştir. Kaldırma işlemleri sırasında arkeologları en çok zorlayan kısım herbirinin ağırlığı beş-yedi ton olan sütun tamburlarının kaldırılması olmuştur. Arkeologlar, Kızılburun’un güneyinde veya batısında, Dor stilinde inşa edilen bir tapınağın neresi olabileceğini araştırdıklarında sütunların stilistik analizi ve detaylı ölçümler sonucunda, yükün varması planlanan yerin Klaros Apollon Tapınağı olduğu sonucuna ulaşmışlardır. Klaros Apollon Tapınağı’nın yapımı MÖ III. yüzyılda başlamış, takip eden yüzyıllarda da sürmüştür. Tapınak yapımında 30 adet dor düzeni sütun kullanılmış olduğundan benzeri gemilerle en az 30 sevkiyat yapılmış olabileceği diğer tapınak öğeleri olan sytilobat, saçaklık ve alınlık gibi kısımlar için de aynı yöntemin kullanılmış olması durumunda sevkiyat sayısının belki 80’i aşabileceği düşünülebilir.

Etiketler:
Yararlanılan Kaynaklar

Carlson, D. (2014). Dating A Shipwrecked Marble Cargo Destined for the Temple of Apollo at Claros, MOM Éditions, 65(1): 51-61; Carlson, D. N. (2006). A Monumental Cargo: The Roman Column Wreck at Kızılburun, Turkey, INA Quarterly 33.1: 3-10; Carlson, D. N., Aylward, W. (2010). The Kızılburun Shipwreck and the Temple of Apollo at Claros, American Journal of Archaeology: 145-159; Carlson, D. N., Köyağasıoğlu, O. (2008). Kızılburun Roma Sütun Batığı Sualtı Kazısı: 2007 Kazı Sezonu, 30. Kazı Sonuçları Toplantısı, Cilt-2: 437-448; Pulak C., And E. Rogers. (1994). The 1993-1994 Turkish Shipwreck Survey, INA Quarterly 21(4): 17-21.