Kenan Tepe

Doğal ve Kültürel Miras Tepe/Tümülüs

Diyarbakır’ın Ilısu Baraj bölgesinde, Bismil ilçesine 15 kilometre uzaklıkta ve Dicle Nehri’nin kuzeyinde yer alan bir höyüktür. Höyük, 4,4 hektarlık bir alana sahiptir. Höyükteki yerleşimler, birden fazla kültürel evreleri yansıtan Aşağı ve Yukarı yerleşme olarak iki ayrı alanda saptanmıştır. Yukarı yerleşmedeki asıl höyük, 32 metre yüksekliktedir. Höyüğün kuzeydoğusunda yer alan düzlükte aşağı yerleşme kurulmuştur. Höyük, ilk kez 1988 yılında, Dicle-Fırat Arkeolojik Keşifler Projesi direktörü California Üniversitesinden Guillermo Algaze başkanlığında yapılan yüzey araştırmalarında ziyaret edilmiş ve saptanmıştır. Bilimsel kazılar, Ilısu ve Kargamış Baraj Gölleri altında kalacak Arkeolojik Kültür Varlıklarını Kurtarma Projesi adı altında, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izniyle, “Orta Doğu Teknik Üniversitesi-TAÇDAM” ve Diyarbakır Arkeoloji Müzesi'nin katkılarıyla, Amerika Birleşik Devletleri Utah Üniversitesi’nden Bradley J. Parker’ın bilimsel başkanlığında 2000-2008 yılları arasında yürütülmüştür.

Kenan Tepe yerleşim stratigrafisinde (tabakalaşma) beş ana dönem saptandı. Aşağı yerleşimin doğu kısmında ana toprağa kadar ulaşılmıştır. Karbon-14 analiz sonuçlarına göre en üstten aşağıya doğru tabakaların tarihlendirilmesi:

1. Kültür Katı: Erken Demir Çağı MÖ 1050-900.

2. Kültür Katı: Orta Tunç Çağı MÖ 1800.

3. Kültür Katı: Erken Tunç Çağı Başı MÖ 3000’lerde devam etmiştir.

4. Kültür Katı: Geç Kalkolitik Çağ MÖ 3600-3100.

5. Kültür Katı: Ubeyd Dönemi MÖ4650

Erken Demir Çağı

Kenan Tepe en üst tabaka yerleşimine ait mimari kalıntılar, taş temelli bir duvar ve açık alanlarda yer alan tandır tipinde ocak/fırın yapılarından ibarettir. Bu yapıların etrafından tarihlendirmeye yardımcı Erken Demir Çağı’na ait karakteristik Grooved Ware denilen Oluklu/Yivli Seramik parçaları bulunmuştur.

Orta Tunç Çağı

Höyüğün doğu ve batı alanlarında saptanan, MÖ ikinci binyılın erken safhalarına tarihlenen Orta Tunç Çağı tabakasında, Dicle Nehri’nin kuzeyinde yer alan bölgelerde yoğun olarak görülen red-brown wash ware denilen, çeşitli kap tiplerinin yüzeyine kırmızımsı kahverengi boya ile astar uygulaması yapılmış kaplardan bol sayıda ele geçmiştir. Karbon 14 analizlerine göre, MÖ 1800 yılına tarihlendirilmektedir.

Kenan Tepe, Orta Tunç Çağı tabakasındaki mimari yapılar taş temelli inşa edilmiştir. Bu yapılar konut olarak kullanılmış yaşam mekanları olarak tanımlanmıştır. Bu yapıların arasında sokak olarak tanımlanan açık alandan büyük bir ocak yapısı ortaya çıkartılmıştır. Yapının tabanı büyük boy taşlarla kaplıdır. Ocak yapısından çıkartılan kerpiçlerin analiz sonuçları, 1.200 dereceden daha yüksek ısının kullanılmış olduğu ve bu alanın endüstriyel faaliyetlere yönelik bir metal işleme atölyesi olduğunu ortaya koymuştur. Cüruf çukurlarından alınan malzeme üzerinde yapılan analiz sonuçlarında, bakır, tunç, kurşun ve demir metalleri tespit edildi. Kenan Tepe’de bu dönemde çeşitli metalleri kullanarak cüruftan filiz çıkartma ve metal üretimine yönelik işlemler yapılmıştır. Kenan Tepe konut yapılarının tabanlarından ve ocak çevresinden alınan botanik örneklerinin analiz sonuçları yerleşimde buğday ve arpa ağırlıklı tahıl, şarap veya bira üretimi yapıldığını ortaya koymaktadır. Kenan Tepe’nin metal ve tahıl gibi lokal üretim mallarının değiş-tokuşuyla bölge ekonomisine katkılar sağlamış olduğu düşünülmektedir. Dicle Nehri kıyısındaki konumu nedeniyle, büyük ölçekli ürünlerin taşınmasını kolaylaştırmış ve bu dönemde bölgesel takas sistemlerinde önemli bir rol üstlenmiş olmalıdır. Seramik buluntuları ve Karbon 14 tarihleme analizleri, Kuzey Mezopotamya kültürel malzemesiyle paralellikler göstermektedir. Bu paralellik Dicle Nehri bölgesi ile Kuzey Mezopotamya arasındaki ilişkileri gösteren kanıtlar olarak kabul edilmektedir.

Erken Tunç Çağı’na Geçiş Dönemi

Kenan Tepe Höyüğü seramik analizleri ve Karbon 14 tarihleme sonuçları, Erken Tunç Çağı’nın ilk yarısına tarihlenen bir yerleşimi ortaya koymaktadır. Geç Kalkolitik dönemden sonra yerleşimdeki yaşama ara verilmeden devam edilmiştir. Erken Tunç Çağı kültürlerine geçişi gösteren bu dönem, MÖ 3000 yılının başlarına tarihlendirilmiştir. Yukarı yerleşimde, bu dönemi temsil eden taş temelli, kerpiç duvarlı bir savunma suru ortaya çıkartılmıştır. Kerpiç duvarların yüksekliği birbuçuk metre olup, kerpiçlerin aralarında saz bitkisi ile dolgular yapılmıştır. Mimari yapı olarak ayrıca üç cepheli bir yapının altında bir veya iki metre çapında çukurlar bulunmıştır. Bu çukurlardan küçük çanaklar, kap altlıkları ve küllü toprak kalıntıları bulunmuştur.

Geç Kalkolitik Çağ

Kenan Tepe'deki Aşağı yerleşimin doğusundaki alanda ve Yukarı ana yerleşimde saptanan yapılardan ve üretim işlerinin yapıldığı açık alanlardan ele geçen seramik malzemenin Karbon 14 analizleri, Geç Kalkolitik dönemin son üç evresini ortaya koymuştur. Geç Kalkolitik (geç) Üçüncü Evre ve Geç Kalkolitik (erken) Dördüncü Evre: MÖ 3500; Geç Kalkolitik Beşinci Evre: MÖ 3100 yılına tarihlendirilmiştir. Bu dönemlerde yerleşimin etrafı taş temelli ve kerpiç duvarlı bir savunma suru ile çevrelenmiştir. Bu döneme tarihlenen büyük boyutlu kerpiç tuğla ile yapılmış bir yapı konut olarak kullanılmıştır. Yapı dışındaki açık alanda çakılla kaplanmış bir taban yüzeyi ve ocaklar bulunmuştur. Ocak içlerinden alınan küllü örnekler üzerinde yapılan Arkeobotanik çalışmalarda kömürleşmiş çeşitli ağaç türleri tespit edilmiştir. Ocaklarda yüksek ısı veren odun kömürünün yakıt olarak kullanılması metal endüstrisine ait bazı ürünlerin bu alanlarda üretilmiş olabileceğini göstermektedir.

Arkeolojik verilere göre, Kenan Tepe Geç Kalkolitik yerleşimi, Güney Mezopotamya’da politik, sosyal ve ekonomik anlamda büyük değişikliklerin görüldüğü Uruk dönemi (Geç Kalkolitik dönem-MÖ 3800-2900) ile paralellik göstermektedir. Geç Kalkolitik Dönemde, Güney Mezopotamya’daki Uruk şehrinin uzak mesafeli bölgelerle ekonomik anlamlı bir değiş-tokuş sistemine dayanan ilişkiler ve kolonileşme hareketleri Uruk Olgusu veya Uruk Yayılımı olarak tanımlanmaktadır. Bu bölgelerarası ticaret ağı sisteminin varlığını en iyi belgeleyen unsur, yerleşimlerde bulunan Uruk stili seramiklerdir. Kenan Tepe yerleşimindeki yapılardan ve açık alanlardan bol sayıda Geç Kalkolitik dönem çanak çömleği ele geçirildi ancak yapılan analizler sonucu karakteristik Uruk stili seramiklerinden ziyade tamamen lokal üretim seramik grubu olduğu saptanmıştır. Arkeolojik veriler Kenan Tepe’nin bu dönemde Uruk Olgusu ile bağlantılı bir koloni olmadığına işaret etmektedir. Kenan Tepe kazıları Uruk Yayılımı bölgesel ticaret ağının kurulmasından önceki ve sonrasındaki süreçte, ekonomik, politik, ve ideolojik anlamda önemli gelişmeler gösteren bölgesel bağlantılara sahip bir merkez olduğunu ortaya koymuştur.

Ubeyd Dönemi

Güney Mezopotamya kökenli Ubeyd kültürü malzemesi, bugünkü Irak ve güneyindeki Basra Körfezi’ni de içine alan bölgelerde, Suriye ve Türkiye’nin güneydoğu bölgesindeki merkezlerde ele geçmiştir. Bu dönem, toplumsal yaşamda köklü değişimlerin gözlemlendiği, örgütlü toplumların oluştuğu, sulu tarım'ın ortaya çıktığı ve devlet olgusunun oluştuğu gelişmelerle kendini göstermektedir. Kenan Tepe’nin en erken dönemini temsil eden Ubeyd kültürüne ait buluntular, höyüğün doğu ve güney eteklerinden ortaya çıkartıldı. Kenan Tepe Ubeyd dönemine ait kültürel malzemenin dört evreli olduğu ve Geç Kuzey Ubeyd özellikleri gösterdiği saptanmıştır. Karbon 14 analizlerine göre MÖ 4650’ye tarihlendirilmiştir.

Kenan Tepe’deki Ubeyd yerleşiminin en erken evrelerine ait mimari, sezonluk kullanılan kamp niteliğindeki yapılardan oluşmaktadır. Bu alanlardan bol sayıda yontma taş endüstrisine ait işlenmiş obsidyen parçaları, kemik bız, balık ağı ağırlıkları, bakır parçaları ve tekstil endüstrisine ait bir dokuma parçası bulunmuştur. Daha geç dönem evreleri geçim, üretim ve takas gibi yerel ekonomik faaliyetleri kanıtlayan değişimleri, kalıcı yerleşime geçişi göstermektedir. Bu dönem mimarisi yaşam mekanları olarak tanımlanan konutlar, 7x3 metre boyutlarında büyük merkezi bir odanın etrafında dizili küçük boyutlu kare ve dikdörtgen biçimli yan odalar ve hücre planlı depo odalarından oluşmaktadır. Kenan Tepe’de ortaya çıkarılan konut mimarisi, Mezopotamya Ubeyd dönemi mimarisinin en yaygın tipi olan tripartite (üç bölümlü) standart ev planı varsayımını desteklemektedir. Kerpiç tuğla duvarlı konut yapılarının aralarında kalan dış açık alanlarda işlikler, ocak yapıları ve çöp çukurları ortaya çıkartılmıştır. Bu yapıların içinden, kilden yapılmış banyo tekneleri, taş baltalar, pişmiş topraktan ağırşaklar, kemik bızlar, kilden kap kapatıcıları, küçük boyutlu kaplar, mühürler ve mühür baskıları, kilden ızgara biçiminde yapılmış ocaklar ve süs eşyaları ele geçmiştir. Yapıların arasında kalan açık alanlardaki günlük aktivitelerin yürütüldüğü işliklerden, in-situ (orijinal konumda) çanak-çömlek, yontma taş endüstrisi ile ilgili kesici aletler, dilgiler ve hayvan kemikleri bulunmuştur. Konut içi aktivitelerde kullanılan yontma taş aletler ve obsidyen analizleri, hammaddenin işlenmemiş biçimde Bingöl ve Nemrut Dağı bölgesi kaynaklarından getirildiğini göstermektedir.

Kenan Tepe yerleşimi, seramik buluntuları açısından Dicle bölgesinde bu dönemde farklı ve lokal bir kültürel gelişim göstermektedir. Ubeyd kültürel unsurlarının bir kısmını benimseyip adapte etmiş ancak bağımsız lokal bir kültürel malzeme ile dikkati çekmektedir. Büyük Mezopotamya toprakları ile Anadolu’nun coğrafi sınırında yer alması nedeniyle, hem güneydoğu Anadolu Ubeyd dönemi karakteristik kültürel özelliklerini sergilemekte hem de Mezopotamya’daki diğer Ubeyd yerleşimleriyle benzerlikler göstermektedir.

Yararlanılan Kaynaklar

Parker, B. J. ve Creekmore, A., (2001). The Upper Tigris Archaeological Research, Project (UTARP) Year 2000 Excavations at Kenan Tepe, İçinde; 23. Kazı Sonuçları Toplantısı, Cilt:2 (ss. 435-444). Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları; Parker, B. J.Creekmore, A., (2002). The Upper Tigris Archaeological Research, Project (UTARP): An Overwiev of Archaeological Research Conducted at Kenan Tepe During 2001 Field Season, İçinde; 24. Kazı Sonuçları Toplantısı, Cilt:2 (ss. 1-20). Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları; Parker, B. J. ve Creekmore, A., (2002). The Upper Tigris Archaeological Research Project (UTARP): A Final Report from the 1999 Field Season, Anatolian Studies, 52: 19-74; Parker, B. J., (2006). Yukarı Dicle Arkeolojik Araştırma Projesi (UTARP) 2005 Yılı Kenan Tepe Arazi Çalışması Raporu. İçinde; 28. Kazı Sonuçları Toplantısı, Cilt: 1 (ss. 323-340). Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları; Parker, B. ve Foster, C.P., & Nicoll, K., (2009). The Upper Tigris Archaeological Research Project (UTARP): A Preliminary Report from the 2007 and 2008 Field Seasons at Kenan Tepe, Anatolica, 35: 85-152.