Dursun Fakih Türbesi

Doğal ve Kültürel Miras Türbe

Osman Gazi döneminde (1281-1324) yaşadığı rivayet edilen Dursun Fakih’in (ö. 1326) hayatı hakkında kaynaklarda fazla bir bilgi bulunmaktadır. Karamanlı olduğu düşünülen Dursun Fakih’ın Osman Gazi Karacahisar’ı ele geçirdiği esnada buraya yakın bir yerde yaşadığı düşünülmektedir. Dursun Fakih hem tarihî kimliği hem de edebî kimliği bakımından önemli bir zattır. Dursun Fakih aynı zamanda Şeyh Edebali’nin öğrencisi ve mürididir. Tefsir, hadis ve fıkıhı Şeyh Edebali’den öğrendiği düşünülüyor. Şeyh Edebali’nin sevdiği öğrencilerinden biri olan Dursun Fakih aynı zamanda Şeyh Edebali’nin damadı ve Osman Gazi’nin bacanağıdır. Osman Gazi Karacahisar’ı fethettiğinde, kendisi bizzat adına hutbe okutarak bağımsızlığını ilan etmiştir. Selçuklu sultanı, Osman Gazi’ye davul, sancak, kılıç ve kendi cins atlarından hediye göndererek Bizans sınırındaki Osmanlı Devleti’nin bağımsızlığını tanımıştır.

Fakılar (Fakihler), Osmanlı Devleti’nin kuruluşu esnasında imamlık, kadılık, hatiplik gibi dinsel görevler üstlenebilen ve toplumsal yapıda önemli kişilerdendi. Osman Gazi çevresindeki az sayıdaki fakıdan biri olan Dursun Fakih, Osman Gazi Karacahisar’ı fethettiği zaman Osman Bey adına ilk bağımsızlık hutbesini okuyarak, Cuma namazını kıldırmıştır. Dursun Fakih daha sonra Osman Gazi tarafından Karacahisar’a kadı ve hakim olarak atanmıştır. Böylece Dursun Fakih, Osmanlı Devleti’nin ilk imam-i hatibi ve ilk kadısı olmuştur. Hakim tayin etmek devlet otoritesinin de sembolü olduğundan, Dursun Fakih’in kadı olarak tayin edilmesi, Osmanlı Devleti’nin resmen kurulduğunun bir diğer göstergesidir. Dursun Fakih, hakkında çok iyi zanlar olan yüce bir alim olarak görülüydü. Dursun Fakih’in Osman Gazi’nin savaşlarında gazilere namaz kıldırdığına dair kayıtlar, onun sadece ilimle uğraşmadığını aynı zamanda savaşlara da katıldığını göstermektedir.

Osman Gazi hakimiyeti altındaki yerleri beşe bölerek Bilecik’i kayınpederi Şeyh Edebali’nin idaresine bırakmıştır. Dursun Fakih, Şeyh Edebali’nin yanında kalmış ve onun vefatından sonra makamına geçerek fetva işlerini yürütmüştür. 1330’da Orhan Gazi İznik’i ele geçirdiğinde, Çandarlı Kara Halil İznik’e kadı olarak atanmış, Dursun Fakih Bilecik kadılığına getirilmiştir. Dursun Fakih hakkında tarihte çok fazla belge yoktur. Tam olarak doğum ve ölüm tarihleri bilinmeyen Dursun Fakih’in kabrinin Bilecik’te Şeyh Edebali zaviyesi içindeki türbede olduğu belirtilmektedir. Ayrıca Dursun Fakih’e Karacahisar’da bir tepe üzerinde ve Söğüt’ün Küre Köyü’nde bir başka tepe üzerinde iki adet türbe atfedilmiştir. Türbesi olarak en çok kabul gören Küre Köyü’nde yer alan türbedir.

Dursun Fakih Türbesi, Söğüt ilçesine bağlı Küre beldesi’nde yer almaktadır. Bilecik-Söğüt yolunun 20. kilometresinde Küre Köyü yol ayrımından yaklaşık iki kilometre mesafede, 500 rakımlı çevreye oldukça hakim bir tepe üzerindedir. Dursun Fakih Türbesi dini ve manevi nedenlerle ziyaret edildiği kadar, türbenin bulunduğu tepenin manzara özellikleri de alana yapılan ziyaretlerde etkili olmaktadır. Önceleri çok fazla bilinmeyen türbe; Diriliş Ertuğrul, Kuruluş Osmanlı gibi tarihi dizilerin tanıtıcı etkisi ile tanıyordu. Türbeye genellikle dini ya da manevi amaçlarla gelen ziyaretçiler, yardım kasasına para bırakma, abdest alma, nafile namazı kılma, Kur’an-ı Kerim okuma gibi etkinlikler yapabiliyor. Dursun Fakih’in sahip olduğu tarihi önem nedeniyle, türbe aynı zamanda bir kültürel çekicilik kaynağıdır. Türbeyi ziyarete gelen kişiler, Dursun Fakih’in tarihi önemi ve Osmanlı Devleti’nin kuruluşuna ilişkin çeşitli bilgiler öğrenme fırsatı bulunmaktadır.

Referanslar

Çakıcı, E. (2015). Bilecik İli Söğüt İlçesi Küre Köyü Folkloru (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Kütahya: Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü; Demir, A. (2017). Osmanlı Devleti’nde Kadılar ve Naipler, Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi, 1(1): 28-37; Gel, M. (2009). Kuruluş Devri Osmanlı “Fakı” Zümresinin Tipik Bir Öncüsü: Tursun Fakı, OTAM Ankara Üniversitesi Osmanlı Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, 26: 93-116; Öcal, S. (1980). Dursun Fakih, Türk Dünyası Araştırmaları Dergisi, 1(6): 117-130; Yazıcı, N. (2005). Tursun Fakı’nın Cumhûr-Nâme Adlı Eserinin Metni ve İncelemesi (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). İstanbul: Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Yılmaz, E. (2009). Türbe Ziyaretlerinin Fert Üzerindeki Etkileri (Bilecik Örneği) (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Sakarya: Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.