Agroturizm

Turizm Çeşitleri

Dünyanın farklı bölgelerinde farklı tanımlara sahip olmakla birlikte çoğu zaman agriturizm olarak da anılan tarıma dayalı bir turizm çeşidi olup, bazen de agritainment (tarımsal eğlence), katma değerli ürünler, doğrudan tarım pazarlaması ve sürdürülebilir tarım şeklinde de ifade edilir.

Genelde yöresel ve kültürel çeşitliliği keşfetmek, kırsal alanlarda yetişen farklı sebze, meyve ve hayvansal gıdaları tatmak ve doğal güzellikleri olan bölgeleri görmek amacı ile ziyaret etmek için yapılan turistik bir faaliyet olarak karşımıza çıkmaktadır. Agroturizm, ayrıca doğrudan bir çiftlik standından ürün satın almak, meyve toplamak, bir mısır labirentine girmek, hayvan beslemek veya bir çiftlikte oda-kahvaltı şeklinde konaklama yapmak gibi çok çeşitli aktiviteler içerir. Yine son yıllarda eğitim amaçlı agroturizm faaliyetleri de popülerlik kazanmaktadır. Özellikle okul öncesi ve ilkokul öğrencilerine hayvan sevgisi kazandırmak ve hayvanları yakından görmelerini sağlamak amacı ile yapılan faaliyetlerde son yıllarda artış görülmektedir.

Agroturizm aktiviteleri batı dünyasında uzun zamandır süregelen bir konsepttir. Sanayi Devrimi’nden sonra 1800’lü yıllarda turizmin yaygınlaşmaya başlaması ile birlikte özellikle şehrin sıcak ve bunaltıcı havasından ve insan kalabalığından kaçmak isteyenlerin bazıları aile ve akraba çiftliklerini tercih ediyorlardı. 1920’li yıllarda otomobilin de yaygınlaşması ve ulaşımın kolaylaşması ile kırsal rekreasyonu tercih edenlerin sayısında artış meydana geldi. 1930’lu yıllarda Büyük Buhran ve 1940’lı yıllarda İkinci Dünya Savaşı’nın stresinden kurtulmak isteyen şehirli nüfusun artması ile agroturizm ticari bir öneme kavuşmuş oldu. Ancak çiftlik tatilleri ve oda-kahvaltı türü agroturizm kültürünün yaygınlaşması 1980’li ve 1990’lı yıllara denk gelmektedir.

Agroturizm sektöründe özellikle milenyum sonrasına denk gelen dönemde hızlı bir artış kaydedildi. Başta Amerika, Avrupa ve Okyanusya kıtalarında olmak üzere dünyanın birçok yerinde bir büyüme endüstrisi olarak kabul edilen bir niş turizmi türüne dönüşmüştür. Günümüzde agroturizm alanındaki yüksek talepler nedeniyle çiftçi ve çiftçi olmayan kuşaklar arasında bir geçiş ve konsept deformasyonu da gözlemlenmektedir. Ancak dünyanın farklı bölgelerinde belli başlı agroturizm etkinlikleri ön plana çıkmaktadır. Örneğin; İtalya, İspanya ve Fransa gibi bazı Avrupa ülkelerinde çiftlik konaklamaları ön planda iken; Amerika Birleşik Devletleri, Kanada ve Birleşik Krallık’ta “Kendin Topla” (U-Pick) gibi müşterilerin kendi ihtiyacı kadar meyve veya sebzeyi bahçeden toplayıp çiftçi ile doğrudan alışveriş usulüne dayanan faaliyetler daha ön plandadır. Öte yandan, agroturizm faaliyetleri geleneksel turizm faaliyetlerine kıyasla çevreye verdiği zararın minimum düzeyde olması, büyük işletmelerin yanında kırsal bölgelerdeki yerel halkın ekonomik kalkınmasına katkı sağlaması ve ayrıca bölgesel ekolojik ve sosyal taşıma kapasitesini dengelemesi nedeniyle son yıllarda özellikle gelişmekte olan ülkelerde tercih edilmektedir.

Türkiye’de agroturizm konsepti nispeten yeni gelişmeye başladı. 1993-2002 yılları arasında kırsal bölgelerle geliştirilen bağlar ve toplumda ekolojik yaşam farkındalığının oluşturulması kapsamında yapılan faaliyetler sayesinde tarımsal turizmin ilk adımları atılmış oldu. 2004 yılında “Ekolojik Çiftliklerde Tarım Turizmi ve Gönüllü Bilgi, Tecrübe Takası” (TaTuTa) altyapısının kurulması için Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı bünyesindeki Küresel Çevre Fonu Küçük Destek Programından fon alınmasıyla başlayan proje, günümüzde sürdürülebilir nitelik kazandı. 2004 yılında 25 çiftlik ile başlayan TaTuTa, 2019 itibariyle Marmara’dan Doğu Anadolu’ya kadar birçok ilde yüze yakın çiftlik mevcuttur. Türkiye’de yapılan çalışmaların sonuçlarına göre agroturizmin yerel halka iş olanakları yarattığı ve ekonomik refah seviyesini arttırıcı yönde katkı sağladığı değerlendirilmektedir.

Araştırmalar, kitle turizminin yıkıcı etkilerine karşın agroturizm faaliyetlerine katılan ziyaretçilerin, hem çevre duyarlılığına sahip olduğunu hem de bölge halkının yaşam tarzına, örf ve adetlerine saygı gösterdiğini ortaya koymaktadır. Ayrıca ilgili araştırmalar, agroturizm faaliyetlerinin, kadınların çalışma hayatına aktif bir şekilde katılmasına ve böylece kadınların toplum içindeki rolünün daha da güçlenmesine katkı sağladığı yönünde hemfikirdir. Agroturizmin büyük bir ekonomik potansiyele sahip olduğuna vurgu yapan araştırmalar, bu sektörde yakın gelecekte önemli gelişmeler kaydedilebileceğine dikkat çekmektedir. Değişen kitle turizm hareketlerinin çeşitlenmesi ile birlikte agroturizm sektörü içinde de çeşitlenmeye gidileceği ve bölgelerin potansiyeline göre farklı türden agroturizm çeşitlerinin artacağı öngörülmektedir.

Referanslar

Civelek, C., Dalgın, T. ve Çeken, H. (2014). Agro-Turizm ve Kırsal Kalkınma İlişkisi: Muğla Yöresindeki Agro-Turizm Alanlarında Bir Araştırma, Turizm Akademik Dergisi, 1 (1): 15-28; Cordell, H. K. (2012). Outdoor Recreation Trends and Futures: A Technical Document Supporting the Forest Service 2010 RPA Assessment. Asheville. NC: U.S. Department of Agriculture Forest Service, Southern Research Station; Cox, L. J., Fox, M. ve Bowen, R. L. (1994). Does Agriculture Destroy Tourism? Annals of Tourism Research, 22 (1): 210-213; Department of Agriculture and Marketing. (1996). An Agri-tourism Strategy for Nova Scotia. Kanada: KPMG Management Consulting; Çıkın, A., Çeken, Ç. ve Uçar, M. (2009). Turizmin Tarım Sektörüne Etkisi: Agro-Turizm ve Ekonomik Sonuçları, Tarım Ekonomisi Dergisi, 15 (1): 1-8; Rilla, E. ve H. George. (2011). Agritourism and Nature Tourism in California (İkinci baskı). ABD: University of California Agriculture and Natural Resources.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Rilla, E. (1999). Unique Niches: Agritourism in Britain and New England. ABD: Small Farm Center University of California; Selvi, M. ve Demirer, D. (2015). Ekolojik Tatil Çiftlikf1993lerinin TATUTA Projesi Deneyimine İlişkin Örnek Olay İncelemesi, Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi, 23(2): 187-202.