Dünya literatüründe tırmanma kavramı ilk kez 1979 yılında Kesin bir başarıya odaklanmış bir oyun olarak tanımlanırken, tek amaç zirveye mümkün olan her şekilde ve mevcut herhangi bir yoldan ulaşmaktı. Ancak, tırmanılabilir zirvelerin çoğunluğu tırmanıldıktan sonra, dağcılar alternatif olarak zirveye giden daha zor yollar aramaya yöneldiler ve alternatif yollar yeterli zorluk sağlamadığında tırmanma stilini daha da zorlaştırmak için ek kurallar uygulamaya başladılar. Böylelikle tırmanma tarihi, büyük dağ zirvelerinin fethi ile başlamış olsa da, o zamandan beri karmaşık tırmanma stilleri çeşitliliğine dönüşmüştür. Dağcılık kavramları arasında hedefi tanımlayan unsurlardan biri zirvedir. Zirve yapmak aynı zamanda kimsenin ulaşmadığı bir noktaya giden eşsiz bir keşif sürecidir. Dağcılık XVIII. ve XIX. yüzyıllarda Avrupalı zenginlerin boş zamanlarını değerlendirme ve hayatlarının rutinlerini yeni maceralarla süsleme arayışı neticesinde bir spor sayılmaya başlamıştır. Bu nedenle, dağcılık ile ilgili turizm alanları arasında en yoğun ilgi gören bölge yakın bir zamana kadar Alpler iken, günümüzde küresel anlamda zirve tırmanışı denildiğinde akla ilk olarak Himalayalar gelmektedir. Bazı kaynaklar tırmanış etkinliklerini macera tatilleri adı altında tanımlamaktadır. Bir açık hava rekreasyon etkinliği olarak zirve tırmanışları macera severler için bölgesel turizmi geliştirerek olumlu ekonomik katkılar sağlamaktadır. Benzersiz rekreasyon fırsatları içeren bu aktivitelerin mili park gibi alanlarda üretken turizmciler tarafından geliştirilmesi destinasyonlara rekabet avantajı sağlayabilmektedir.

Dünya turizminde güneşli iklimi ve plajları ile tanınan Türkiye, genellikle dağcılıkla ilgili yönleriyle pek az bilinmektedir. Dağcılık etkinlikleri Türkiye’de spor olarak yapılan, meraklıları giderek artan, önemli turizm aktiviteleri arasındadır. Türkiye halen dağcılık ve tırmanış meraklıları açısından Dünya çapında ünlü destinasyonlar arasında olmasa da bu alanda alternatif tur düzenleyen operatörler bulunmaktadır. Türkiye’de tırmanış meraklılarının tercih ettiği en ünlü zirvelerden ikisi de aktif olmayan volkanlardır. Bunlardan en ünlüsü Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Ağrı Dağı (5.137 metre) ve ikincisi İç Anadolu’da Kayseri, Erciyes Dağı (3.917 metre) olarak bilinmektedir. Bununla birlikte Türkiye, iç kesimlerine gidildikçe zirve tırmanışı ve dağcılık için ziyaret edilmeye değer büyüleyici bir coğrafyaya sahiptir. Tur operatörlerince yurtiçi ve yurtdışı turlarla zirve tırmanışı düzenlenebilecek bazı potansiyel destinasyonlar arasında Spil (1.513 metre; Manisa, Ege Bölgesi), Aladağ (3.756 metre; Niğde, İç Anadolu Bölgesi), Kaçkar Dağları (3.932 metre; Rize, Artvin, Karadeniz Bölgesi), Cilo ve Sat Dağları (4.136 metre; Hakkâri, Doğu Anadolu Bölgesi) yer almaktadır.