"Türkiye Kılavuzu" Başlıklı Kitap
Yayınlar Kitap
-
2019
1944-1946 yılları arasında süren çalışmalar neticesinde yayımlanan Türkiye Kılavuzu adlı eserin birinci cildinde Hüseyin Orak (müteşebbis ve sahibi), Mitat Artun, Mustafa Nihat Özön, Cevdet Alas, Reşat Özalp, Şaban Taşkın, Hüseyin Orak (düzenleyip yazanlar), Nuri Alpay ve arkadaşları (yurdu gezerek inceleme ve derlemeleri yapanlar), Muhittin User ve Zeki Başaran (haritaları hazırlayanlar), Hüseyin Orak, Mitat Artun, Sabri Yetüman (Ankara şehir planını hazırlayanlar), Ferruh Arsunar (folklor kısımlarına yardım eden ve notları veren), Nuri Katırcıoğlu, Enver Ener, Feyzi Adsız (merkez bürosunda çalışanlar), Necmettin Candan ve Yılmaz Orak (basım ve teknik düzenlemeyi yapanlar) gibi isimler yer aldı. Bu isimlerin dışında o günlerde Eskişehir Milletvekili olan Yavuz Abadan da çalışmalara fiilen iştirak etti.
Eserde halk dilinin kullanıldığı vurgulanarak, yeni terimler ve eski tabirlerin de bu esasa göre alındığı kaydedilmektedir. İhsai malumat (sayıma ait bilgiler) hiçbir ekleme ve çıkarmaya tabi tutulmaksızın resmi kaynaklardan olduğu gibi aktarılmış, 1945 sayımı verileri ilk cildin yayımı esnasında yayımlanmamış olduğu için burada 1940 yılının sayımı verileri dikkate alınmıştır. Türkiye Kılavuzu çalışmasının dikkat çeken bölümlerinden biri de her il ve ilçede doktor, avukat, ebe, diş hekimi, tüccar, iş adamlarının isimlerine yer verilmesidir. Bununla kılavuzun yıllar boyunca ihtiyaca cevap vermesi hedeflenmiş, hatta bu isimler belirlenirken o il veya ilçede mukim, yerleşik olup olmadıklarına bakılmaktadır. Kitapta, bu ismi geçenlerden hiçbir şekilde ücret alınmadığının da altı çizilmektedir. İdari taksimat bakımından il, ilçe ve bucaklara kadar inilmekle birlikte köyler sayısal olarak ifade edilmektedir.
Birinci ciltte Afyonkarahisar, Ağrı, Amasya, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bilecik, Bingöl, Bolu, Burdur, Bursa, Çankırı olmak üzere 14 il ele alınmakta, bunların ilçelerine de büyüklüklerine göre değinilmektedir. Her ille ilgili bölümün başında çalışmanın nasıl gerçekleştirildiği açıklanmakta, ille ilgili saha çalışmalarını kimlerin yürüttüğü, bu kişilerin gittikleri yerlerde kimlerle görüştükleri, ayrıca ille ilgili bölüm yazılırken sahada elde edilen bilgiler dışında hangi kaynaklardan yararlanıldığı belirtilmektedir. İllerle ilgili genel olarak şu konular altında bilgiler verilmektedir: İl ve ilçelere ulaşım, ilin arazi durumu, iklimi, suları, ziraat ve bitki durumu, hayvancılığı, yeraltı servetleri ve madenleri, sanayi, dokumacılığı, ziraat ve bitki sanayi, hayvancılık sanayi, maden sanayi, ticareti, yolları, taşıtları, nüfusu ve idari bölümü, abideleri ve eski eserleri, nüfusu, ticareti, tüccar ve işadamları, taşıtları, otelleri, lokantaları ve berberleri, kıraathaneleri ve hamamları, kültürel ve sosyal durumu, doktor ebe ve avukatları, folkloru, yetiştirdiği büyük şahsiyetler ve milletvekilleri, sağlık durumu, içme suları, şifalı suları, ışık durumu, muhabere vasıtaları, eğlence ve mesire yerleri. Fotoğraf ve harita gibi malzemelerle bezenmiş Türkiye Kılavuzu gibi bir eserin, Cumhuriyet döneminde devlet eliyle ulus inşa etme sürecinde önemli bir işleve sahip olduğu söylenebilmektedir. Yayımlandığı zaman, Milli Eğitim Bakanından Cumhurbaşkanına kadar birçok devlet adamından ve aydından aldığı övgüye değer takdiri de bu açıdan değerlendirmek mümkündür.
Birinci cildi toplam 850 sayfa olarak basılan eser, o dönemde 1750 kuruş fiyatla okuyucuya sunuldu. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, çalışmaya ilişkin Hüseyin Orak’a gönderdiği kutlama mesajında “Türkiye Kılavuzu, sebatlı çalışmanın kıymetli bir mahsulüdür. Cemiyetimizin her katı için faydalı ve her kitaplığımızın başlıca eserlerinden biri olacaktır” ifadesine yer verdi. Her kesimden olumlu, övgü ve takdir dolu destek almasına rağmen Türkiye Kılavuzu’nun birinci cildi kamuoyu tarafından pek ilgi görmedi. Diğer taraftan, kitabın hazırlanması sürecindeki masraflardan dolayı büyük bir borç yükü altına giren Hüseyin Orak’ın işyerleri, fabrikaları ve evi ipotek altına alındı. Bu süreçte, resmi kurumlar kitabın satın alınması için genelgeler yayımlasalar da kendileri tahsisatları olmadığı gerekçesiyle doğrudan satın almayı gerçekleştiremediler. Diğer taraftan, kitabın fiyatı o dönemin halkı tarafından yüksek bulundu. Hüseyin Orak, Türkiye Kılavuzu’nun karşı karşıya kaldığı bu duruma karşı tepkisini elindeki tüm kitapları ve yayımlanacak ciltlerin belge ve taslaklarını sahibi olduğu Ankara'nın Dikmen Keklikpınarı’ndaki kireç ocaklarında yakarak gösterdi.
Referanslar
Ayşe Sahavet Özbay (Hüseyin Orak’ın kızı) ile 24.06.2011 tarihli görüşme (Görüşen: Z. Avşar); Karaveli, O. (2006). Görgü Tanığı: Bir Gazetecinin Sıradışı Anıları. İstanbul: Pergamon Yayınları; Orak, H. (1946). Türkiye Kılavuzu: İstanbul: İbrahim Horoz Basımevi; Orhan Karaveli (Gazeteci-Yazar) ile 14. 06. 2011 tarihli görüşme (Görüşen: Z. Avşar); Türkiye Kılavuzu Hakkında Broşür 1 (1946). Ankara.