Turizm Taşıma Kapasitesi

Kavram

Maddeye katkıda bulunan yazarlar:
Yazar: Reşad Emre ÖZGÜNEŞ (2019) (Madde metni için tıklayınız)
Yazar: Ali Gökhan YÜCEL (2020) (Madde metni için tıklayınız)
1 / 2

Taşıma kapasitesini kavramsallaştırmak, kesin bir standart önlem olarak ifade edebilmek, turizm planlamasını kolaylaştırmak için esastır ve önemlidir. Taşıma kapasitesi, sahip olunan kaynaklara negatif bir etki yapmadan, ziyaretçinin tatminini düşürmeden ve yöresel ekonomi/kültür üzerinde istenmeyen etkiye neden olmadan oluşturulabilecek maksimum kullanım olarak ifade edilebilir. Taşıma kapasitesi limitlerini sayısal hale getirmek zor ancak turizmde rekreasyon planlaması için son derece gerekli ve önemlidir. Dünya Turizm Örgütü’ne göre ‘bir bölgenin ağırlayabileceği turist sayısı’nı ifade eden taşıma kapasitesi, literatürde temel olarak; bir alanın çevresel, fiziksel ve algısal/psikolojik kapasitesi şeklinde üç farklı türe ayrılmaktadır. Farklı araştırmacıların benzer tanımlarıyla karşılaşılsa da turizmde taşıma kapasitesi; fiziksel ortamda kabul edilemez bir değişiklik/bozulma olmaksızın, destinasyon deneyiminin kalitesinde bir düşüş yaşanmadan bir yeri (destinasyonu) kullanabilecek maksimum insan sayısını ifade etmektedir.

Sürdürülebilir turizm ve gelecek kuşaklara aktarılabilir destinasyonlar oluşturma bağlamında doğru bir turizm planlaması yapılması ve elde edilen bulguların dikkatle takip edilmesi zorunluluğu turizm destinasyonları için büyük önem arz etmektedir. Denilebilir ki; yapılacak kapsamlı planlamalar sayesinde her destinasyonun taşıma kapasitesi belirlenerek o destinasyona has bir standardizasyon sağlanmalıdır. Bunun oluşturulabilmesi için de taşıma kapasitesi kavramı üzerinde daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir. Böylelikle hem turizm destinasyonunun ekolojik dengesi hiç zarar görmeden korunmalı hem de turizm faaliyetlerinden maksimum gelir elde edilebilmelidir.

Taşıma kapasitesinin belirlenmesinde bir bölgenin/destinasyonun genel resmini yansıtması bakımından tüm kapasite eşiklerinin (fiziksel, çevre, ekonomik ve sosyolojik) araştırılması gerekmektedir. Yine kapsamlı bir taşıma kapasitesi çalışması için; fiziksel planlama ve mevzuat, plaj kapasitesi, ulaşım, su tedarik durumu, kanalizasyon sistemi, çevresel değerler, istihdam, konaklama ve yeme içme işletmelerinin profesyonelliğini de içerecek detaylı bir planlama gereksinimi bulunmaktadır.

Yararlanılan Kaynaklar

Avcı, N. (2007). Turizmde Taşıma Kapasitesinin Önemi, Ege Akademik Bakış, 7(2): 485-501; Coccossis, H., Mexa, A., Collovini, A., Parpairis, A. ve Konstandoglou, M. (2001). Defining, Measuring and Evaluating Carrying Capacity in European Tourism Destinations, Atina: Environmental Planning Laboratory; Saveriades, A. (2000). Establishing The Social Tourism Carrying Capacity for The Tourist Resorts of The East Coast of The Republic of Cyprus, Tourism Management, 21(2): 147-156; Simón, F. J. G., Narangajavana, Y. ve Marqués, D. P. (2004). Carrying Capacity in The Tourism Industry: A Case Study of Hengistbury Head, Tourism Management, 25(2): 275-283.

2 / 2

Taşıma kapasitesi, turizm ve rekreasyon ile ilgili bir kavram olup detaylı bir şekilde ele alınması 1960’lı yıllara dayanmaktadır. Genel anlamda turizm taşıma kapasitesi, bir bölgenin hem doğal kaynaklarına, halkına ve ekonomisine hem de ziyaretçilerin tatmin düzeylerine olumsuz bir etki yaratmadan maksimum miktarda kullanılma seviyesidir.

Ekonomik gelişme, hava taşımacılığı maliyetlerindeki azalışlar ve teknolojik ilerlemeler sonucu turizm sektörü büyük ivme kazandı. Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi’nin raporuna göre, 2019 yılında turizm sektörünün küresel Gayrisafi Yurtiçi Hasılaya katkısı yüzde 10,3 iken, turizm sektörü her 10 kişiden birine istihdam sağlayarak toplamda 330 milyon istihdam yarattı. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün (United Nations World Tourism Organization – UNWTO) raporuna göre 2019 yılında dünya genelinde turist sayısı birbuçuk milyar düzeyine ulaştı. Dünya Turizm Örgütü’nün projeksiyonlarına göre, 2030 yılına kadar sınır ötesi seyahat eden turist sayısının 1,8 milyara çıkması beklenirken, yerli turist sayısının da 15,6 milyara ulaşması öngörülmektedir. Turizm sektöründeki hızlı gelişmeler bir yandan büyük fırsatlar barındırırken, diğer yandan birçok sorumluluğu da beraberinde getirmektedir. Turizm taşıma kapasitesi, turizm büyümesinin sınırlarını belirlemeye yönelik ilk girişimlerden biridir. Dünya Turizm Örgütü, turizm taşıma kapasitesini, “Bir turizm noktasını, fiziksel, ekonomik ve sosyo-kültürel çevrede herhangi bir tahribata ve kullanıcıların memnuniyet düzeyinde beklenmeyen bir azalmaya neden olmaksızın aynı anda ziyaret edebilen maksimum kişi sayısı” şeklinde tanımlamaktadır.

Turizm taşıma kapasitesi turizm güzergahlarının belirlenmesinde sıklıkla kullanılmaktadır. Bir turizm bölgesinde taşıma kapasitesinin aşılması o destinasyonun imajına zarar vermekte ve dolayısıyla turizm talebi azalmaktadır. Turizm taşıma kapasitesini ölçmenin standart bir yöntemi olmamakla birlikte literatürde en geniş sınıflandırma fiziksel, ekonomik, psikolojik, sosyal, ekolojik ve siyasi taşıma kapasitesi olarak kullanılan altılı sınıflandırmadır.

Fiziksel taşıma kapasitesi, turistik bölgenin fiziki imkanları açısından taşıyabileceği maksimum ziyaretçi sayısıdır. Fiziksel taşıma kapasitesinin aşılması durumunda ziyaretçilerin tatmin düzeyleri azalmaktadır. Ekonomik taşıma kapasitesi, turizm faaliyetleri sonucu kabul edilemeyecek düzeyde ekonomik bağımlılık yaratmadan ağırlanabilecek maksimum turist sayısını ifade etmektedir. Burada amaç turizmin diğer sektörleri adeta ortadan kaldırırcasına çekim merkezine dönüşmesini önlemektir. Psikolojik taşıma kapasitesi, ziyaretçilerin turizm bölgesi ile ilgili memnuniyet derecesini gösteren bir kavram olup bir turizm noktasının çekiciliğini kaybetmeden ziyaretçilerin hoşgörü ile karşılayabileceği kalabalıklaşma düzeyidir. Sosyal taşıma kapasitesi, turistlere karşı bölge halkının hoşgörü düzeyinin sınırı olarak tanımlanabilir. Sosyal taşıma kapasitesinin aşılması halinde turizm faaliyetleri yöre halkı üzerindeki olumsuz etkiler doğurmaya başlamakta ve ziyaretçiler ile yöre halkı arasında çatışmalar baş göstermektedir. Ekolojik taşıma kapasitesi, bir bölgedeki ekosisteme (bitkiler, hayvanlar, toprak, su, hava) geri dönüşü olmayan veya kabul edilemeyecek düzeyde zarar vermeden o bölgenin kabul edebileceği maksimum ziyaretçi sayısıdır. Bir bölgedeki turizm faaliyetleri sonucu ekosistemin zarar görmesi o bölgede ekolojik taşıma kapasitesinin aşıldığı anlamına gelmektedir. Son olarak siyasi taşıma kapasitesi ise, bir turizm bölgesinin mülkiyet hakları veya turizm geliri kaynaklı antlaşmazlıklar gibi siyasi istikrarsızlıklara yol açmadan barındırabileceği maksimum turist sayısıdır.

Taşıma kapasitesi yaklaşımında yukarıda sıralanan her bir alt sınıflandırma için turist sayıları belirlenir. Sürdürülebilir bir turizm için turizm taşıma kapasitesinin yukarıda açıklanan altı boyutunun da aşılmaması gerekmektedir.

Yararlanılan Kaynaklar

World Tourism Organization. (1981). Saturation of Tourist Destinations: Report of the Secretary General. Madrid: World Tourism Organization; World Tourism Organization. (2020). UNWTO World Tourism Barometer and Statistical Annex International Tourism Highlights, 2019 Edition, https://doi.org/10.18111/9789284421152, (Erişim tarihi: 06.06.2020); World Travel & Tourism Council. (2020). EIR 2020 Importance of Travel and Tourism Infographic, https://wttc.org/Research/Economic-Impact/moduleId/1226/itemId/67/controller/DownloadRequest/action/QuickDownload, (Erişim tarihi: 06.06.2020).

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Kozak, M. (Editör). (2020). Sürdürülebilir turizm: kavramlar, uygulamalar. Ankara: Detay Yayıncılık.