Turizm Fahri Danışmanlar Toplantıları

Etkinlik Toplantı

(Denizli, 01 - 03 Mart 2002; İstanbul, 03 - 05 Mayıs 2002)

Birincisi, 01-03.04.2002 tarihleri arasinda Denizli’nin Pamukkale yerleşiminde gerçekleştirilen Turizm Fahri Danışmanlar Toplantısı’nın ikincisi, 03-05.05.2002 tarihleri arasında Yeditepe Üniversitesi’nde düzenlendi. Birinci Turizm Fahri Danışmanlar Toplantısı, devlet ve vakıf üniversitelerinden toplam 67 akademisyenin katılımıyla gerçekleşti ve 56 profesör ve doçent, konuyla ilgili söz aldı. Genellikle turizmi masaya yatırmışlar, turizmin planlanmasını, yatırımı, turizmin işletmeciliğini ve turizm eğitimine ilişkin problemleri ortaya koydular sadece uygulanmakta olan turizm politikalarını eleştirmediler, bu eleştirilerin içini doldurarak öneriler sundular. İkinci Turizm Fahri Danışmanlar Toplantısı’nda alınan kararlar şunlardır:

- Turiste, Türkiye’nin rahat seyahat edilebilir ve yeterli sağlık imkanlarına sahip olduğu vurgulanmalıdır. Bu çerçevede hazırlanan donanımlar, reklam kampanyalarında da kullanılarak, Türkiye’ye gelecek turistlerin, sağlık endişeleri nedeniyle tereddüt yaşamaması konusunda gerekli önlemlerin hızlıca alınmasının yerinde olacağı kararına varılmıştır.

- İnanç turizmi çerçevesinde, Türkiye’nin sahip olduğu potansiyeller zaman geçirilmeden değerlendirilmelidir. Bu turizm türüyle hem 12 ay hem de yüksek gelir imkanı elde etmenin mümkün olacağı düşünülmüştür.

- Türk Gecesi türündeki eğlenceler, Türk Kültürü’ne uygun hâle getirilmelidir. Türk gecesi adı altında, Türk kültür ve gelenekleriyle ilgisi olmayan programlar yerine, sıra geceleri, düğün geceleri gibi gerçek Türk kültürünü dünyaya tanıtacak Türk Geceleri yapılması için bir standart belirlenmeli ve yapılacak etkinlikler tarif edilmelidir. Türkiye’nin güzellikleri ile birlikte gerçekten ülkeye ait olan kültür zenginlikleri sunulmalıdır.

- Ulaşım; turizm sektörü açısından en önemli unsurdur. Hava-deniz-karayolu ulaşımında etkili bir koordinasyon, planlama ve çalışma yapılmalı; turistlerin, ülkenin her yanına kolaylıkla seyahat edebilmelerinin sağlanması için her düzeyde ilgili kurumlar, gerekli çalışmaları hızlı bir şekilde gerçekleştirmelidir.

- Turizm eğitimi, Bakanlık, sektör kuruluşları ve üniversitelerin işbirliğiyle oluşturulacak bir Koordinasyon Kurulu aracılığıyla programlanmalı, etkinliği artırılmalı ve gelen turistlerin taleplerine cevap verebilecek nitelikli personel yetiştirilmesine yönelik yoğunlaştırılmalıdır.

- Türk turizm sektörünün arz ve talep yapısıyla ilgili olarak, akademisyenler tarafından önerilecek ve yürütülecek araştırma projelerinin, Bakanlık ve üniversitelerce desteklenmesinin yararlı olacağı düşünülmektedir. Türkiye’nin sürekli ve potansiyel pazarları hakkında yeni hedefler ve stratejilerin belirlenmesi öncesinde kapsamlı araştırmalar yapılmalı, sonuçlara göre reklam+pazarlama+tanıtım çalışmaları yapılmalıdır.

- Turizm yörelerindeki düzensiz ve bozuk yapılaşma, turizm potansiyellerini büyük ölçüde zayıflatmaktadır. Özellikle ikinci konut problemi mutlaka çözülmelidir. Bu yapılanma olgusuyla birlikte, altyapı eksiklikleri de turizmin gelişmesine büyük darbe vurmakta ve engel olmaktadır.

- 2002 yılı, dünyada ekoturizm yılı ilan edilmiştir. Bu nedenle, turizm sektöründe altyapı ve çevre sorunlarının ortadan kaldırılması, Türkiye’ye yönelik turizm trafiğini geliştirici yönde etki sağlayacaktır.

- Turizm sektörüne yönelik çözüm üretme mekanizmalarının etkin kılınması ve bürokratik engeller nedeniyle yaşanan tıkanıklıkların aşılabilmesi amacıyla, ilgili Bakanlık ve kurumlar arasında bir koordinasyon sağlanması, kısa vadeli çözümler arasında düşünülmelidir. Bu çerçevede; ilgili bakanlıkların Başbakanın başkanlığında bir araya gelecegi Turizm Koordinasyon Kurulu oluşturulması yararlı olacaktır. Ayrıca, bu kurul tarafından belirlenen hedef ve öncelikleri gerçekleştirmek ve uygulamak amacıyla, ilgili Bakanlık ve Kurumların Müsteşarlar düzeyinde temsil edileceği Turizm Uygulama Kurulu oluşturulmalıdır. Bu yolla, değişik Bakanlık ve kurumlar arasında dağılan yetkilerin yol açtığı karmaşa ve tıkanıklıklar büyük ölçüde ortadan kaldırılmış olacaktır.

- Turizm rehberligi eğitimi ve formasyonu konusunda bütünlük sağlanmalı ve tur gruplarına mutlaka yerli bir rehberin katılımı şart koşulmalıdır.

- Dış tanıtıma daha fazla kaynak aktarılmalı, bu kaynakların, turizm başta olmak üzere, diğer sektörler aracılığıyla daha fazla oranda Türkiye’ye geri döneceği unutulmamalıdır.

- Makro bir turizm tanıtımı ve pazarlama stratejisi-politikası olmalıdır. Yerel ve kurumsal düzeydeki tanıtım ve reklam faaliyetleri bütünlük arz etmeli ve makro düzeyde belirlenecek tanıtım stratejisine aykırı ögeler içermemelidir.

- Turizm eğitimi gören gençlerin, daha kolay iş bulabilmesi ve sektörün talep ettiği nitelikler doğrultusunda yetiştirilebilmesi için Çıraklık Kanunu benzeri bir yasal düzenleme hızlıca gerçekleştirilmelidir. Ayrıca, turizm sektöründe çalışanların yetki-görev ve sorumluluklarının belirleneceği bir yönetmeliğin çıkarılması, uygulamadaki antlaşmazlık ve uyuşmazlıkları da büyük ölçüde azaltacaktır.

- Turizmin halka sevdirilmesi, anlatılması ve benimsetilmesi gerekmektedir. Turizm, toplumsal destek ve güven duygusuyla beslenmediği taktirde büyüyememektedir. Bu nedenle, halkta turizm bilincinin geliştirilmesi doğrultusunda yapılacak çalışmaların, turizmin ülke geneline yayılması ve daha geniş bir sosyal desteğin alınması bakımından öncelikli adım olduğu göz ardı edilmemelidir. Turizm; sadece acenta, otel ve rehberlerden ibaret değildir. Esnaftan, taksi ve dolmuş şoförüne kadar bir dizi alanda, değişik toplum kesimlerinin de bir program dahilinde eğitimi ve bilgilendirilmesi gereklidir.

- Yeni yatırımlar planlanmalı ve mevcut turizm yatırımları yenilenerek, iyileştirilmelidir. Bunun için bir envanter çıkarılmalı; bölgeler itibari ile kısa-orta-uzun vadeli bir çalışma acilen başlatılmalıdır. Küreselleşen dünyada, Türk turizmin geliştirilebilmesi için, turizm sektöründe yabancı sermayenin teşvik edilmesi gereklidir.

- Turizm sektöründe rekabet edebilirliğin artırılması için, KDV oranlarının, rekabet halinde olduğumuz ülkeler seviyesine indirilmesi öncelikle ele alınmalıdır.

- Turizm sektöründeki mali yapı ve rekabet edebilirliğin güçlendirilmesi için, turizmcilerin de tıpkı ihracatçılara sağlanan imkanlardan yararlandırılması, ihracatçı sayılması, turizmin desteklenmesi noktasında ilk adımlar arasında ele alınmalıdır.

- Turizmde Bölgesel Birlikler şeklindeki oluşumlar geliştirilmeli ve yaygınlaştırılmalıdır. Bu yolla, lokal ve yöresel ihtiyaçların daha hızlı ve kolay karşılanabileceği unutulmamalıdır.

- Hükümetlere ve Bakanlara göre değişmeyen, Türk turizminin sağlıklı gelişebilmesi için bilimsel verilere dayalı, kalıcı ve sürdürülebilir turizm politikalarının belirlenmesine ve uygulanmasına ihtiyaç vardır.

- Turizm sektörünün, günün şartları ve donanımlarına uygun olarak, hızlı gelişiminin sağlanabilmesi için, turizm sektörünü ilgilendiren yasaların acilen çıkarılması gereklidir.

- Turizm olgusunun sadece dış turizmle sınırlanmaması, iç turizmin geliştirilmesi konusunda da gerekli çalışmaların yapılması gerekli görülmektedir. Turizmi tanımayanın, turizmin gelişmesine destek vermesi mümkün değildir. Özellikle, alt gelir gruplarına da tatil yapma imkanı sunacak tesislerin yapılması özendirilmelidir.

- Alternatif turizm ürünleri geliştirilmelidir. Sadece deniz-kum-güneş üçlemesiyle yüksek gelir düzeyine sahip turist gruplarını Türkiye’ye yöneltmek mümkün değildir. Bu nedenle turizmin çeşitlendirilmesi ve yurt geneline yayılması yönünde çalışmalara hız verilmelidir.

- 2020 Yılında 60 milyon Turist, 50 milyar ABD Doları döviz geliri elde edebilmek ve turizmde belirlenen hedeflere ulaşabilmek için, turizm sektörüne her yıl 450 milyon ABD Doları kaynak sağlanması gereklidir. Bu kaynağın 100 milyon ABD Doları altyapı yatırımlarına, 100 milyon ABD Doları dış tanıtıma, 250 milyon ABD Doları da teşvik ve desteklemelere ayrılmalıdır. Turizm sektöründe İkinci Atılım Dönemi’nin başlayabilmesi için, Fahri Danışmanlar’ın, ifade ettiği önerilerin hayata geçirilmesi büyük bir önem ve öncelikle vurgulanmakta; turizm sektörünün geleceği açısından örnek bir girişim olan Fahri Danışmanlar Toplantısı’nın en kısa sürede tekrarlanmasının yararlı olacağı belirtilmektedir.