Fransa’nın Belçika sınırındaki Tourcoing’te, şehrin tekstil ürünlerindeki gelişimini göstermek için düzenlenen sergi, Nisan-Eylül 1906 tarihleri arasında açık kaldı. Aynı zamanda popüler bir festival yönü olan sergide 800 katılımcı yer aldı, 700 bin kişi ziyaret etti. Şehrin belediye başkanı ve ticaret odası başkanlarının işbirliğiyle gerçekleştirilen serginin hazırlıklarını, Fransa Cumhurbaşkanı Armand Fallieres şehri ziyareti hızlandırdı.

Uluslararası niteliği sınırlı olan serginin davetli ülkeleri, sadece Türkiye ve Belçika’ydı. Osmanlı İmparatorluğu’nun katılımı, Paris Büyükelçisi Salih Münir Paşa’nın yönetiminde gerçekleşirken, sergi komiserliğini Türkiye’nin Brüksel Konsolosu Georges Vaxelaire üstlendi. Pavyonun dizaynında ve yönetiminde, daha evvel Brüksel ve Liege sergilerinden de vazife alan Agop Bey ile Şerbetciyan yer aldı. Türkiye, sergi için özel bir pavyon tasarladı. Osmanlı pavyonu 500 metrekarelik bir alan üzerine kuruldu. Türkiye pavyonunun giriş kapısının üzerinde Osmanlı devlet arması ile iki kenarında Türk bayrakları buketi yer alırken, yapının ortasında bir kubbe mevcuttu; çıkışında ise İmparatorluğun görkemli sarayı Dolmabahçe’nin kapılarından birinin anıtsal minyatür kopyası yapıldı.

Pavyonda başta halı ve kilimler olmak üzere Osmanlı tekstil ürünleri sergilendi. Osmanlı düğümlü halıları, Abusson ve Sumak türleriyle büyük ilgi çekti. Ayrıca Hereke Fabrika-i Hümayûnu’nda imal edilen üç halı örneği sergilendi. Pavyonda, imparatorluğun farklı vilayetlerinden 30 farklı kişi ve kurumsal katılımcıya ait halılar ziyaretçilere sunuldu. İzmir, Gördes, Siras, Uşak, Kula halıları büyük ilgi gördü. Halıların yanı sıra ev tekstil ürünleri sergide özel bir bölüm oluşturdu. İstanbul’dan ve Trabzon’dan gelen dantel ve nakış koleksiyonları geniş bir alanda sergilendi. Ürünler arasında şalvar, mintan ve yaşmak mevcuttu. İpek, angora, moher kumaşlarla birlikte incelikli mobilya ürünleri; ahşap oymalı, sedef kakmalı mobilyalar; Selanik tahıl ürünleri ile İzmir’in incir, üzüm gibi kurutulmuş meyveleri pencere kenarlarındaki vitrinlerde teşhir edildi. İstanbul ve Trabzon’dan gönderilen matbaa ürünleri ve kitapların yanı sıra padişahın şekercisi olan Hacı Bekir lokumları da sergide yer aldı.

Sultan II. Abdülhamid, tüm sergilere gönderdiği ve ülkenin gücünü göstermek, sağlık ve eğitim gibi alanlarda kat ettiği mesafeyi vurgulamak için hazırlattığı fotoğraf koleksiyonlarını burada da teşhir ettirdi. Özellikle hastalara ücretsiz tedavi sunan Hamidiye (Şişli) Etfal Hastanesi’ni finanse eden Karahisar Maden Suyu için sergide özel bir yer ayırdı. İstanbul’un ve ülkenin diğer şehirlerinin fotoğraflarının yanı sıra Darülaceze’yi tanıtan fotoğraflar da sergilendi.