Stüdyo 54, İstanbul

Eğlence İşletmesi Gece Kulübü

(İstanbul, 1984 - )

1960-1980 yılları arasında 45’lik plaklar eğlence kültürünün büyük bir parçası haline geldi. Plak sanayinin çöküşü ile 45’liklerin artık tedavülden kalktığı ve kasetlerin tam anlamıyla yaygınlaşmadığı, kısacası eğlence dünyasının durgunlaştığı dönem, 1980’li yılların başıdır. Aynı yıllarda kültürel sıkışmışlıkta bir dışavurum aracı olan gece kulüpleri, Turgut Özal döneminde ekonomik canlanma ve dışa açılmanın verdiği vizyonu iyi kullandı ve altın çağını yaşamaya başladı. Lüks restoranlarda yemek yeme, bir bar hayatının doğması, dans etmenin yadırganmaktan çıkması, gösterişli ev partileri hep bu dönemde hayata geçti. Kent yaşamında müziğin bir eğlence aracı olması ise gazinolar ile yaygınlaştı. 1960’larda gazino ve pavyon eğlencelerine bir alternatif olarak konumlanan gece kulüpleri, bu 10 yılın sonlarına doğru orkestra müziğinden uzaklaşarak disk jokeylere teslim olmaya başladı. Dünyada eğlence sektörünün canlanması 70’li yıllara dayanmaktadır. 1977’de New York’ta 54. Cadde’de Steve Rubell tarafından açılan ve adını bulunduğu caddeden alan diskotek, eğlence anlayışını kökten değiştirdi. ABD'de açılan ilk Stüdyo 54, pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de eğlence hayatına yön verdi. Bu ilham ile Egemen Bostancı, 1984 yılında 6.000 watt ses gücü, efsane DJ’leri, kendi müzik albümleri olan, Avrupai bir tesis niteliğindeki Stüdyo 54 İstanbul’u açtı. İstanbul’da Levent’te eğlence hizmeti vermeye başlayan ve 600 kişilik alana sahip olan Stüdyo 54, yurtiçinden ve dışından birçok ünlüyü sahnesinde çıkardı ve sosyetenin göz bebeği durumuna geldi. Stüdyo 54’ün eğlence dünyasına getirdiği hareketlilik ve başarı, diğer yatırımcılara da ilham oldu ve benzeri yerler giderek çoğalmaya başladı.