Kariye Müzesi
Doğal ve Kültürel Miras Cami Kilise Müze
(Edirnekapı, İstanbul, 1945 – 2020)
-
2019 (Güncelleme: 20.09.2023)
Kariye Müzesi (Kariye Camii, Khora Manastır Kilisesi), İstanbul’da Edirnekapı semtinde, Tarihi Yarımada’nın kuzeybatısında, Haliç’e uzanan yamaç üzerinde kara surlarına (Theodosius Surları) yakın kilise olarak inşa edilmiştir. Osmanlı döneminde camiye, Cumhuriyet döneminde ise restorasyon çalışmalarının ardından müzeye dönüştürüldü. Kariye, Bizans Grekçesi’nde, kent dışı, kırsal alan anlamına gelen Khora sözcüğünün Türkçe söylenişidir. Kariye Müzesi (Khora Manastırı Kilisesi) günümüzde müze olarak ziyaret edilen iki narteksli, kiborion planlı kilise, bu yapıya bağlı olarak kuzeyde iki katlı ek yapı ve güneyde yer alan mezar şapeliden (parekklesion) oluşmaktadır. IV. yüzyıla ait olduğu düşünülen ilk kilisenin VI. yüzyılda, İmparator Iustinianos tarafından yeniden yaptırıldığı öne sürülmektedir. 1077-1081 yılları arasında İmparator I. Andronikos’un kayınvalidesi Maria Dukaina tarafından yeniden inşa edilmiştir. XII. yüzyılın başlarında Aleksios Komnenos’un oğlu Sebastokrator Isaakos Komnenos tarafından, merkezi kubbeyi destekleyen dört büyük kemeri taşıyan dört payeden oluşan kiborion planında düzenlenmiştir. Ancak Latin İstilası (1204-1261) sırasında İstanbul’daki pek çok yapı gibi tahrip edilmesinin ardından 1315-1321 yılları arasında hazine bakanı/başbakan Büyük Logothetes unvanlı Theodoros Methokites tarafından, iç narteks yeniden inşa edilmiş, yapıya dış narteks ve parekklesion eklenmiştir. Kuzey dehlizi ve dehlize ait üst kat (galeri) bölümü ile günümüzdeki görünümünü almıştır. Yapının parekklesion bölümünde, Theodoros Methokites’e, onun arkadaşı general Miguel Tournikes’e ve Palaiologos hanedanı üyelerine ait dört adet mezar nişi, iç ve dış nartekslerde ise Palaiologoslara ait mezarların bulunduğu arkosolion tipi mezar nişleri yer almaktadır.
Yapının narteks ve naos (ana mekan) bölümlerinde yer alan mozaik sahneler ve parekklesionda yer alan freskolar, XIV. yüzyılın ilk yarısına aittir ve Ayasofya mozaikleri ile birlikte Bizans resim sanatının Türkiye’deki en önemli örnekleridir. Yapı, 1511 yılında II. Bayezid’in sadrazamı Hadım Atik Ali Paşa tarafından camiye çevrilerek Kariye Camii adını almıştır. Yapının mozaik ve freskoları ise sıva ve boya ile kapatılmıştır. Kariye Camii, 1945 yılında müzeye dönüştürülmüştür. 1948-1958 yılları arasında Paul A. Underwood başkanlığında Amerikan Bizans Enstitüsünden bir ekip tarafından gerçekleştirilen kapsamlı restorasyon çalışmalarıyla, yapısal öğelerin yanı sıra mozaik ve freskolar da gün ışığına çıkarılmıştır. Günümüzde restorasyon çalışmaları bölümler halinde sürdürülmektedir. Kariye Müzesi’nin süsleme planı şöyledir: Mozaikler: İç narteksin ilk üç bölümünde apoktrif Yakup İncili’nden Meryem’in yaşamına ait sahneler, iç narteks kubbelerinde İsa betimli madalyonun çevresinde Adem’den Yakup’a kadar 24 peygamber, diğer kubbede ise Meryem ve Çocuk İsa madalyonu çevresinde Davud ve 16 kral betimi yer almaktadır. İç nartekste Isaakios Komnenos ve Maria Melena’nın İsa ve Meryem Ana ile birlikte yer aldığı yarı-Deisis sahnesi önem taşımaktadır. Dış nartekste İsa’nın doğumu ve çocukluğuna ait sahneler, iç ve dış nartekste İsa’nın mucizeleri betimlenmektedir. Naos girişi kapısı üzerinde Pantokrator İsa, kapının iki yanında Petrus ve Pavlus mozaik panelleri, kilisenin ana mekânında ise Hodegetria (Yolgösterici) Meryem, İsa, Meryem’in Son Uykusu (Koimesis) panelleri bulunmaktadır. Freskolar: Mezar Şapeli (Parekklesion) yapısının apsis yarım kubbesinde Anastasis (Diriliş), apsiste kilise babaları, son yargı ve mahşer, cennet-cehennem betimleri, duvarlarda asker azizler-martyrler (din şehitleri), kubbe madalyonunda Meryem ve Çocuk İsa ile 12 melek, pandantiflerde dört ilahi yazarı-şair (Şamlı Ioannes, Aziz Cosmas, Aziz Joseph, Aziz Theophanes), diğer bölümlerde ise, Musa ve yanan çalı, Kutsal Ahit Sandığı’nın Taşınması, Yakub’un rüyası ve melekle güreşmesi gibi Tevrat’tan sahneler yer almaktadır. Kariye Müzesi, bazı araştırmacılar tarafından Bizans Rönesansı olarak tanımlanan Geç Devir Bizans resim sanatının mozaik ve fresko tekniklerindeki en görkemli örneklerinin görülebildiği, yerli ve yabancı ziyaretçiler ve uzmanlar için uluslararası önemde bir müzeydi.
Kariye, restorasyon çalışmalarının ardından 6 Mayıs 2024 yılında ibadete ve ziyarete açılmıştır.
Referanslar
Akşit, İ. (2010). Chora: Bizans’ın Işıldayan Eseri Kariye Müzesi. İstanbul: Akşit Kültür Turizm Yayıncılık; Eyice, S. (1980). Son Devir Bizans Mimarisi, İstanbul’da Palailogoslar Devri Anıtları (İkinci baskı). İstanbul: Türkiye Turing ve Otomotiv Kurumu Yayını; Freely, J., ve Çakmak, A.S. (2017). İstanbul’un Bizans Anıtları (Çev. G. Tanman) (İkinci baskı). İstanbul: Yapı Kredi Yayınları; Gülersoy, Ç. (1976). Kariye (Chora). İstanbul: İstanbul Kitaplığı Yayını; Underwood, P.A. (1966). The Kariye Djami, 1, Bollingen Series, LXX, New York: Pantheon Books.