İzmir Tayyibe Hatun Camii (Hatuniye Camii)
Doğal ve Kültürel Miras Cami
-
2019
İzmir’in Tilkilik semtinde, Anafartalar Caddesi üzerinde bulunan eser, 03 Kasım 1671 tarihinde Yusuf Çavuşzâde Hacı Ahmed Ağa’nın annesi Tayyibe Hatun tarafından yaptırıldı. Banisi olan Tayyibe Hatun ismi yerine halk arasında söylenmesi kolay olduğundan dolayı Hatuniye Camii olarak bilinmektedir. Esasında bir külliye olarak planlanan ve inşa edilen eserin, bugüne ulaşmayan bir medrese yapısı da bulunmaktaydı. İncelenen kayıtlarda külliye içerisinde medrese yapısının üzerinde bulunan kitabede, Yusuf Çavuşzâde Hacı Ahmed Ağa’nın kızı Hacı Mukaddese Hanım tarafından 10 Haziran 1727 yılında bir derslik ekletildiği anlaşılmaktadır. Yapının bugün medrese bölümünün olmayışı, avlu ve avlu içerisinde yer alan tüm eserlerin, belediye tarafından çevre düzenlemesi nedeniyle etrafındaki dükkân, ev, kahvehane ve hanlarla birlikte istimlak edilerek park haline getirilmiş olmasındandır. Camii, mimari olarak incelendiğinde yapı düz bir arazi üzerinde inşa edildiği anlaşılmaktadır. Yapı ilk inşa edildiğinde, kıble duvarına dik uzanan kare planlı Geç Osmanlı Camii formunda inşa edilmiştir. Ancak plan incelendiğinde eserin daha sonra bulunduğu parselin, sokak ve çevre evler ile olan ilişkisinden hareketle batı yönünde ve kuzey batıya doğru kıvrılarak genişletildiği anlaşılmaktadır. Yapının orijinal tonozu dört adet kemer üzerine inşa edilmiş, tek bir kubbeden meydana gelmektedir. Ana kubbenin batı kısmına payandalar üzerine bindirilmiş daha küçük bir kubbe ise daha sonra eklenmiştir. Son cemaat mahalli, toplam dört kubbenin örttüğü kıble duvarına paralel uzanan dikdörtgen bir plandadır. Minber, motifleri ahşap oyma altın yaldızla boyanmış akantus yapraklarıyla süslenmiş, harim güney duvarının batısındaki payandaya dayalı olarak ahşap malzemeden yapılmıştır. Yapının minaresi ayakta olup tek şerefeden meydana gelmektedir. Ancak minarenin yapıya dışarıdan bakıldığında anormal bir durumu bulunmaktadır. Ana sahhının kuzeybatı köşesinde yer alan minarenin, yapılan ilave bina ve son cemaat yerinin uzatılması ile birlikte sanki binanın içinde kalmış görüntüsü vermektedir. Yapı halen ayakta olup ibadethane olarak kullanılmaktadır.
Referanslar
Aktepe, M. (1972). İzmir Şehri Osmanlı Medreseleri Hakkında Ön Bilgi, Tarih Dergisi, (26): 97-118; Bayrak, M. O. (1994). Turkiye Tarihi Yerler Kilavuzu (Dördüncü baskı): İstanbul: İnklap Kitabevi; Bayrakal, S. (2004). İzmir Minberleri,. Sanat Tarihi Dergisi, 13(2): 19-49; Ürer, H. (2017). İzmir Tarihi Kent Merkezinde Bulunan CamiMescitlerden Örnekler, Kültür Envanteri, 16: 179-242.
Ayrıntılı bilgi için bakınız
https://www.erolsasmaz.com/?oku=417, (Erişim tarihi: 01. 09. 2019).