Alinda Antik Kenti Yüzey Araştırmaları

Arkeolojik Kazı Yüzey Araştırması Doğal ve Kültürel Miras Antik Kent

Aydın’ın Karpuzlu ilçesi sınırlarında yer almaktadır. Alabanda antik kenti ve Herakleia-Latmos antik kenti yakınlarında yer alan diğer önemli antik kentlerdir. Hakkında çok fazla bilgiye henüz ulaşılamamış bir kent olması ile birlikte en iyi korunmuş antik kentlerden biridir. Konumundan ötürü stratejik bir öneme sahip olan Alinda’nın, her ne kadar bir Karia kenti olarak anılsa da, MÖ XIV. yüzyılda Hitit İmparatorluğu’nun II. Murşili döneminde İalanti ismiyle anıldığı Hitit metinlerinden anlaşılmaktadır.

Tarihçi Strabon, MÖ V. yüzyılda kentin vergi ödediğini ve bununla birlikte tarihsel tek olayın Hekatomnos’un kızı Ada’nın kocasının ölümünden sonra kardeşi Pixodaros tarafından Halikarnassos’tan sürülmesi olduğunu belirtmektedir. Ada, bu olay neticesinde MÖ 340 yılında Alinda’ya çekilmiş ve sonraki zamanlarda bu şehri kendisine başkent yapmıştır. MÖ 334 yılına gelindiğinde ise Büyük İskender’in Karia’ya gelişi üzerine Ada Alinda’nın kapılarını İskender’e açmış ve Pixodaros’a karşı yanında bulunmayı teklif etmiştir. Bunun üzerine Ada’nın kendisini manevi evlat gibi gördüğü İskender’in, Karia’nın yönetimini kendisine vermesiyle birlikte Ada, Karia Kraliçesi olmuştur. İskender’in bölgeye gelişiyle bölgede Grek kültürünün etkileri de görülmeye başlanmıştır. Kraliçe Ada’nın İskender’in bu iyiliği karşısında kente Alexandria-by-Latmos (Latmos İskenderiyesi) adını verdiği söylenmektedir. Alinda’nın MS III. yüzyıla kadar kendi adına para bastırdığı ve Bizans döneminde Aphrodisias Metropolitliği’ne bağlı piskoposluk merkezi olduğu bölgeye yönelik bilinen diğer önemli noktalardır.

Antik kent kulelerle desteklenmiş ve iyi korunmuş sur duvarları ile çevrelenmiştir. Kuleler ve sur duvarları yapılış tekniği açısından benzerlik göstermektedir ve granit taşından yapılmıştır. Üç katlı agora, ayakta kalan en iyi durumdaki yapılardan biridir. Sahnesi yıkılmış durumda olan tiyatro, Hellenistik dönem yapıları arasında yer almaktadır ve yapılan ilavelerle Roma döneminde de kullanıldığı düşünülmektedir. Bununla birlikte aralarında çok belirgin yapısal farklılıklar olmayan lahit, anıtsal gömüt, anakayalık derinliğine oyulmuş tekne gömütler ve halk tipi basit gömütler yer aldığı bir nekropol bulunmaktadır. Şu an için beş örneği olduğu bildirilen anıtsal gömütler, Alinda kentinde ölü gömme geleneğine dair çeşitli çıkarımlar yapılmasını sağlamaktadır. Birden fazla gömü içerdikleri görülmüş ve gömütün dış bölümünde yer alan özelliklerin iç kısımlarda bulunmadığı tespit edilmiştir. Tapınak olduğu düşünülen bir yapı ve su kemeri kentin diğer buluntularıdır. Antik kentte yer alan bu yapıların dışında, bulunan çeşitli dönemlere ait taş eserler Aydın müzesinin bahçesinde sergilenmektedir.

XVIII. yüzyıldan itibaren araştırmalara konu olan Alinda antik kentine dair bilgiler oldukça sınırlıdır. Modern yapılanmanın bölge üzerinde konuşlanması, özellikle Roma dönemine tarihlenen yapıların yok olmasına sebep olmuştur. Söz konusu tahribat, bölgenin Roma döneminin çözümlenmesini zorlaştırmaktadır.

XVIII. yüzyılda İngiliz asıllı piskopos ve antropolog Richard Pococke’nin ve Richard Chandler’in burayı ziyaret etmesi ile Alinda arkeolojik açıdan ele alınmaya başlanmıştır. Kentin buluntularının listesi; su kemeri, çarşı binası, tiyatro, kule, sarnıç, nekropol ve kent surları olarak Chandler tarafından hazırlanmıştır. Chandler, kentin Alabanda olduğunu düşünürken; sonraki yıllarda İngiliz arkeolog Charles Felows’un kentte bulduğu sikkelerle birlikte Alinda’nın varlığı kesin olarak tespit edilmiştir. Zaman içerisinde antik kente yönelik az sayıda bilimsel çalışmalar yapılmıştır. Prof. Dr. Mükerrem Usman Anabolu, Prof. Dr. Vecihi Özkaya ve Doç. Dr. Seyhan Doruk Alinda antik kentine yönelik bilimsel yayınlar hazırlamıştır.

Nümizmatik veriler sayesinde Alinda’nın kentsel kimliğine dair çeşitli bilgilere erişilmesine rağmen hakkında çok az şey bilinmektedir. Kentte arkeolojik kazı çalışmasına henüz başlanmadı. Fakat yüzey araştırmaları, farklı kurum ve kazı ekipleriyle günümüzde de devam etmektedir. 2008 ve 2009 yıllarında Avusturya Bilimler Akademisi Dr. Peter Ruggendorfer başkanlığında Alinda antik kenti yüzey araştırma çalışmalarını gerçekleştirmiştir. Çalışmalar, 2020 yılı itibariyle Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Çekilmez başkanlığında yürütülmektedir.

Yüzeyde yer alan zenginliklerin yer altındaki zenginliklere işaret ettiği düşünülen Alinda antik kentini, 2016 yılında 2464; 2017 yılında 1349; 2018 yılında 2549 ve 2019 yılında 3310 kişi ziyaret etmiştir.

Yararlanılan Kaynaklar

Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (2020). https://akademik.adu.edu.tr/bolum/fef/arkeoloji/default.asp?idx=32323636, (Erişim tarihi: 16.09.2020); Aydın İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü (2020), https://aydin.ktb.gov.tr/TR-64418/alinda.html, (Erişim tarihi: 20.09.2020); Doruk, S. (1987). Antik Alinda kentindeki Pazar yapısı, Türk Tarih Kurumu Belleten Dergisi, 201: 1117-1137; Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü, (2014) http://dosim.kulturturizm.gov.tr/muze-istatistikleri, (Erişim tarihi: 14.10.2020); Karpuzlu Kaymakamlığı, http://karpuzlu.gov.tr/alinda, (Erişim tarihi: 20.09.2020); Özkaya, V. (2006). Hayat Erkanal’a Armağan. Kültürlerin Yansıması. İçinde; Öktü, E. (Editör), Alinda Kentsel Dokusu ve Nekropol Kalıntıları ile Karia Bölgesinde Bir Kent. İstanbul: Homer Kitabevi ve Yayıncılık; Özkaya, V. & San, O. (2002). Alinda 2001 Araştırmaları, 20. Araştırma Sonuçları Toplantısı, Cilt-1. Ankara: Kültür Bakanlığı Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü: 235-248.