Mekânın Otantikliği

Kavram Sosyoloji

Geleneksel olarak, otantik kavramı söz konusu şeyin gerçeklere karşılık geldiğini ve kurgusal olmadığını ifade etmektedir. Otantik kavramı gerçek, özgün ve hakiki kelimelerine karşılık gelmektedir. Otantik kelimesinin kökeni 1340’lı yıllarda authoritative kelimesine dayanmakta olup bu kelimenin yerine eski Fransızca’da autentique; Ortaçağ Latincesi’nde authenticus; Yunanca’da ise authentikos kelimeleri kullanılmaktadır. Otantiklik kavramının tarihsel geçmişi ise 1760 yılına uzanmakta olup sıfat olarak kullanılan otantik kelimesinden türeyerek isim görevi üstlenmektedir.

Otantiklik kavramı felsefe, tarih, antropoloji, arkeoloji, sosyoloji, psikoloji ve turizm gibi farklı disiplinlerde kullanılmaktadır. Otantiklik kavramının temellerinin varoluşçuluk felsefesine dayandığı bilinmektedir. Sosyoloji ve özellikle turizm alanında otantiklik kavramına yapılan katkılarla birlikte mekânsal anlamda da kavramın önemine dikkat çekilmeye başlanmıştır. Turizmde eşzamanlı olarak bir hareketlilik söz konusu olması sebebiyle otantiklik deneyimi için alan, yer ve mekân rollerinin önemi vurgulanmaktadır.

Mekânın otantikliği, sosyal, fiziksel, fenomenolojik ve zamansal bağlantıyla ilişkilendirilmektedir. Otantik mekânlar, bulunduğu destinasyonun eşsiz miras özelliklerini doğru bir şekilde yansıtarak ziyaretçilerde, unutulmaz bir mekânda bulundukları hissini oluşturmaktadır. Kentsel tasarımda da tarihi eserler ve müzeler başta olmak üzere ‘otantiklik’ kavramının önemi vurgulanmaya başlandı.

Otantiklik kavramına, uluslararası platformda ilk kez 25-31 Mayıs 1964 tarihleri arasında düzenlenen II. Uluslararası Tarihi Anıtlar Mimar ve Teknisyenleri Kongresi bünyesinde hazırlanan Venedik Tüzüğü’nde yer verildi. Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) tarafından, 1994 yılında hazırlanan Nara Otantiklik Dokümanı ise Venedik Tüzüğü’nün ruhunu yansıtmaktadır. Dokümanda, kültürel mirasın korunması uygulamalarında otantiklik konusunun dikkate alınmasının, insanlığın kolektif hafızasını açıklığa kavuşturmak ve aydınlatmak hususunda katkı sağlayacağı vurgulanmaktadır.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından 1972 yılında kabul edilen Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunmasına Dair Sözleşme ile birlikte Dünya Mirası Komitesi kuruldu. Dünya Miras Komitesi’nin verdiği karar doğrultusunda üstün evrensel değerlere sahip olan miras alanları dünya miras statüsü kazanarak Dünya Miras Listesi’nde yerini almaktadır. Dünya miras statüsü kazanmak için gerekli olan bu üstün evrensel değer bileşenlerinden biri ise bütünlük ve otantikliktir.

Turizm alanyazınında ise otantiklik kavramının temelleri 1959 yılında Erving Goffman’in The Presentation of Self in Everyday Life isimli kitabında atıldı Bu kitap çalışmasından sonra otantiklik, turizm alanyazınında tartışılan bir kavram haline geldi. Özellikle turizm sosyolojisi çalışmalarında otantiklik kavramı farklı yazarlar tarafından farklı açılardan ele alındı. Goffman’in kitabından etkilenerek otantiklik konusunda çalışmalarını sürdüren MacCannell ise otantikliğin sahnelenmesine vurgu yapmaktadır. MacCannell’a göre, modern yaşamla birlikte bireyler gerçekliği, bulundukları yerin dışında farklı mekânlarda aramaktadırlar. Bu bağlamda, turistik mekânlarda mimari düzenlemeler yapılarak otantiklik sahnelenmektedir.

MacCannell’ın tüm turistlerin farklı yerlerde otantiklik aradığına dair düşüncesini eleştiren Cohen ise otantikliği serin ve sıcak otantiklik olarak iki grupta ele almaktadır. Cohen’e göre, serin otantiklik; mekânda bulunan nesnelerin otantikliğini, sıcak otantiklik ise yerel toplulukların otantik yaşamlarına vurgu yapmaktadır.

Turizm alanında otantiklik kavramı, farklı yazarlar tarafından iki ya da üç grupta sınıflandırılmaktadır. Bu sınıflandırmalardan en kapsamlısı Wang tarafından 1999 yılında yapıldı. Wang, otantiklik kavramını, nesne odaklı (nesnel ve yapısal otantiklik) ve aktivite odaklı (varoluşsal otantiklik) olarak ele almaktadır.

Nesne odaklı otantiklik, mekânın otantikliğini belirli fiziksel özellikler gibi bir yere ait doğal niteliklere bağlamaktadır. Nesnel otantiklik, daha çok müze bağlantılı bir kavram olarak kullanılmaktadır. Ziyaretçilerin gezi esnasında orijinal ürünleri ve nesneleri otantik bulmaları ile yaşanan deneyim ile ilişkilendirilmektedir.

Yapısal otantiklik ise sosyal yapının bir sonucu olarak değerlendirilmektedir. Yapısal otantik olarak nitelendirilen nesneler, özünde otantik değerlere sahip olmayıp inançsal özellikler ve bakış açıları doğrultusunda otantik olarak algılanmaktadır. Bu bağlamda, yapısal otantiklik aynı zamanda sembolik otantiklik olarak da adlandırılmaktadır. Özetle, yapısal otantiklik, otantikliği mekânlarda bulunan içsel niteliklerden ziyade insanların algılarını, yorumlarını ve kimliklerini yansıtan sosyal olarak inşa edilen ve zamanla değişebilen bir kavram olarak ele almaktadır.

Varoluşsal otantiklik ise turistlerin katıldıkları aktivitelerin özgünlük durumunu ele almaktadır. Buna paralel olarak, varoluşsal otantiklik deneyim ile ilişkilendirilmektedir. Varoluşsal otantiklik de kendi içerisinde iki grupta incelenmektedir. Bunlar, içsel otantiklik (bedensel duygular ve öz kimliği içermektedir) ve kişilerarası otantiklik (deneyimde kişilerarası iletişimin otantik olması durumu) olarak değerlendirilmektedir.

Yararlanılan Kaynaklar

Assi, E. (2000). Searching for The Concept Of Authenticity: İmplementation Guidelines, Journal Of Architectural Conservation, 6(2): 60–69; Cohen (1988). ‘Authenticity and Commoditisation in Tourism’, Annals of Tourism Research, 15: 371-386; Cohen, E. ve Cohen, S. A. (2012). Authentication: Hot and cool. Annals of Tourism Research, 39(3): 1295-1314; Dovey, K. (1985). The Quest for Authenticity and The Replication Of Environmental Meaning. İçinde; Dwelling, Place And Environment (ss. 33-49). Dordrecht: Springer; Online Etymology Dictionary (2020), https://www.etymonline.com/word/authentic, (Erişim tarihi: 02.03.2020); Online Etymology Dictionary (2020), https://www.etymonline.com/word/authenticity#etymonline_v_42009, (Erişim tarihi: 12.03.2020); Scott, D. (2014). The Tourist: A New Theory of The Leisure Class, Annals of Leisure Research, DOI: 10.1080/11745398.2014.890513; Vannini, P. ve Williams, J. P. (2009). Authenticity in Self, Culture and Society. Authenticity in Culture, Self, and Society, ss. 1-20; Wang, N. (1999). Rethinking Authenticity İn Tourism Experience, Annals of Tourism Research, 26(2): 349-370.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Goffman, E. (1959). The Presentation of Self in Everyday Life, https://monoskop.org/images/1/19/Goffman_Erving_The_Presentation_of_Self_in_Everyday_Life.pdf, (Erişim tarihi: 10.03.2020); ICOMOS (1964). International Charter for the Conservation and Restoration of Monuments and Sites. The Venıce Charter, https://www.icomos.org/charters/venice_e.pdf, (Erişim tarihi: 02.03.2020); ICOMOS (1994). The Nara Document on Authenticity, https://www.icomos.org/charters/nara-e.pdf, (Erişim tarihi: 10.03.2020); UNESCO (1972). Convention Concerning the Protection of the World Cultural and Natural Heritage, https://whc.unesco.org/archive/convention-en.pdf, (Erişim tarihi: 02.03.2020); UNESCO (2013). Operational Guidelines for the Implementation of the World Heritage Convention, https://whc.unesco.org/archive/opguide13-en.pdf, (Erişim tarihi: 10.03.2020).