"Türkiye’nin Tarihi" Başlıklı Seyahatname

Seyyah ve Seyahatname Seyahatname

Alphonse de Lamartine diplomatik kariyerinin yanı sıra Türk ve İslam dünyasına yakından ilgi duyan bir seyyahtır. 1830’lu yıllarda, Sultan Abdülmecit döneminde Lübnan, Suriye, Filistin ve İstanbul’u kapsayan uzun bir yolculuğa çıkan Alphonse de Lamartine, İstanbul’un birçok yerini gezdi. Sultan Abdülmecid, 1846 yılında Fransız şair Lamartine’i Ihlamur Kasrı’nda ağırladı. ‘’Dünyaya bir kez bakmak zorundaysan sadece, İstanbul’a bak’’ sözlerini bu ziyaret sırasında Sultanı beklerken Ihlamur Kasrı’nda söyledi. Bu seyahat şairin üzerinde derin etkiler bıraktı. Bu seyahatlerde gördüğü egzotik manzaralar bir tabiat aşığı olan Lamartine’i adeta büyüledi. İstanbul’un şair üzerindeki bu tesiri hem Türkiye’ye yerleşme arzusunu ortaya çıkardı hem de ilerleyen yıllarda Türkiye ve İstanbul ile ilgili olarak kaleme alacağı eserleri için ilham kaynağı oldu.

Özel ve siyasi hayatında yaşadığı olumsuzluklar, Türklere ve İstanbul’a duyduğu hayranlıkla birleşince hayatına Türkiye’de devam etmeye karar verdi. 1849’dan başlayarak Mustafa Reşid Paşa ve Sultan Abdülmecid’e mektuplar yazarak kendisine bir çiftlik verilmesini rica etti. Onun bu isteğini kabul eden Bab-ı Ali, Aydın’da büyük bir çiftliği kendisine 25 yıllığına kiraladı ve kira bedeli hazine tarafından karşılandı. İstanbul’a ancak 1853 yılında gelebilen Lamartine, saray tarafından çok iyi karşılandı. Fakat şair birtakım olumsuz gelişmeler neticesinde bu çiftlikle ilgili hayallerini gerçekleştiremedi.

Lamartine, 1859 yılında Paris’e döndükten sonra Türkler ve İstanbul ile ilgili Histoire de La Turquie (Türkiye’nin Tarihi) eserini kaleme aldı. Alphonse de Lamartine, Fransa’daki Türk-Osmanlı kaynakları üzerine yaptığı ayrıntılı araştırmaların ve İstanbul’da bulunduğu dönemlerdeki gözlemlerinin yer aldığı bu kapsamlı eserinde, İstanbul’un doğal güzelliklerine yer verdi ve Osmanlı İmparatorluğu’nun yaşadığı deneyimleri bir roman üslûbu ile ayrıntılarıyla anlattı. O tarihte iki cilt halinde basılan bu eser, Türkiye’de 1977 yılında Tercüman Yayınları 1001 Temel Eser Dizisi içinde, Aşiretten Devlete, İmparatorluk Yolu, Cihan Hâkimiyeti, Olgunluk Çağı, Sonun Başlangıcı, Sona Doğru ve Düşerken başlıklarıyla yedi cilt olarak tercüme edildi.

Lamartine’in bu eserleri tarih araştırmacıları tarafından bir bakıma kendisine yapılan iyiliklerin bedelini kalemiyle ödemeye çalıştığı şeklinde yorumlanmaktadır. Eserlerinde İstanbul’u Roma ve Napoli ile kıyaslayan Lamartine, İstanbul’u Dünyanın Başkenti ve Beldeler Kraliçesi olarak betimler ve hayranlığını şu şekilde ifade eder:

“Boğaz’ın manzarası karşısında gayr-i ihtiyari bir çığlık attım; Napoli Körfezi’ni ve bütün güzelliklerini ebediyen unuttum. Bu muhteşem ve zarif manzarayı herhangi bir şeyle ölçmek hilkate hakaret etmektir.”

Alphonse Marie Louise Prat de Lamartine’in ölümünden sonra (1869), İstanbul’un Talimhane semtinde bir caddeye Alphonse de Lamartine’in adı verildi.

Yararlanılan Kaynaklar

Boutin, A. (2001). The Poetry of Marceline Desbordes-Valmore and Alphonse de Lamartine, Newark: University of Delaware Press; Gülersoy, Ç. (1971). Alphonse de Lamartine ve İstanbul Yazıları (Çev. N. Berk). İstanbul: İstanbul Kitaplığı; Kolcu, A. I. (1999). 19. Asır Türk Edebiyatında Alphonse de Lamartine Tercümeleri ve Tesiri. Ankara: Gündoğan Yayınları; Uzmen, M. R. (1977). 1001 Temel Eser Dizisi. İstanbul: Kervan.