Turizmde Kırılganlıklar

Kavram Ekonomi

Kökleri 1950’lerdeki doğal afetlerle ilgili sosyal bilimlere yönelik yaklaşımlara uzanan kırılganlık kavramının, ilk yıllarda daha çok tehlike ve risk konuları kapsamında ele alındığı ve zamanla faklı disiplinlere konu olmasıyla birlikte kapsamının da genişlediği görülür. Kırılganlık genel anlamda, “Çevresel ve sosyal değişimlerin yarattığı baskıya maruz kalma sonucu oluşan hassasiyet durumu” olarak tanımlanıyor. Dolayısıyla bir sistem tehlike veya risk altında, ya da belirsizlikle karşı karşıya ise kırılganlık kavramından Söz edilebilir. Turizmde kırılganlık ise “sektörün risklere bağlı olaylar tarafından etkilenmesi, bozulması ve yer değiştirmesine yol açma düzeyine ilişkin bir kavram” olarak açıklanıyor. Kırılganlık turizm işletmeleri açısından değerlendirildiğinde, “Turizm işletmelerinin çevresel bazı olumsuz değişim ve risklere maruz kalması sonucunda, turizm talebinin azalması, kriz, olumsuz imaj ve itibar hatta işletmelerin olağan faaliyetlerini sürdürememesi gibi olumsuz durumlarla sonuçlanan etkilenme derecesi” şeklinde tanımlanıyor.

Turizmde kırılganlık kavramını tam olarak açıklayabilmek için kırılganlıklara neden olan faktörlerin de neler olduğunun tespit edilmesi gerekir. Alanyazında turizm sektörünü etkileyerek kırılganlıkları meydana getiren koşullar incelendiğinde kırılganlık faktörlerini şu şekilde kategorize edilmektedir: Yüksek enflasyon, durgunluk, işsizlik, likidite kıtlığı gibi ekonomik sorunlar; uluslararası siyasi gerginlikler, mülteci sorunları ve iç karışıklıklar gibi politik sorunlar; terör saldırıları gibi güvenlik sorunları; yasa ve mevzuatlarla ilgili sorunlar, deprem, sel, fırtına gibi doğal afetler; kültürel değerlerin korunmadan kullanılması; küresel ısınma ve iklim değişiklikleri. Ayrıca mevsimsel dalgalanmalar, turist tercihindeki ani değişimler, turizmde rekabetçi baskılar, turist yoğunluğuna bağlı olarak taşıma kapasitesi sınırları nedeniyle kültürel ve doğal varlıkların dejenerasyonu, turizm sektörünün kendi dinamiklerinden kaynaklanan kırılganlık faktörleri olarak ele alınmaktadır.

Turizm işletmeleri/destinasyonları yapısını ve işleyişini olumsuz yönde etkileyerek rekabet gücünü azaltan bu kırılganlıkları gidermek için çeşitli strateji ve yaklaşımlar geliştirmektedir. Bu süreçte izlenen stratejilerin bazılarının kriz ve olumsuz koşulları önceden fark etme ve önlemeye, bazılarının karşılaşılan krizi çözmeye, bazılarının ise bu koşulların toplum üzerindeki olumsuz etkilerini silmeye yönelik olduğu söylenebilir. Bu kapsamda kırılganlıkların azaltılmasına yönelik kriz yönetimi, risk yönetimi, değerleme, karar alma ve yönetim süreci yaklaşımlarını benimseme, afet yönetimi, çevreye uyum, stratejik işbirlikleri ve rezilyans kapasitesi geliştirme gibi uygulamaların gerçekleştirildiği görülür.

Referanslar

Adger, W.N. (2006). Vulnerability, Global Environmental Change, 16 (3): 268-281; Buultjens, J., Ratnayake, I. ve Gnanapala, A.C. (2014). Form Tsunami to Recovery: The Resilience of the Sri Lankan Tourism Industry. İçinde; B. W. Ritchie ve K. Campiranon (Editörler) Tourism Crisis and Disaster Management in the Asia-Pacific (ss. 137-147). Büyük Britanya: CABI; Doğantan, E. (2017). Turizmde Kırılganlık ile Rezilyans Kapasitesi İlişkisi: Farklı Turizm İşletmelerinde Karşılaştırmalı Bir Analiz (Yayımlanmamış doktora tezi). Eskişehir: Anadolu Üniversitesi.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Doğantan, E. (2017). Turizmde Kırılganlık ile Rezilyans Kapasitesi İlişkisi: Farklı Turizm İşletmelerinde Karşılaştırmalı Bir Analiz (Yayımlanmamış doktora tezi). Eskişehir: Anadolu Üniversitesi.