Koranavirüs kavramı çelenk veya taç anlamına gelen Latince korona kelimesinden ortaya çıktı. Yeni korona virüs ilk olarak 31 Aralık 2019 tarihinde Çin’in Hubei Eyaletinin Vuhan şehrinde ortaya çıktı. Bu virüsün belirtileri ateş, nefes darlığı ve öksürük gibi solunum yolu rahatsızlıklarıdır. Yeni tip korona virüs 12. 02. 2020’de COVİD-19 olarak adlandırıldı. Bu virüs hayvanlardan insanlara bulaşarak hastalık yapabilmektedir. COVİD-19 salgını topluma, bireye ve işletmelere sağlık ve sosyoekonomik açıdan zarar vermektedir. Dünya genelinde birçok ülke virüs salgınını önlemek, geriletmek ve tamamen ortadan kaldırmak için bireysel ve toplumsal önlemler almaktadır.

Koronavirüs salgını birçok sektörü olumsuz etkiledi. Bu sektörler içerinde en fazla etkilenenlerden biri de yiyecek- içecek endüstrisidir. COVİD-19 nedeniyle birçok tüketicinin yemek hizmeti ve yemek harcamaları azaldı. Bu nedenle restoran işletmeleri ekonomik kayıplar yaşadı. Yiyecek-içecek endüstrisi ürün ve hizmet odaklı olduğu için hijyen çok önemlidir. Yiyeceğin satın alma aşamasından müşteriye servis edilmesi aşamasına kadar geçen süreç hijyen kurallarına ve virüs tedbirlerine uygun bir şekilde hazırlanmalıdır. Restoranlarda yiyeceklerin hazırlanma aşamasında tek kullanımlık maske ve eldiven kullanılmalıdır. Çiğ ve pişmiş ürünlerin bir arada bulunduğu restoran mutfaklarında kontaminasyon fazla gerçekleşmektedir. Bu nedenle ellerin sık sık dezenfekte edilmesi ve eldiven kullanımına dikkat edilmesi gerekir.

Koronavirüs pandemi sürecinde restoranlar müşterilerin güvenini kazanmak ve sosyal mesafeyi korumak amacıyla farklı yöntemler oluşturdular. Tayland’da Misron adlı restoran, yemek masalarında boş kalan sandalyelere oyuncak panda oturtarak sosyal mesafenin korunmasını sağladı. ABD’de Washington şehrinde bulunan Michelin yıldızlı lüks restoran 1940’lardan gelmiş gibi görünen cansız mankenleri masalara oturtarak sosyal mesafeyi korumaya çalıştı. Hollanda’nın Amsterdam kentinde bulunan bir restoran, koronavirüs tedbirleri kapsamında yapmış olduğu birbuçuk metrelik kapalı kabinlerde müşterilerini ağırlamaktadır. ABD’de Maryland eyaletinde yer alan Fish Tales adlı balık restoranı koranavirüs tedbirleri kapsamında araba iç lastiklerinin içerisine giren müşteriler, dört tekerlekli mekanizma yardımıyla restoranın içerinde kendi masasında sosyal mesafeyi koruyarak yemek yiyebilmektedirler. İstanbul'un Ümraniye ilçesinde yer alan bir restoran koronavirüs tedbiri kapsamında masalara şeffaf sosyal mesafe paravanı yerleştirdi. Ayrıca gelen müşteriler menü kitapçığına dokunmadan telefondan QR kod okutarak dijital menü üzerinden siparişlerini vermektedirler. Hollanda’nın Renesse şehrinde bulunan Royal Palace isimli restoran müşterileri karşılamak, yemek servis etmek ve boşları toplamak için robot garson çalıştırarak koronavirüs önlemi aldı. Koronavirüs nedeniyle birçok restoran farklı tedbirler ile müşterilerin güvenini kazanmış ve sosyal mesafeyi korumaya yönelik uygulamalar geliştirildi.

Koronavirüs sonrasında restoranlar, değişen müşteri tipi ve güvenilir bir işletme imajı ile müşteriyi tekrar kazanmak için mevcut durumundan farklı bir yapı geliştirmek zorundadır. Bu nedenle restoranlar sosyal ağları etkili bir şekilde kullanıp reklamlar gerçekleştirmelidir. Restoranın hijyenik koşullarda hizmet verdiğini sosyal hesaplar üzerinden tüketiciye gösterebilmelidir. Online ödeme ve rezervasyon hizmeti sunulmalıdır. Müşterilerin kendi menülerini tasarlamalarına olanak verilmelidir. Altmış beş yaş ve üzeri müşteriler için promosyonlar ve ücretsiz servis imkânı sunulabilir. Restoranların menülerinde yer alan yiyeceklerin sayısı azaltılmalıdır. Paket servis imkânları genişletilmelidir. Menü kartları yerine dijital QR kod menülere yer verilmelidir. Restoranlar, hijyen kurallarına uygun ekipman temini ve gerekli düzenlemeler yapılmalıdır. İşletmeler gerekli değişimleri yaparak tedbirlerin sürekliliğini sağlayabildiği sürece yaşamlarını devam ettirebilirler.