İstanbul Avrupa Kültür Başkenti

Etkinlik

(İstanbul, 2010)

Avrupa Kültür Başkentleri girişimi, Avrupa’daki kültürlerin zenginliğini, çeşitliliğini ve önemini vurgulamak, Avrupalıların paylaştığı kültürel özellikleri ön plana çıkarmak, Avrupa vatandaşlarının ortak bir kültürel alana ait olma duygusunu ve kültürün kentlerin gelişimine katkısını arttırmak, modern varlıkların gelişiminde kültürel etkileri ortaya koymak amacıyla tasarlanmaktadır. Şehirlerin yenilenmesi ve uluslararası profillerinin yükseltilmesi, kendi sakinlerinin gözünde şehirlerin imajının geliştirilmesi, adı duyulmamış şehirlerin tanıtılması, kentin kültürünün canlandırılması ve turizm faaliyetlerinin arttırılması ve Avrupa mirasının desteklenmesi adına bu girişimin mükemmel bir fırsat ve araç olduğu vurgulanmaktadır. Avrupa Kültür Başkentliği, Avrupa şehirlerinde ekonomik gücün yenilenmesi, toplumsal gelişimin sağlanması, tarihi çevrenin korunması, ortak bir kimlik oluşturulması ve sosyo-kültürel rejenerasyonun geliştirilmesi için bir katalizördür.

İlk kez 1985 yılında dönemin Yunanistan Kültür Bakanı Melina Mercouri tarafından sunulan Avrupa Kültür Başkenti fikri, Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi’nin bu fikri kabul etmesiyle aynı yıl uygulamaya geçirildi. Bu tarihten 2000 yılına kadar Avrupa Kültür Başkenti, Avrupa Birliği’ne üye olan ülkelerin şehirleri arasından seçildi, 2000 yılından sonra ise bu unvan, hem birden fazla şehre hem de Avrupa Birliği’ne üye olmayan ülkelerin şehirlerine de verildi. Böylece İstanbul, 2010 yılı için bu unvana aday olma şansını yakaladı ve aday olarak başvurmak için 13 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelmesiyle Girişim Grubu oluşturuldu ve çalışmalar başladı. Girişim Grubu’na kültür ve sanat camiasının üyeleri, akademisyen ve yöneticiler dâhil oldu, Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Valiliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı da destek vererek İstanbul: 4 Elementin Kenti temalı başarılı bir dosya hazırlandı ve Avrupa Konseyi’ne sunuldu. İstanbul, dört elementi oluşturan Toprak, Hava, Su ve Ateş ile temsil edildi. Bu temadaki ana amaç, İstanbul’un mevcut gerçekliğinin dünya ile bütünleşmesinin sağlanması ve İstanbul’u geleceğe taşıyacak büyük projeler gerçekleştirilirken dört element gibi vazgeçilmez olmasıdır. Bu başarılı dosyanın Avrupa Konsey’inde incelenmesinden sonra İstanbul, Essen/Almanya ve Peç/Macaristan ile birlikte 2010 yılının üç Avrupa Kültür Başkenti’nden biri oldu.

Bu gelişme üzerine İstanbul’u bir kültür başkentine yakışır şekilde hazırlamak amacıyla İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı kuruldu ve Yeni Mekanlar, Kentsel Uygulamalar, Müze ve Kültürel Miras, Kent Kültürü, Görsel Sanatlar, Müzik ve Opera, Sahne ve Gösteri Sanatları, Edebiyat ve Sinema-Belgesel Animasyon olmak üzere dokuz ana tema altında projeler ve çalışmalar başlatıldı. İstanbul’un 2010 yılında üç Avrupa Kültür Başkenti’nden biri olması, halkın kültür ve sanat alanında bilinçlenmesine, kültürün ülke için öneminin farkına varılmasına, tarihsel ve kültürel değerlerin iyileştirilmesine ve korunmasına, İstanbul’a gelen ziyaretçi sayısının artmasına ve İstanbul ve Türkiye’nin dünya çapında tanınmasına yönelik önemli katkılar ve fırsatlar sağladı. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti, başarılı bir sivil toplum girişimi olarak dikkat çekti ve şehir adını duyurdu.

Yararlanılan Kaynaklar

https://ec.europa.eu/programmes/creative-europe/actions/capitals-culture_en, (Erişim tarihi: 28.07.2019); http://istanbul2010.org/, (Erişim tarihi: 28.07.2019); http://uneecc.org/european-capitals-of-culture/history/, (Erişim tarihi: 28.07.2019); Köroğlu, Ö. (2009). İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Uygulamaları Kapsamında Turist Rehberliği Eğitim Programları, 10. Ulusal Turizm Kongresi Bildiriler Kitabı (21-24 Ekim 2009/Mersin), 1335-1345; Zeynep, G. (2010). Conservation Versus Regeneration?: Case of European Capital of Culture 2010 Istanbul, European Planning Studies, 18(8): 1173-1186.