Mübadelede Tokat’a gelen Selanik muhaciri Yusuf Ziya Bey tarafından kuruldu. Daha sonra Öztunç soyadını alacak olan Yusuf Ziya Bey, mekânı 1927 yılında Emniyet Lokantası adıyla hizmete soktu. Lokanta, gerek Selanik mutfağının kendine has lezzetlerini – özellikle Balkanların köfte konusundaki enfes tatlarını- gerek Tokat Kebabı’nın tartışılmaz lezzetini bünyesinde birleştirdi, Tokat ve çevresinde kendince bir şöhret yakaladı.

Lokantaya 1940’lı yılların başında kimsesiz kalmış bir çocuk, çırak olarak girdi. Çırağın adı Osman Gür’dü. Kalacak bir yeri olmayan Osman için Emniyet Lokantası hem işyeri hem de bir ev oldu. Yıllar geçti; küçük çırak bu lokantaya önce kalfa, ardından usta oldu. Sonra ustasının kızıyla evlendi. Takvimler 1957 yılını gösterdiğinde lokantanın işletmesi Osman Gür’e geçti. Yeniliklere açık birisi olan Gür, Tokat’a ilk döner ocağını, ilk piliç çevirme makinesini, ilk vitrinli buzdolabını, ilk benmariyi getirdi. Bu yeniliklerle birlikte müessesesi insanların uğrak yeri olunca işletmenin adını değiştirip Uğrak Lokantası koydu. Tokat’taki lokantacılık sektörüne büyük katkı sağlayan Osman Gür, 41 yıllık hizmetin ardından 1998 yılında bayrağı oğlu Kemal Atan Gür’e devretti.

Lokantanın üçüncü kuşağını temsil eden ve çekirdekten bu mesleğin içinde olan Kemal Atan Gür’ün terk etmeyi düşünmediği başka bir tutkusu vardı. Bu tutku 16 yaşından beri içinde bulunduğu tiyatroydu. Zaman içinde bu işte ustalaşmıştı. Sahne oyunlarının yanı sıra geleneksel tiyatronun çok önemli bir kolu olan Karagöz’ü başarı ile oynatmak hayaliydi. Babasından dükkânı devralır almaz ilk işi Uğrak Lokantası olan adını Hacivat Köftecisi’ne çevirmek oldu. Böylece işletmenin adı ikinci kez değişmiş oldu.

Kemal Atan Gür, işletmenin adını değiştirmekle kalmadı; yıllar yılı ardiye olarak kullanılan dükkânın alt katına el sanatlarında usta olan kardeşi Bilal ile birlikte bir oda tiyatrosu yaptı. Otuz altı koltuklu bu küçük salona, Münir Özkul Oda Tiyatrosu adını verdi. Artık lokantanın üst katında mideler doyurulurken alt katında ruhlar doyurulmaktaydı. Hacivat Köftecisi’nin mottosu ekmek arası tiyatro oldu. Böylece müessese 1927 yılından bu yana taşıdığı mutfak lezzetleri ve 1998’den itibaren başlattığı Karagöz ve Tiyatro gösterileri ile gerek Tokat’ta gerekse Türkiye’de müstesna bir yer haline geldi.

Hacivat Köftecisi, hiç aksatmadan, her hafta Cuma günü saat 19:30’da Karagöz oyunu ve Cumartesi günü saat 19:30’da tiyatro oyunları ile misafirlerinin ve seyircinin karşısına çıkmaktadır. Öyle ki, Cuma günü Karagöz gösterilerinin dışında 20 kişiden az olmamak kaydıyla, gelen tüm gösteri taleplerine cevap vermektedir. Bu köftecinin mütevazı oda tiyatrosunda Moliére, Shakespeare, Çehov, Haldun Taner, Cevat Fehmi Başkut, Kemal Atan Gür, Ferhan Şensoy, Ömer Seyfettin, Orhan Kemal ve daha nicelerinin oyunları sahnelendi. Bu mekândaki yemekleri tatmak ve oyunları izlemek için çevre illerden gelenlerin sayısı hiç de az değildi. İlgi sadece müşteriler ve seyircilerle sınırlı kalmadı. Zaman içerisinde televizyon ve basın da buraya ilgi gösterdi. Mekânın dikkat çeken bir farklılığı da duvarlarını ve masa üstlerini süsleyen yüzlerce resim oldu. İki defa TRT tarafından belgeseli yapıldı. Üç kez Sinema ve TV Bölümü öğrencileri mezuniyet tezi olarak ele aldı. Hakkında yerli ve ulusal medyada birçok kez haber yapıldı. Dergilere yazı konusu oldu. Serhat Çelikel’in 2012 yılında Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan Pencere adlı öykü kitabının 83. sayfasında yer alan Tiyatro adlı öyküsü Hacivat Köftecisi’nden bahsetmektedir.

Hacivat Köftecisinin dördüncü kuşak işletmeci adayı da bir mektepli olan Osman Rutkay Gür. Kendisi, Mengen Aşçılık Lisesi ve Beykent Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü mezunudur. Tiyatro ve gölge oyununa ilgisi de baba mirası. Haliyle ekmek arası tiyatro mottosu emin ellerde. Doksan iki yıllık bu küçük lokanta asırlık lezzetleriyle, sürekli güncellenen gölge oyunları ve tiyatro gösterileriyle misafirlerini ağırlamaya devam etmektedir.