Grand Tour

Tarihi gelişimi İngiliz aristokratlarının Avrupa’ya seyahat etmeye başladığı Kraliçe I. Elizabeth dönemiyle başlar. Bu dönemde, diğer ülkeleri ve diğer kültürleri tanıma arzusuyla seyahat eden genç aristokratlar tarafından yapılan ilk Avrupa gezilerine rastlanabilmektedir. Bu anlamda Grand Tour, özellikle XVII. ve XVIII. yüzyıllarda çok önemli bir kişisel tecrübe olarak ortaya çıkmıştır. Nitekim Rönesans döneminde, İngiliz, Fransız ve Alman aristokratların zihinlerinde klasik kültür için yeni bir duyarlılık, Baconian Yeni Bilim’e dayanan farklı bir bilimsel yaklaşım ve yeni bir tarihsel bilinç doğmuştur.

İlk olarak Grand Tour ifadesinin, 1670’te Richard Lassels tarafından yayınlanan The Voyage of Italy (İtalya Seyahati) adlı rehberinde kullanıldığı görülür. Bununla birlikte, Thomas Coryat’ın Coryat’s Crudities (1611) adlı kitabının başarısı genellikle Grand Tour modasının başlangıcı olarak kabul edilmektedir. XVIII. yüzyılda, Grand Tour olgusu zirveye ulaştı ve bir eğitim geleneğinin özelliklerini aldı. Bu olgu iyi bir eğitimin beklenen varış noktası haline gelmiştir. Nitekim Avrupa’da seyahat ederken genç aristokratların coşku, cesaret, liderlik becerileri, karar verme yeteneği, iyi davranış tarzları ve yabancı dil bilgisi kazanacağı varsayılmaktadır. Bu yüzden, Grand Tour’un belli ideolojik özellikleri vardır: temel amaç, egemen sınıflardan gelen gençlerin eğitimini, en önemli sanat eserleri ve rafine Avrupa asaleti hakkında doğrudan bilgi edinerek tamamlamaktır.

Böylece bu seyahat, genç aristokratları evde kendileri için önceden belirlenmiş olan liderlik pozisyonlarını üstlenmeye hazırlama amaçlı bir sosyal ritüeldir. Ayrıca seyahat etmek, Grand Tour’u yapan bireylere, saraylarında sergilenecek olan sanat eserleri edinme fırsatı da sunmaktadır. Nitekim birçok zaman ülkelerine resim, heykel, arkeolojik buluntu gibi büyük değerde kültürel hazineler götürümüşlerdir. Bunun yanı sıra Grand Tour çok sayıda rehber kitabın yayınlanmasına vesile oldu: Bunların ilk örneği, İngiliz ressamlar Jonathan Richardson the Elder (1665-1745) ve oğlu Jonathan Richardson the Younger (1694-1771) tarafından yazılan An Account of Some of the Statues, Bas-Reliefs, Drawings, and Pictures in Italy (İtalya’daki Heykellerin, Bas-Rölyeflerin, Çizimlerin ve Resimlerin Bazılarının Raporu 1722) kitabıdır.

XVIII. ve XIX. yüzyıllarda, eğitimli genç İngilizlerin çoğu Grand Tour geleneğini yaşadılar. Ayrıca bu geleneğe Almanya ve Fransa gibi diğer ülkelerden gelen gençler de katıldı. Johann Wolfgang von Goethe (1749-1832) de, Italienische Reise (İtalya Seyahati) adlı kitabında anlattığı İtalya’daki Grand Tour’unu 1786-1788 yılları arasında gerçekleştirdi. Daha sonra bu seyahat genç soylu kadınlar için de moda oldu. Şaperon olarak evlenmemiş teyze ile özellikle İtalya’ya yapılan bu seyahat, üst sınıf kadınların eğitiminin bir parçasına dönüştü. Grand Tour geleneği Fransız Devrimi (1789) ve Napolyon savaşları (yaklaşık 1803-1815) sırasında bir azalma göstermiş, fakat bir önceki yüzyılın popülerliğine erişemeden Restorasyon döneminde yeniden canlandı. XIX. yüzyılın ikinci yarısında, buhar makinesi ve yeni ulaşım araçlarının icadı ve ilk turizm acentalarının yayılması ile Grand Tour, yeni burjuva turizmi karşısında önemini yitirdi.

Yararlanılan Kaynaklar

Brilli, A. (1995). Quando Viaggiare Era Un’arte. Il Romanzo Del Grand Tour. Il Mulino: Bologna; Buzard, J. (2002). The Grand Tour and After (1660-1840). İçinde; P. Hulme ve T. Youngs (Editörler), The Cambridge Companion to Travel Writing (ss. 37-52). Cambridge: Cambridge University Press; De Seta, C. (1992). L’Italia del Grand Tour. Da Montaigne a Goethe. Electa: Napoli.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Walter, M. ve Arque, S. (2017). The Grand Tour. The Golden Age of Travel. Köln: Taschen.