Arisbe (Çiğli Tepe)

Doğal ve Kültürel Miras Tepe/Tümülüs

Çanakkale Yarımadası eski çağların Troas bölgesini kapsamaktadır. Neolitik Çağ’dan itibaren yarımadada birçok yerleşim yeri kurulmuştur. Arisbe, Çanakkale’ye bağlı Özbek Köyü, Çiğli Tepe Mevkii’nde yer alan Arisbe kentidir. Homeros’un İlyada destanında iki kez geçmektedir. Homeros, Perkote’nin biraz daha güneyinde, Homeros’un düzenli sıfatını yakıştırdığı Arisbe’nin Lesbos (Midilli) Adası’ndan gelen Aioller tarafından kurulduğunu belirtmektedir. Strabon, Troas bölgesinde Selleis Irmağı kıyısında kurulmuş kent olarak bilgi vermektedir. Strabon, Homeros’ta geçen Hyrtakos’un oğlu Asios’un tebası olarak Arisbe’de oturanlardan şu şekilde bahsetmiştir: “Gerçekten Aisepos Nehri ile Abydos arasında yaşayanlar Troyalı idiler. Sade bunlar değil, Abydos dolaylarındakiler de Asios’un tebasıydı. Onlar ki Perkote ve Praktios ve tanrısal Arisbe çevresinde, Sestos ve Abydos’da otururlar”. Strabon Miletoslu göçmenlerin kurduğunu söylerken, Stephenos Byzantios ve Plinius’a göre ise Lesbos Adası’ndaki Mytileneli Aioller tarafından kurulmuştur. Strabon’a göre kent, Selleis Nehri kıyısında kurulmuştur. W. Leaf, Selleis’in Yapıldak Deresi olabileceğini belirtir. Ancak, Karaağaçlı Deresi Arisbe’ye daha yakınken, Yapıldak Deresi Arisbe limanının yaklaşık 1,5 kilometre doğusundan denize dökülmektedir. Diğer taraftan yazın kuruyan her iki derenin de zaman içinde yatak değiştirmiş oldukları göz önünde tutulmalıdır. Strabon, kentin konumunu Homeros’un verdiği bilgilerle şu şekilde aktarmaktadır: “Lampsakos’dan sonra Abydos ve ikisi arasındaki yerler gelir ve ozan (Homeros) bunlardan söz ederken Lampsakos ‘unkilerle, Parion topraklarının bir kısmını birbiriyle karıştırır, çünkü Troyalılar zamanında bu iki kent henüz yoktu. Şöyle der: “Perkote ve Praktios’da oturanlar ve Sestos, Abydos ve kutsal Arisbe’yi zapt edenler, Selleeis Nehri’nden, Arisbe’den atları tarafından getirilen diyerek, Arisbe’yi uzağa yerleştirmektedir. Fakat bu yerler o kadar bilinmez ki araştırmacılar bile bunların Abydos, Lampsakos, Parion ve bir isim değişimine uğramış olan eski Perkote’ye komşu oldukları dışında uyuşmazlar… Nehirlere gelince: ozanın (Homeros) söylediğine göre Selleeis Arisbe’nin yakınından geçer ve şayet doğru ise Asios, hem Arisbe’den hem de Selleeis Nehri’nin geçtiği yerlerden gelir. Paktios Nehri gerçekten vardır fakat, bazılarının sandığı gibi bu isimde bir kent yoktur. Bu nehir de Abydos ile Lampsakos arasında akar”.

Prof. Dr. Nurettin Arslan 2007 yılında Lampsakos/Lapseki bölgesini, Abydos ve Çan Yüzey Araştırması kapsamında ziyaret etmiştir. 2016- 2017 yılları arasında ise Dr. Öğr. Üyesi Derya Yılmaz başkanlığındaki bir ekip tarafından gerçekleştirilen Neolitik Çağ’dan Demir Çağı Sonuna Kadar Çanakkale İli Merkez ilçesi Arkeolojik Yüzey Araştırması kapsamında ziyaret etti. Höyük yüzeyinde seramik parçalarının çok yoğun olduğu gözlemlenmiştir. Denizden yaklaşık olarak 750 metre içeride bir höyük yerleşmesi olan Arisbe’nin yüzeyindeki seramikler ağırlıklı olarak Tunç ve Demir çağlarının varlığını göstermektedir. Geç Kalkolitik- Tunç Çağı’na ait kırmızı ve siyah astarlı bir kısmı perdahlı çeşitli çömlek ve kase formları en erken yerleşime ait olmalıdır. Diğer seramikler içinde Troya VI türü s profilli kase, oluk bezemeli kase, gri seramik grubundan şerit ve yuvarlak kesitli kulplar, kaba mal grubunda tırnak baskı bezemeli gri astarlı ve perdahlı gövde parçası; Troya VIIb Buckel seramik grubundan tırnak baskı bezemeli kaba hamurlu el yapımı çömlek ağız kenarı, Gri Minyan seramiği astarlı ve perdahlı kabartma bant bezemeli şişe parçası, Tan ware kulplu çanak parçası sayılabilir. Mimariye ait kiremit parçaları tespit edilmiştir. Küçük buluntu olarak çakmaktaşı parçaları, en yakın benzerleri Troya’da bulunan Tunç ve Demir Çağı’na ait çeşitli formlarda ağırşaklar ile taştan minyatür el baltası, bir dilgi parçası ile bir adet disk biçimli kenarları yuvarlanmış seramik parçası bulunmuştur. Günümüzde etrafı tarla olarak kullanılan höyüğün üzerinde bağ, meyve bahçesi ve bir bostan mevcuttur. Eteklerden akmış bazı seramik parçalarının tarım yoluyla araziye dağıldığı tespit edilmiştir. Yerleşmenin üst kısmından bir adet obsidiyen alet parçası ve ortası delinmiş disk biçimli boynuzdan bir obje ile oval formlu ortası delinmiş bir çakıl taşı ele geçmiştir. Troas bölgesinde az sayıda ele geçen obsidiyen aletlerin büyük bir kısmı Melos kökenlidir. Arisbe’de ele geçen örnek şeffaf olmayan mat siyah tonu ile olasılıkla Anadolu kökenli farklı bir kaynağı işaret etmektedir. Bu durum Troas bölgesinde farklı bölgelerle kültürel ilişkiler sonucunda farklı obsidiyen kaynaklarının kullanıldığını göstermektedir.

Antik Çağ’da Troas araştırma tarihi Skepsisli (Kurşunlu Tepe) tarihçi Demetrios’un yazdığı günümüze ulaşmayan Troas’ın Tarihi adlı eseri ile başlar. Strabon’un bölge hakkında verdiği detaylı bilgiler Demetrios’un eserine dayanmaktadır. Homeros’un İlyada destanında geçen ve Çanakkale’de bulunan yerleşimler ve diğer coğrafi yer adları araştırma bölgesinin tarihi coğrafyası bakımından önem taşımaktadır. İlyada destanında Troyalıların müttefikleri arasında Abydos, Arisbe, Dardanie (Dardanye/ Dardanos), Kabesos (?) şehirlerinden bahsedilmektedir. Strabon Coğrafya adlı eserinde Arisbe, kentinin konumundan bahsetmektedir. İlk kurulduğunda deniz kıyısında bulunan ve bir liman kenti olan Arisbe’nin akarsuların taşıdığı alüvyonlar sonucu günümüzde deniz kıyısından içeride kaldığı bilinmektedir. Yerleşimin tarihi Tunç Çağı’na kadar inmekle beraber, MÖ V. yüzyılda Attika-Delos deniz birliğine iki talent vergi ödediği bilinmektedir. Antik Çağ’da Troas bölgesinde kendi adına sikke basan kentler arasındadır. Büyük İskender’in MÖ 334 yılında Hellespontos’u Abydos üzerinden geçer geçmez ordusunu konaklattığı ilk yer olan Arisbe, yakınındaki Abydos nedeniyle tarihinin hiçbir döneminde büyük bir gelişme gösterememiş ve MÖ III. yüzyılda Abydos topraklarına dahil olmuştur. MÖ 216’da kent Galatlar tarafından işgal edilmiş ve yağmalanmıştır. lll. Antiokhos zamanında (MÖ 223-187) Abydos topraklarına Arisbe ve Astyra dahil olmuştur. Daha sonra bu geniş topraklar diğer kentlerle beraber, MÖ 190 yılından sonra Romalılarca Pergamon Kralı Eumenes’in yönetimine bırakılmıştır.

Referanslar

Arslan, N. (2017). Surface surveys in the northern Troad and the identification of Çiğlitepe as ancient Arisbe, AnatSt, 67: 129-144; Bieg, G. (2002). Troas Araştırma Tarihinde Troas: Gezi Raporları ve Arkeoloji, bk.:Troya Efsane ile Gerçek Arası Bir Kente Yolculuk. İstanbul: Sergi kataloğu: 116-131; Blegen, C.W.; Boulter, C.G.; Caskey, J.L.; Rawson, M. (1958). Troy Settlements VIIa, VIIb and VIII. Cincinnati: Cincinnati University press; Blegen, C.W.; Caskey; J.L.; Rawson, M. (1953). Troy The Sixth Settlement. Cincinnati: Cincinnati University press.; Herodot (1991). Herodot Tarihi, Türkçesi: M. Ökmen. İstanbul: Remzi Kitabevi; Homeros (2009). İlyada. (Çev. Azra Erhat- A. Kadir). İstanbul: Can Yayınları; Körpe, R. (2008). Troas Bölgesi Antik Kentleri. İçinde; M. Demir (ed.) Çanakkale Savaşları Tarihi I. Çanakkale: 349 – 411; Leaf, W. (1912). Troy A Study in Homeric Geography. Londra: Macmillan and Co.; Pavuk, P. (2014). Troia VI Früh und Mitte. Keramik, Stratigraphie, Chronologie. Bonn: Verlag Dr. Rudolf Habelt GMBH; Strabon (2012). Antik Anadolu Coğrafyası, Kitap: XII-XIII-XIV. (Çev. A. Pekman). İstanbul: Arkeoloji ve Sanat Yayınları; Tombul, T. (2015). Çanakkale Kültür Envanteri, Arkeolojik Yerleşim Alanları ve Sanat Tarihi Yapıları. İstanbul : Zero Prodüksiyon; Visser, E. (2001). Homeros’un Bakış Açısına Göre Troialılar ve Müttefikleri, Troia Düş ve Gerçek. Sergi kataloğu. Stuttgart: Konrad Theiss Verlag GmbH: 72-73; Yalçıklı, D. (2014). New Evidence for Neolithic Habitation in the Hinterland of the Troa, OJA 33/3: 245 -255; Yılmaz, D., (2019). Neolitik Çağ’dan Demir Çağı Sonuna Kadar Çanakkale İli Merkez İlçesi Arkeolojik Yüzey Araştırması, 2016-2018, Kuzey Troas’ta Yeni Araştırmalar Neolitik Çağ’dan Demir Çağı Sonuna Kadar Çanakkale Merkez Yüzey Araştırması, (D. Yılmaz, Editör). İstanbul: Ege Yayınları : 1-127.